Ona seni benim yolladığımı söyleme çünkü genelde birbirimize güveniriz. | Open Subtitles | الأن , لأتخبريهـا انني ارسلتكـ لأننـا بالكـاد نثق ببعضنا البعض |
birbirimize güvendiğimiz ve birbirimize tutunduğumuz sürece her şeyin iyi olacağını söylemiştin. | Open Subtitles | قلت لنا طالما اننا نثق ببعضنا و تضامنا سيكون كل شيء بخير |
Bütün işimizi odun öğütücüye atıp gün boyu birbirimize mi bakacağız? | Open Subtitles | فقط نرمي عملنا في قطاعة الخشب ونحدق ببعضنا البعض طوال اليوم؟ |
O bir arkadaşıyla trenden iniyordu ve o anda birbirimizi gördük. | Open Subtitles | كانت على وشك الخروج من العربة مع صديقة عندما ارتطمنا ببعضنا |
Ancak milliyetçilik sayesinde, birbirimizi önemsiyor ve birlikte çalışabiliyoruz. | TED | ولكن بفضل القومية، يمكننا أن نهتم ببعضنا البعض ونتعاون بشكل فعال. |
Böylece birbirimize değer verip zihinsel ve ruhsal güçle birlikte birlikte yaşlanacağız. | Open Subtitles | أننا سنعتني ببعضنا ونعد أننا سنكبر معاً في قوة عقلية و روحية |
Bak, anlamalısın ki, biz... birbirimize aşıktık. Bir bebek yapmaya çalışıyorduk. | Open Subtitles | عليك أن تفهمي أننا كنا مغرمين ببعضنا وكنا نحاول الإنجاب معاً |
Kendimizi doğanın içinde gördüğümüz zaman, bizi de birbirimize bağlıyor her birimizi, çünkü çok açık hepsi birine bağlı. | TED | عندما نرى أنفسنا في الطبيعة , هي أيضا تربطنا ببعضنا جميعا , لأنه من الواضح أننا جميعا واحد |
Bize eşit olarak davranılırsa birbirimize güvenebiliriz. | TED | ممكن أن نثق ببعضنا البعض، إذا تمت معاملتنا بالمثل |
Birlikte kalıp birbirimize inanmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نقف بجانب بعضنا البعض علينا أن نؤمن ببعضنا البعض |
Birlikte kalıp birbirimize inanmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نقف بجانب بعضنا البعض علينا أن نؤمن ببعضنا البعض |
Zihinsel olarak birbirimize sadıktık, bunda şüphe yok. | Open Subtitles | لقد كنا نثق ببعضنا ضمنيا و لم يكن هناك شك |
Hayır, önemi yok, Ned, birbirimize güvenimiz olduğu sürece. | Open Subtitles | كلا كل شيء سيكون بخير طالما نمتلك الإيمان ببعضنا |
Bulana kadar birbirimize güvenemez miyiz? | Open Subtitles | ، لكن إلى أن نعرف ألا يمكننا الوثوق ببعضنا البعض ؟ |
Başka bir hayat yaşıyor, ama birbirimize ulaşabiliyoruz. | Open Subtitles | أنهيعيشحياةأخرى، لكننا يمكن أن نتصل ببعضنا البعض |
Doğru, bu birbirimize dikkat etmemiz anlamına geliyor. | Open Subtitles | أجل, والعمل معا بشكل جيد يعني أن نهتم ببعضنا |
birbirimizi tanımasak da, yine de küresel fikir alış verişini gerçekleştirebiliriz. | TED | ومع ذلك، وبالرغم من عدم معرفتنا ببعضنا البعض، إلا أنه في مقدورنا ابتكار هذا الخليط العالمي من الأفكار. |
Kendileri olmakta özgürler, çünkü birbirimizi destekliyor, güçlendiriyor ve kutluyoruz. | TED | لديهم مطلق الحرية في أن يكونوا على سجيتهم، وذلك لأننا ندعم ونشجع ونحتفي ببعضنا البعض. |
birbirimizi deliler gibi sevdiğimizi. | Open Subtitles | بأننا نحب بعضنا , بأننا نهيم حباً ببعضنا |
Biz de birbirimizin kartvizitlerini aldık ve sonrasında birbirimizle haberleşmeye devam ederek 'High Line Dostları' adlı bu derneği kurmaya karar verdik. | TED | وهكذا تبادلنا بطاقات الأعمال، وواصلنا الإتصال ببعضنا البعض وقررنا أن نبدأ منظمة، أصدقاء الهايلاين. |
Ve eğer sonunda hala birbirimizden hoşlanıyorsak, o zaman belki bu gerçek şeydir. | Open Subtitles | واذا لازلنا معجبين ببعضنا عند نهاية كل هذا ربما هذا هو الشي الحقيقي |
İnsanlık, birbirine inanacak, güvenecek ve birbirini anlayacak yeni yollar buldukça ilerliyor. | TED | الإنسانية تمضي قدماً عندما نجد طرقاً جديدة لنعتمد ونفهم ونثق ببعضنا البعض. |
Ama iyi haberse bütün gece birbirimizin gözlerinin içine bakacağız. | Open Subtitles | لكن الخبر الجيد, اننا نستطيع أن نحدق ببعضنا طوال الليل |
Onun o yapışkan şeyi.. ..bizi bir arada tutuyor! | Open Subtitles | إنه ذلك الصمغ , تلك المادة اللزجة التى تربطنا ببعضنا البعض |