"امامى" - Traduction Arabe en Turc

    • önümde
        
    • karşımda
        
    • önünden
        
    • gözümün önünde
        
    önümde nihayetsiz uzanan bir derin çukur buldum. Open Subtitles انه ممتد امامى لما لا نهايه وجدت حجر عميق
    Satıldı.90,000 $'la önümde oturan bu beyefendide kaldı. Teşekkürler,efendim. Open Subtitles بيعت , 90,000 دولار لهذا السيد الذى يجلس امامى , شكراْ لك سيدى
    Ve özellikle de, bugün önümde dikilme ayrıcalığı için hangi dört yıldızlı generalinkini ağzınıza aldığınız umrumda değil. Open Subtitles وانا لا اهتم مطلقا فى اى سلاح خدمتم قبل ان تأتوا الى هنا اليوم لقد مصصتم لتحصلوا على المنحه لتقفوا امامى اليوم
    Ve beni öldürmek için karşımda duracak yüreği olmalı. Open Subtitles ولقتلى ،، يجب ان يكون لديه القلب على الوقوف امامى
    Onu hazırla, diğerlerini de çek gözümün önünden. Open Subtitles انت عينه للمهمه وخد الباقى من امامى
    Bak, senden diğer kadınları çekici bulmamanı beklemiyorum ama sence ilişkimiz şu anda gözümün önünde başkalarına rahatça kur yapmanı sağlayacak bir noktada mı? Open Subtitles انا لا اتوقع الا تجد امرأة اخرى جذابة لكن فى هذة المرحلة من حياتنا حيث تشعر بالراحة لفعل هذا امامى
    General von Kleist söyle demektedir: "Ne önümde bir düsman var. Open Subtitles قال الجنرال فونج رايزد .. لا يوجد اعداء امامى
    Bende hemen merdivenlerden yukarıya koştum o anda o da aniden tam önümde belirdi sonra da aniden kayboldu. Open Subtitles بالتالى صعدت الى هناك بسرعه شديدة وظهر امامى متعمداَ ثم اختفى فجأة
    Bütün ilgimi şu anda önümde duran hayalete vermek istiyorum. Open Subtitles يكفى اننى اقوم بالتحدث مع الشبح الذى امامى الان
    Size yeni bedenler bulurum, cehenneme doğru yürürüz ve tüm insanlar ve melekler önümde diz çökerler! Open Subtitles بإمكانى ان اتيكم بأجساد جديدة ونتمشى بها الى الجحيم وكلأ من البشر والملائكة سينحنوا امامى
    Tam önümde duruyorlar. Open Subtitles انهم الاثنين يقفون امامى الآن ,لذلك ,سواء اعجبكم ام لا
    Teşekkürler. Ama önümde zorlu bir gün var. Open Subtitles اشكرك انا عندى يوم عصيب امامى غدآ
    önümde bir çöplükten başka bir şey yoktu. Open Subtitles هناك وانا جالسة, و القمامة امامى
    O yüzden senin... ve Matthew'un benim önümde sevişmenizi istiyorum. Open Subtitles ... لذا اريد منكى ... ومن ماثيو . أن تمارسا الحب امامى
    O yüzden senin... ve Matthew'un benim önümde sevişmenizi istiyorum. Open Subtitles ... لذا اريد منكى ... ومن ماثيو . أن تمارسا الحب امامى
    önümde duruyordu, ve gitmesine izin verdim. Open Subtitles كان واقفا هناك امامى ، ثم تركته يذهب
    Bak, yoğun bir gün var önümde. Open Subtitles انظر, انا عندى يوم مشحون امامى
    Ama Bay Tripathi, benim önümde görüştünüz. Open Subtitles لكنك ناقشت هذا الامر امامى سيد تريباثى
    Ben karşımda sevgilisinin başını derde sokup sonra da onu bir kasabın ellerine yollayan, bu sırada da kızım gibi masum, genç bir kızla da gönül eğlendiren birisini görüyorum. Open Subtitles ارى شخصا امامى وضع رفيقته فى مشكله وأرسلها الى الجزار بينما انتقل الى فتاه صغيره بريئه مثل طفلتى
    Ah, kötü hissetme. karşımda fazla kimse duramaz. Open Subtitles انا لا اشعر بسوء القليل هم من يسطيعون الوقوف امامى
    Yalan söylemeden önce unutma ki şu an buradayım ve bay çıplak yumuşak tam karşımda. Open Subtitles قبل ان تكذبين اود ان اذكرك اننى هنا وهذا الرجل العارى يقف امامى مباشرة
    Alın şunu gözümün önünden! Open Subtitles وهو ايضا خذه من امامى
    Bir kız arkadaşım vardı. Ve Liam ve Noel Gallagher, ikisi beraber onu gözümün önünde soymuşlardı bu da benzer bir durum. Open Subtitles (كان لدى صديقه,حسناً و(ليم جاجر تعرفينه ظهر معها امامى

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus