Trev? Benim batıl inancım var Koç. En son çıkmalıyım. | Open Subtitles | انت تعرف بأني اؤمن بالخرافات ايها المدرب فدعني اكون الاخير |
İlişkimiz daha çok yeni ve batıl inançları olan biri. | Open Subtitles | لازال هذا مبكراً .. وهي تؤمن بالخرافات .. و أنا |
O dönemlerde çok batıl inançlarım vardı. | TED | وفي ذاك الوقت كنت أؤمن بالخرافات كثيراً |
Ve bu davranışa batıl inanç diyoruz. Ve korkarım bu davranış her zaman bizim bir parçamız olacak. | TED | وهذا مايسمى بالخرافات و اخشى ان ذلك سيلازمنا دوما |
Örneğin, beyzbol oyuncuları sopa sallarken batıl inançlara inanılmaz derecede bel bağlarlar, ama yakalarken aynı derecede batıl inançları yoktur. | TED | على سبيل المثال، يعرف لاعبو البيسبول بايمانهم بالخرافات عندما يضربون الكرة ولكن ليس كثيرا عندما يعدون في الميدان |
Bu, senin batıl aklının alabileceği bir büyüden daha da tehlikeli. | Open Subtitles | هذا اكثر خطرا من اي تعويذة يمكن لعقلك المؤمن بالخرافات ان يحلم بها |
Bu batıl inançlara inanmıyorsunuzdur. | Open Subtitles | سيد كارمودى , لا تخبرنا بالمزيد . انت مؤمن بالخرافات |
Daha da kötüsü, batıl inançlı korkak bir budalasın. | Open Subtitles | الاسواء من ذلك،أنت مؤمن بالخرافات يا ابله الخائفيين |
Bu bir şeye dayanmıyor, belli bir şey yok, fakat biliyorsunuz, ben batıl inançları olan biriyim. | Open Subtitles | ليست مستندة على حقائق لكن هل تعرف أني رجل مؤمن بالخرافات |
Ve o günden beri hiç kopya almadın, çünkü batıl inançların var. | Open Subtitles | ومنذ ذلك الوقت لم تقم بنسخ أخرى لأنك تؤمن بالخرافات |
batıl inançlı zavallı aptal bana inandı. Baskıya dayanamadı. | Open Subtitles | ذلك الأحمق المؤمن بالخرافات صدقني لكنه لم يتحمل الضغط |
Hazine ajanları, hükümetteki, en çok batıl inancı olan insanlardır. | Open Subtitles | عملاء الخزينة هم أكثر الأشخاص إيماناً بالخرافات في الحكومة |
Çocuklara oyun için şans dilemeye gideceğime söz verdim. batıl inançları kuvvetli insanlar. | Open Subtitles | لقد أخبرت الرفاق أننى سأتمنى لهم التوفيق ، إنهم يؤمنون بالخرافات |
Latince sözler, ot filan... batıl inançları var da. | Open Subtitles | تلك المادة باللغة الأتينية والأعشاب إنه فقط مؤمن بالخرافات الحقيقية |
Nasıl oluyor da üniversite görmüş biri bu batıl inanç saçmalıklarına inanabiliyor? | Open Subtitles | . . يستطيع تصديق كلّ تلك الفضلات المؤمنة بالخرافات. |
Ama batıl inançlıları korkutmak için yapılmış bir heykel olmalı. | Open Subtitles | ولكن الأكثر احتماليه انه ...نحت أو تمثال لإخافه .المؤمنين بالخرافات |
İstersen batıl inanç de ama bazen Charlene'in varlığını hissedebildiğimi düşünüyorum. | Open Subtitles | انتعنى مؤمن بالخرافات لكن احياناً ، اعتقد انى استطيع الاحساس بوجود تشارلين |
batıl inançlı bir adam değilim ama onu aşağı iskele tarafında, kendi gözlerimle gördüm. | Open Subtitles | أنا لست مؤمناً بالخرافات ، ولكني رأيته بعينيّ عند رصيف الميناء. |
Benim batıl inançlarım vardır ve sen gittiğinde burası birbirine girdi. | Open Subtitles | باعتبار أني أؤمن بالخرافات والفوضى التي عمت إثر رحيلك |
- Benim batıI inançlarım yoktur. - Önemli değil, Polly. | Open Subtitles | –حقيقة,انا لست مؤمنة بالخرافات –هذا لايهم, بولي. |
Özellikle de Hurafelere ve korkuya gömülmüşlerse. | Open Subtitles | خصوصاً أنهم مغمرين في إعتقاداتهم بالخرافات |