"بأشياء كثيرة" - Traduction Arabe en Turc

    • sürü şey
        
    • birçok şey
        
    • pek çok şeyi
        
    • Çok şey
        
    • pek çok şeyle
        
    Hayır, birşey söyleme, yoksa sana yemin ettiririm ve sen de bana bir sürü şey anlatırsın. Open Subtitles لا,الاّن لا تقل شيئاً وإلا جعلتك تقسم وتخبرني بأشياء كثيرة
    Bir sürü şey yapmam lazım. Open Subtitles فعليك القيام بأشياء كثيرة كالاستشارة
    Herkül'le ilgili. Hakkımda pek hoş olmayan birçok şey söyleniyor. Open Subtitles بشأن هركليز وصفت بأشياء كثيرة غير لائقة
    Bu benim için kolay değil çünkü gerçekten sıkı çalıştın ve kariyerim için birçok şey yaptın." Open Subtitles ليس ذلك شيئاً سهلاً علي لأنك كنتِ تعملين بجد وقمت بأشياء كثيرة في مصلحة وظيفتي"
    - Evet. 16 yaşındayken pek çok şeyi istemiyordum, tamam mı? Open Subtitles أجل، لم أرغب بأشياء كثيرة حين كنت في الـ16
    Seninle pek çok şeyi paylaştım. Bu yüzden benden ayrılıyorsun ya. Open Subtitles صارحتك بأشياء كثيرة - ولهذا تقطع علاقتك بي -
    Londra bize Çok şey bildirdi ama bunların çok azı gerçekleşti. Open Subtitles لقد أبلغتنا بأشياء كثيرة و قليل جداً يبدو أنه يتحقق
    Ama gene de pek çok şeyle tanınırım. Open Subtitles ولكن معروف عني القيام بأشياء كثيرة
    Şimdiye kadar bana bir sürü şey dendi ama bu gece bana ilk defa muhbir denildi. Open Subtitles لقد تمت تسميتي بأشياء كثيرة ...لكن الليلة هي أول مرة يتم تسميتي بالواشي
    Dün gece bir sürü şey söyledim. Open Subtitles -يا إلهي ، تحدث بأشياء كثيرة البارحة
    Ellswood onu kanatları altına aldı bir sürü şey vaat etti. - Ne gibi şeyler? Open Subtitles -ألسوود) أقتادوه تحت جناحه، ووعده بأشياء كثيرة) .
    birçok şey yaşadık. Open Subtitles أتعلمون، لقد مررنا بأشياء كثيرة.
    Benim anlamadığım birçok şey Yaptın. Open Subtitles قمت بأشياء كثيرة لم أفهمها
    Bu bana pek çok şeyi hatırlattı. Open Subtitles وعلي القول ذلك يذكرني بأشياء كثيرة
    pek çok şeyi umursamayan bir adam. Open Subtitles هذا النوع الذى لا يهتم بأشياء كثيرة
    Bana da Çok şey söylendi... Seçilmiş kişi olduğum, özel biri olduğum. Open Subtitles تم اخباري بأشياء كثيرة أيضا أنني المختار وانني مميز
    İkinizin de son birkaç aydır başınızdan Çok şey geçti. Open Subtitles أنتم الاثنان مررتم بأشياء كثيرة في الشهور الأخيرة.
    pek çok şeyle tehdit edildiğim oldu ama hiç cruise füzesiyle tehdit edilmemiştim. Open Subtitles لقد تم تهديدي بأشياء كثيرة ... ولكن ليس بصواريخ جوية أبداً
    Hayır, öyle değil. Hayır. O... pek çok şeyle ilgileniyor. Open Subtitles لا ليس كذلك، لكنه يمر بأشياء كثيرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus