Bu, diğerleri kadar güzel değil. Sadece Dünya dinlerini gösteriyor. | TED | وهذه واحدة من تلك الخرائط ولكنها لسيت بالقدر نفسه من الجمال. فهي بكل بساطة تبين أديان العالم. |
Senin beni o kadar çok seviyor olmamana rağmen biraz da olsa beni seviyorsun değil mi panzon? | Open Subtitles | مع أنك قد لا تحبني بالقدر نفسه أنت تحبني قليلا ,أليس كذلك؟ |
İkinizi de eşit sevdim. Tek bir kıza yetecek kadar sevgim olabilir | Open Subtitles | انا أحبكما بالقدر نفسه ربما لدي حب يكفي لإبنه واحده |
Böyle anne mi olur, yada o kadar çalışan bir baba... iyi bir bakıcı mıdır ? | Open Subtitles | هي أم متغيّبة بينما الرجل الذي يعمل بالقدر نفسه يعتبر معيل جيد |
Ve birazdan eve geleceği konusunda da o kadar emindi. | Open Subtitles | وكانت متأكدة بالقدر نفسه من أنه سيأتي إلى البيت في أي لحظة |
Ne kadar etkileyici olduğunu herkes görebilir. | Open Subtitles | مؤثرة بالقدر نفسه لأى شخص يمكن أن يراها |
Ama ben ve kocam Lux'ı Tasha'yı istediğimiz kadar istedik. | Open Subtitles | ولكنني "وزوجي رغبنا بوجود "لوكس "بالقدر نفسه الذي رغبنا به "تاشا |
Ama gelin görün ki, en az o kadar parlak bir yıldızdı. | Open Subtitles | - "الوقت الحاضر" - إلا أنه كان نجماً تألق بالقدر نفسه |
Gerçek kurgu kadar ilginç değil. | Open Subtitles | الحقيقة ليست مشوقة بالقدر نفسه |
Gerçek, kurgu kadar ilginç değil dedim. | Open Subtitles | قلت إن الحقيقة ليست مشوقة بالقدر نفسه |
Eskisi kadar değil. | Open Subtitles | ليس بالقدر نفسه كالسابق, ربما |
Duygular diğer tüm nedenler kadar iyidir. | Open Subtitles | المشاعر صالحة بالقدر نفسه. |