"بدلًا" - Traduction Arabe en Turc

    • yerine
        
    • yerime
        
    • tercih
        
    • ziyade
        
    • bunun
        
    bunun yerine, alternatifler aşağı yukarı aynı değerde, değerleri aşağı yukarı aynı düzeyde ama aynı zamanda da farklı çeşitlerde değere sahip. TED بدلًا عن ذلك، فإن البدائل هي بنفس حارة القيم، بنفس رابطة القيم، بينما تكون في ذات الوقت مختلفة جدًا في نوع القيمة.
    Şirketlerin bizi kontrol etmesine izin vermek yerine biz şirketleri kontrol edebiliriz. TED نستطيع أن نختار التحكم في الشركات بدلًا من السماح للشركات بالتحكم فينا
    Birine karşı oynamak yerine onunla beraber nasıl oynayacağınızı öğreniyorsunuz. TED أنت تتعلم كيف تلعب مع شخص آخر، بدلًا من ضده.
    Benim yerime gidip o köpeği seçmesine inanabiliyor musunuz? Bence bunu ben cevaplamayayım. Open Subtitles هل تصدقون أنها قامت باختياره بدلًا مني ? لا تدعني أجيب على هذا.
    - Neyse, ben hediye vermek ve provada yerime geçtiğin için teşekkür etmeye gelmiştim. Open Subtitles على أي حال، أتيت لأعطيكِ هدية، لأقول شكرًا على وقوفكِ بدلًا عني في التدريبات.
    Burada olmaktansa öğle yemeğini tercih edersin gibi mi hissediyorsun? Open Subtitles هل ترغب في أن تعدّ لنا غداء بدلًا عن ذلك؟
    Cinselleştirilmiş görüntülerin yerine veya bunlara ek olarak şiddet içerikli medya akışına sürekli maruz kalmak sorunlarımıza yol açıyor olabilir. TED ويمكن أن يكون التعرض إلى دفق مستمر من وسائل الإعلام العنيفة بدلًا من أو بالإضافة إلى الصور الإباحية المسبب لمشاكلنا.
    Beni, parmağını yenilemek yerine, elini kesmem için teşvik ediyorsun. Open Subtitles كأنك تطلب مني قطع يدك بأكملها بدلًا من استبدال أصبعك
    Şimdi, efendim düşünün ki 10 yaşındasınız ve buza çıktığınızda ... bacaklarınızda pad ler yerine Enquirer dergisinin eski sayıları var. Open Subtitles تخيّل يا سيّدي أن عمرك 10 سنوات وأنت موجود على ذلك الجليد وأنت تلصق صحفاً قديمة بذقنك بدلًا من الوسائد الحامية
    Eğer bunun için şimdiye kadar özür dilemediyse, ben onun yerine dilerim. Open Subtitles حسنًا إن لم يكن قد اعتذر عن ذلك دعني أعتذر بدلًا منه
    Mesajlaşma işte. Bu yüzyılın çocukları dinazor yarışlarına gitmek yerine bunu yapıyorlar. Open Subtitles إنه ما يقوم به الفتية هذه الأيام بدلًا من الذهاب لسباقات الديناصور.
    Bak, babanla geceyi dışarıda geçirmek yerine eve gelmeye karar verdik. Open Subtitles كلا.. أنا ووالدكِ قررنا العودة للمنزل.. بدلًا من قضاء الليلة بالخارج
    Alelacele bir açıklama yerine tam bir eğitimden geçmeyi kabul ederim! Open Subtitles أُفضِّل أن أتعلّمه على نحو وافٍ، بدلًا من تلقّي شرح مُختصر.
    Bir başka generale ateş etmek yerine ailelerimizin ölmesine izin mi verecek? Open Subtitles هل سيدع عائلاتنا تقتل بدلًا من أن يطلق النار على أحد الجنرالات؟
    Dahası da var. Benim yerime, bundan keyif alacak biriyle gidebilirsin. Open Subtitles الأمر سيكون أفضل، بدلًا مني، يُمكنكِ إصطحاب شخصًا ما سيستمع بها حقًا.
    Benim yerime onunla konuşabilirsin. Open Subtitles أخبرت الرجل ما أعتقد عنه حقيقةً ربما يمكنكِ أنتِ لأن تتحدثي إليه بدلًا من ذلك
    Neden benim yerime senden vazgeçen birine inanıyorsun? Open Subtitles لماذا تصدق الشخص الذي تخلّي عنك بدلًا مني؟
    - Benim yerime kesmene gerek yok! Open Subtitles لا أريدكِ أن تفعل هذا بدلًا مني
    Belki de dana eti gibi şişe geçirilmektense ölmeyi tercih ettiğinden numarası çıkmıştır. Open Subtitles حسنًا، ربّما ظهر رقمه لأنّه يُفضّل أن يكون ميتًا بدلًا من الأسر كالعجل.
    Şu anki manasıyla; arabaların, protez bir aletten ziyade, isteğe bağlı bir özgürlük aracı olduğu bir şehir denilebilir. TED حسنًا، للحصول على تعريف أفضل، فهي مدينة تكون فيها السيارة أداة اختيارية للحرية، بدلًا من جهاز صناعي لابد منه.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus