- Yapacağız Jamey. Üzerinde yaratacağı etkiyi düşün, annesi kelepçelenmiş. | Open Subtitles | تخيلى تأثير ذلك عليه عندما يرى امه و هى مقيده |
annesi başka bir hastaneden test yaptırırsanız daha iyi olacağını söyledi. | Open Subtitles | امه تشعر انه من الأفضل ان تقوم بالفحص في مشفى مختلف |
Yıllarca annesiyle yaşamış - annesi otoriter biriymiş - ve onun okulda da pek iyi zaman geçirdiğini sanmam. | Open Subtitles | لقد عاش مع امه لسنوات عديدة كانت سيدة متحكمة جدا ولا اعتقد انه نال وقتا جيدا اثناء الدراسة ايضا |
annesinin gitmiş olması yeterince kötü şimdi de babası gözaltında ve zavallı çocuğu sosyal hizmetlere teslim etmek zorundayız. | Open Subtitles | اتعرف من السيء كفاي ان امه هجرته والآن والده في الحجز و علينا ان نوصل الطفل لخدمات حماية الاطفال |
Eger E.J. yakinda bir kiz bulamazsa, sanirim annesini oldurecek. | Open Subtitles | لو لم يرتبط اى جى باى فتاة سيقتل امه قريبا |
Görünüşe göre kendi kraliçe annesine kraliyet muamelesi yapıyormuş ve en kötüsü? | Open Subtitles | اتضح انه كان يقوم بالمعالجة الملكية مع امه الملكة وأسوأ جزءِ هو؟ |
Clyde sınıfın ortasında kalkıp, annesiyle eve klozet oturağını indirmeye gitti. | Open Subtitles | كلايد وقف بنص الفصل, وتبع امه الى البيت ,لوضع المقعد للأسفل |
Ama iki işte birden çalışarak onu yetiştiren bir annesi var. | Open Subtitles | ,ولكن امه هى من قام بتربيته بمفردها كانت تعمل فى وظيفتين |
10 yıl önce felç geçirip ölen annesi Lorraine tarafından büyütülmüş. | Open Subtitles | لقد ربي بواسطة امه لقد توفت عندما كان بالعاشرة من العمر |
Olayı benim anladığım gibi anlayabilmek için, "anne"yi dinlemelisiniz Norman'ın diğer yarısına göre "anne" Norman'ın gerçek annesi ve sevgilisini öldürdüğü zamana 10 yıl öncesine gitmeniz gerekiyor. | Open Subtitles | لكي تفهموها بالطريقه التي فهمتها من امه والتي هي تملك نصف عقل نورمان فعليكم ان تعودوا للوراء عشر سنوات |
Uyuşturucu bulur. Benim kardeşim olamaz, ama annem, annesi olabilir. | Open Subtitles | لا يمكن أن يكون اخي ولكن من الممكن أن تكون امي , هي امه |
Kendi annesi yerine bu ahlaksız kopilleri görmeyi tercih ediyor. | Open Subtitles | هو يفضل ان يرى هؤلاء الاشرار على ان يرى امه! |
annesi onu Hattie Frimple ile tanıştırır. | Open Subtitles | حتى قدمته امه لهايتى فريمبل وعرّفته بها, |
annesinin doğum günü için onunla birlikte Laughlin'e gitti. Dünyama hoş geldin. | Open Subtitles | سوف نذهب عند امه فى عيد ميلادها , مرحباً بكِ فى عالمى |
Benim dinime kabul edemiyorsanız... o zaman annesinin dinini takip edecektir. | Open Subtitles | ان كنت لا تستطيع ادخاله فى دينى فسوف يتبع دين امه |
Ama Norman olayında, annesinin hayalini yaşatmaya çalışan birini görüyoruz. | Open Subtitles | ولكن في حالة نورمان فأنه أراد ان يعد كل شئ ممكن لكي يبقي الوهم بوجود امه علي قيد الحياه |
O çocuk annesini kaybetti ve bir yıl sonra da hapse girdi. | Open Subtitles | الولد فقد امه وامضى سنة في السجن انه يحتاج الى تحديد اتجاهاته |
Çok şey yaşadı. Babasını yeni kaybetti. annesini bir daha göremeyecek. | Open Subtitles | لقد مر بالكثير , لقد مات والده ولن يرى امه مجدداً |
Ve her gün annesine 2 düzine kırmızı gül gönderiyormuş. | Open Subtitles | و يرسل الى امه درزينتين من الزهور الحمراء كل يوم |
Aşağı atlayamazmış çünkü çok yüksekmiş, annesinden de yardım isteyemezdi çünkü o zaman onu gözetlediği ortaya çıkacaktı. | Open Subtitles | ولم يستطع القفز لأن المسافة كانت بعيدة ولم يستطع ان يصرخ لكي تسمعه امه لأنهم بذلك ستعلم انه كان يتجسس عليها |
Bence yanlış birşey. Ayrıca ben onun annesiyim. | Open Subtitles | انا امه, و لا أعتقد انها فكرة جيدة |
Savaş, güçlüyü zayıf kılarak değil, güçlü yahut zayıf her Ulusu kendini savunabilecek düzeye getirerek sona erdirilebilir. | Open Subtitles | لكن الحرب يمكن ان يتم ايقافها ليس من خلال اضعاف القوي لكن من خلال جعل كل امه سواء قويه او ضعيفه قادره علي حمايه نفسها |
O sözde anneyi gördüm. Doğrudan bana baktı. | Open Subtitles | لقد رأيت تلك التي تسمي نفسها امه لقد نظرت الي مباشرة |
Ve ne zaman senin gibi bir çaylak anasının amından çıktığı gibi gelse insanların itibarını zedelemeye başlar. | Open Subtitles | و عندما مبتدئ مثلك ، خرج من بطن امه... يبدأ تقريع سمعة الناس... |