"بالوعة" - Traduction Arabe en Turc

    • lağım
        
    • lavabo
        
    • kanalizasyon
        
    • çöplük
        
    • çöplüğü
        
    • çukuruna
        
    • lavaboya
        
    • subatanda
        
    Sosyal medya Jethro, şüpheli insan davranışlarından oluşan bir lağım gibidir. Open Subtitles وسائل التواصل الإجتماعية ، جيثرو هى بالوعة للتساؤل عن السلوك البشرى
    "Hain" ve "lağım faresi" gibi naralar atılacak... ama Michael'ın hayatına kastedilmeyecekti. Open Subtitles خائن و جرذ بالوعة كانت تسمع فى كل مكان لكن ما كان الموت أبدآ يتحرك ضده
    Birinin lağım çukurunu kazmak istemiyorum. Open Subtitles أنا لست متحمسا لحفر نفق إلى بالوعة شخص ما
    lavabo tıkanmış ve lanet olası vidalar yalama olmuş. Open Subtitles بالوعة في انسداد، وشخص تجريد المواضيع عنة.
    Ne kadar zaman? 6 metrelik kanalizasyon borusuna merdivensiz tırmanacak kadar. Open Subtitles ما يكفيني للوصول إلى أعلى بالوعة الماسورة على ارتفاع 20 قدم دون استخدام سلم
    Artık uğruna ölmeye değmez bir çöplük oldu. Open Subtitles الآن هي بالوعة ليست جديرة بأن نضحّي بحيواتنا لأجلها.
    New York, insan çöplüğü gibi. Normal birini bulamıyorsun. Open Subtitles نيويورك" تبدوا مثل بالوعة للرجال" لا يمكنك أيجاد شخص طبيعي
    Yaratıkları öldürelim derim, ya da geldikleri lağım çukuruna geri postalayalım! Open Subtitles أنا أقول .. أقتلوا هؤلاء المتحوّرين أو أعيدوهم إلى أي بالوعة أتوا منها
    - Evet, Bayan Emily'nin bir doğum günü hediyesini iade etmek için dışarı çıkarken hepimizi lavaboya bağlaması normal mi? Open Subtitles نعم، وهذا أمر عادي أن تعادل الآنسة إميلي لنا جميعا في بالوعة في حين ذهبت إلى عودة هدية عيد ميلاد؟
    Çocuk zeminden 4 metre aşağıdaki bir subatanda mahsur kalmış durumda. Open Subtitles إنّه عالق في بالوعة تحت عُمق الأرض بـ14 قدماً.
    Takmayın kafanıza gübreyi, lağım değil burası, dans pisti. Open Subtitles فلتمرحوا برفق على الارض انها مكان للرقص و ليست بالوعة
    Bunun yerine bir lağım daha araştırabilirsin. Open Subtitles كف عن التذمر من الأفضل أن تهدر هذا الوقت فى إستكشاف بالوعة أخرى
    Ama, öteki dairemde, gerçek bir lağım faresiyle yaşayacağım için, sen kazandın. Open Subtitles لكن فى شقتى الأخرى سأعيش مع فأر بالوعة حقيقى لذا موافقة
    Ve insanlığın bu lağım çukurunun bir yerinde JD'nin sörf tahtası var. Open Subtitles نعم‎. في مكان ما أسفل في هذا بالوعة من الإنسانية هو ركوب الأمواج دينار ل‎.
    Çok pis biri ve lağım çukurundaki balık kadar hasta olmalı. Open Subtitles فيجب أن تكون قذر و مريض مثل سمكة ب بالوعة
    New York, gürültülü, on milyon insanın ve 70 milyon farenin... yaşadığı tıkabasa dolu bir lağım çukuru. Open Subtitles نيويورك صخبة ,بالوعة مكتظة من عشرة ملايين شخص و 70 مليون فأر
    Bu sanki kolunu tıkanmış lavabo deliğine sokmak gibi olurdu. Open Subtitles إنها ستكون مثل وضع ذراعك في بالوعة إحتياطية
    Evet, bizden sonra oturacaklara kırık bir lavabo ve tesisat sorunu bıraktığımızı bilerek rahatça uyuyabiliriz artık. Open Subtitles يا لراحة البال بتركنا للملاك الجدد بالوعة قذرة ومشكل سباكة
    "lavabo!" Görelim bakalım. Open Subtitles اظهر لنا بالوعة بيتر لا يزل لديك فرصة ثلاثة اسالة 73 00: 53,641 سم شيء تجده في حمامك
    Şehrin plânlarında ürkütücü bir kanalizasyon girişi olan yer altı sığınağı hakkında hiçbir şey bulamadım. Open Subtitles لا أجد مخططًا تفصيليًا عامًا يخص ملف وكر تحت أرضيّ ذو مدخل بالوعة مخيف.
    Alt tabakadan insanlara oy hakkı verirsek bu ülke çöplük olacak. Open Subtitles هذا البلد سيغرق في بالوعة إذا استمرنا بإعطاء الرجال من عوائل فقيرة صوتاً
    Cadılar çöplüğü. Open Subtitles بالوعة الساحرات
    Şerefe. Bu bittiğinde o sarhoş çukuruna geri dönebilirsin. Open Subtitles ابتهج، يمكن أن تثمل حتى في بالوعة ما إن ننتهي.
    Gracie, madem geldin viskinin geri kalanını lavaboya dök. Open Subtitles تفضلى بتفريغ بيقية البربون في بالوعة المطبخ
    Şu anda iki ebeveyn, bir subatanda mahsur kalan oğullarına kavuşabilmek için zamanla yarışıyorlar. Open Subtitles هناك والدان يسابقان الزمن للوصول لفتى صغير عالق في بالوعة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus