Bak, Ivy şahane ama kim bilir ne zamandır takımda! | Open Subtitles | انظر ايفي رائعة لكنه عملت في القروبات المساعده لوقت طويل |
Rufus, William, Ivy'nin bizi bölmesine izin vermeyelim. | Open Subtitles | روفوس , وويليام دعونا لا ندع ايفي تفرقنا |
Ivy, beni aramaktan vazgeçmen en iyisi olacak, tamam mı? | Open Subtitles | ايفي , انا حقا اعتقد انه من الافضل ان تتوقفي عن الاتصال بي , حسنا ؟ |
Effie, zamanımız yok. 2 dakika sonra sahneye çıkacağız. | Open Subtitles | لا وقت لدينا لهذا يا ايفي لدينا دقيقتان فحسب |
Biz bu tek kaştan kurtulana kadar Evie bir yere gidemez. | Open Subtitles | ايفي لن تذهب إلى أي مكان حتى نتخلص من هذا الحبة |
Görünüşe göre Eve ve Hank'i tam zamanında kasaba dışına çıkarmışım. | Open Subtitles | حسنا انني قد اخذت ايفي وهانك الى خارج المدينة لبعض الوقت |
Bütün istediğim bu aileye uyum sağlayabilir miyim diye denemek ama Ivy ile bir savaşın ortasındayken bunu nasıl yapacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | كل ما اريد عمله هو ان اعرف ان كنت ساندمج مع تلك العائلة او لا لكني لا اعرف كيف سافعل ذلك ونحن في وسط حرب مع , ايفي |
Yani sağ ol. Sanırım Ivy haberin anlaşmayı bağlamamı sağladı. | Open Subtitles | لذا شكرا لك , يبدوا ان كلامك عن مقال ايفي قد جعلنا نربح تلك الصفقة |
Ivy hakkında bazı şeylere bakarken yeni bir ileti geldi. | Open Subtitles | انا فقط كنت ابحث عن بعض الاشياء عن ايفي ولكن هناك خبر جديد هنا |
Yani, zaten, ikimizde şu berbat Ivy olayına gideceğiz, değil mi? | Open Subtitles | حسنا , اعني نحن الاثنان سنذهب لذلك الشيئ الذي تنظمه ايفي الليله؟ |
Lütfen, herkese Ivy'nin babama para teklif ettiğini gördüğünü söylemelisin. | Open Subtitles | رجوكي , يجب ان تخبري الجميع انك رايت ايفي تعرض الرشوه على والدي |
Ama mal varlığını dondurmamak demek Ivy'nin annemin parasını kullanmasına izin vermek demek. | Open Subtitles | لكن اعادة الارصدة البنكية يعني اعطاء ايفي أموال أمي |
Effie'nin kardeşi C.C. çok yetenekli bir bestecidir. | Open Subtitles | جيمي , اتذكر س.س اخو ايفي ؟ انه مؤلف موهوب |
Bana söylediğin de bu değil mi? "Sıraya gir Effie. Sıranı bekle." | Open Subtitles | الا تنفك تقول لي ادخلي الي الصف يا ايفي و انتظري دورك ؟ |
Ağzını topla Ağzını topla Bayan Effie White | Open Subtitles | و الان احترسي لالفاظك احترسي لالفاظك انسه ايفي |
Ve Evie, gizlendiği çitin arkasından herşeyi gördü | Open Subtitles | و ايفي كانت مختبأة وراء مقعد ورأت كل شيء |
Ben ve Evie buraya gelebiliriz dedim ve geldik. | Open Subtitles | قلت لي ولـ ايفي انه يمكننا ان نفعلها وها نحن فعلناها. |
Belki bir sonraki Noel Baba Evie'me hiç oturmadı ama Arthur oturdu. | Open Subtitles | ربما سانتا المقبل لن يجلس أبدا في ايفي الخاصة بي ، لكن آرثر سيفعل |
PoIisIer Eve'yi yoIda yatarken buIduIar. | Open Subtitles | الشرطة المحلية وجدت ايفي ملقاة على الطريق |
Eve, Hank'i kaybetmekten korktuğunu biliyorum ama Hank seni seviyor. | Open Subtitles | ايفي انا اعرف انك قلقلة بشأن فقدان هانك ولكن هانك يحبك |
Evvy bana o kolyeyi verdiği gece Ray geldi. | Open Subtitles | في الليلة التي قدمت لي (ايفي) تلك القلادة (جاء (راي |
Yeni hücre arkadaşın, Evi Sneijder buraya iki ay önce öğrenci vizesiyle gelmiş. | Open Subtitles | ان موكلك ايفي شنايدر اتت قبل شهرين بتأشيرة طالبة |
Puanınız 500 civarındaysa, otobüsle devlet üniversitesine gideceksiniz, 1600 civarında ise, lvy League'e girip Porsche'a bineceksiniz demektir. | Open Subtitles | أحسب المدى من 500 وأنت تذهب إلى الكليّة الأهلية راكباً الحافلة لـ 1600 من فئة ايفي يقودون سيارة بورش |
Lena, Avi'yle birlikte Ed Cochran hakkında bulabileceğiniz her şeyi bulun. | Open Subtitles | لينا , احتاجك و ايفي ان تحصلو لي على كل شئ بخصوص اد كوكران |
Kişi A: Sarmaşık Birliği mezunu, 4.0 ortalama, harika bir özgeçmiş, mükemmel referanslar. | TED | الشخص أ: ايفي ليغ، 4.0، سيرة ذاتية مثالية، توصيات رائعة. |