"بالسماح لك" - Traduction Arabe en Turc

    • izin
        
    Albayı bir kerelik görmenize izin vermeye karar verdim. Open Subtitles لقد قررت بالسماح لك بزيارة واحدة لكولونيلك
    Eğer içeri girmene izin verirse... bana söyler misin? Open Subtitles إن أقنعته بالسماح لك بالدخول قد تكشفين لي عن السبب
    Bu işi hakkıyla yaparsan, ben de bir ameliyatı senin yapmana izin veririm. Open Subtitles أحسن آداء ما طلبته منك, وقد أقتنع بالسماح لك بإجراء إحداها بنفسك
    Mahkeme davanın gerçeklerini hiç gözlemlemeden bu tarz duygusal bir karara izin vermeye meyilli değildir. Open Subtitles المحكمة لا تميل بالسماح لك بعمل ذلك القرار الإنفعالي دون النّظر أوّلاً في الوقائع
    Sanırım burada kalmana izin verme nezaketimizi yanlış anladın. Open Subtitles أظن أنك أخطأت مع تكرمٌنا بالسماح لك بالبقاء هنا
    Bu, kampüsteki başka hiçbir gazetenin basmana izin vermeyeceği bir özel haber. Open Subtitles هذا سبق صحافي لن ترضى أي صحيفة أخرى في الجامعة بالسماح لك بطباعته.
    Korkarım Rita burada yokken girmene izin verirsem içim rahat etmeyecek. Open Subtitles أخشى أنّني لستُ مرتاحاً بالسماح لك بدخول المنزل و(ريتا) غير موجودة
    Avatar'ı almana izin vermezler. Open Subtitles الذين لن يقوموا بالسماح لك بأخذ "الأفتار. "
    Bilgin olsun diye söylüyorum Jack, Driscoll, benimle beraber gelmene izin vererek bir hata yaptı. Open Subtitles يجب أن تعرف يا (جاك) في رايي أن (دريسكول) قد أخطأت بالسماح لك بالذهاب معنا
    Homer, buna inanamıyorum. Elbisemin üzerinden dirseğime dokunmana izin vermeyi düşünüyordum. Open Subtitles (هومر) ، لا أصدق أنني كنت أفكر بالسماح لك بلمس مرفقي من فوق الملابس

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus