Ama bence bu kadınla konuşman gerek. Onu tanımak için. | Open Subtitles | لكن باعتقادي أن عليك التحدث إلى هذه السيدة للتعرف عليها |
Ve bence oluşan heyecan verici şeylerden biri de bu alanlardan yeni insanların buna katılıyor olması. | TED | و باعتقادي أن أحد الأمور الموجودة التي بدأت في الحدوث حالياً هو أن الأشخاص من هذه المجالات بدأو في المشاركة |
bence bu gerçekten insan ömrünü farklı bir perspektife çekiyor. | TED | و باعتقادي أن من شان هذا الأمر أن يضع أعمار البشر في منظور مختلف |
Öyleyse, bence enerji çok zor bulunur. Yani buradakiler çok yavaş hareket eder. | Open Subtitles | لو صح ذلك , باعتقادي أن الطاقة ستكون شحيحه لذلك ستتحرك الأشياء هنا ببطء شديد |
Doğal olanların yanında çalışabilen moleküller yaptık ve bence bu şunu gösteriyor ki kimya ve fiziğin temel yasalarına uyan her molekülü alıp onları optimize edebilir ve yaşamın doğal moleküllerinin yaptıklarını yapabilirsiniz. | TED | فقد صنعنا جزيئاتٍ تعمل تماماً كما تعمل الجزيئات الطبيعيّة، وهذا يعني باعتقادي أن أي جزيء يخضع للقوانين الأساسيّة في الكيمياء والفيزياء بإمكانك تطويره ليقوم بالأمور التي تقوم بها الجزيئات الطبيعيّة. |
Fakat bence bu dar tasarim gorusu nispeten yeni bir olgu, ve aslinda yirminci yuzyilin ikinci yarisinda ortaya cikti. Tasarim tuketimin araci oldu. | TED | باعتقادي أن هذه النظرة الضيقة للتصميم هي ظاهرة حديثة نسبيا وقد برزت في النصف الأخير من القرن العشرين حين أصبح التصميم أداة استهلاكية |