Bu sabah frittata da istemiyordum. Şimdi bana bir daha yiyemeyeceğimi söylersen, seni soğuk kanlılıkla öldürürüm, tetikçi usulü. | Open Subtitles | صباح اليوم لم أكن أريد الفيرتاتا، و إذا قلتَ أنّي لا أستطيع تناولها مجدّداً، قد أقتلك بدمٍ بارد. |
Kocası gözlerinin önünde soğuk kanlılıkla öldürüldü ve sense hapse girmek üzereydin. | Open Subtitles | زوجها كان مقتولاً بدمٍ باردٍ ، أمام وجهها وأنتِ كنتِ علي وشك الذهاب للسجن من أجل هذه الجريمة |
Beni soğuk kanlılıkla vuracaksan sanırım karşılığında ne alacağını bilmeye hakkım var kardeşim. | Open Subtitles | إن كنتَ ستطلق النار عليّ بدمٍ باردٍ يا أخي... أعتقد أنّه يحقّ لي أن أعرفَ علامَ ستحصل في المقابل |
Soğuk kanlılıkla 13 federali öldürdü. | Open Subtitles | لقد قتل 13 شرطي فيدرالي بدمٍ بارد |
Ben de sizi, herkesi kurşuna dizen acımasız herifler zannediyordum. | Open Subtitles | لقد ظننتكم جميعاً بالمكان الأصلح لكم آلات قاتلة بدمٍ بارد. |
Teksas Cumhuriyeti Başkanı ve dostum olan General Bill Carver Matheson, Monroe ve şüphesiz ki Kaliforniya tarafından soğuk kanlılıkla vurularak öldürüldü. | Open Subtitles | اللواء (بيل كارفر) حاكم (تيكساس) و صديقي تمّت تصفيته بدمٍ بارد من قبل (ماثيسون) و (مونرو) و بلا شك من قبل (كاليفورنيا) |
Onu buraya çekti ve soğuk kanlılıkla onu öldürdü. | Open Subtitles | هي جذبته إلى هنا وقتلته بدمٍ بارد |
Cooper'ın kendisinden haberi olduğunu biliyordu bu yüzden onu takip etti ve soğuk kanlılıkla öldürdü. | Open Subtitles | علِم أنْ (كوبر) كان يترصد له لذا قام بتعقبه، وقتله بدمٍ بارد |
O soğuk kanlılıkla öldürdüler . | Open Subtitles | لقد قتلهم بدمٍ بارد |
Onu soğuk kanlılıkla vurdun. | Open Subtitles | -أنتَ قتلته بدمٍ بارد . |
Ben de sizi, herkesi kurşuna dizen acımasız herifler zannediyordum. | Open Subtitles | لقد ظننتكم جميعاً بالمكان الأصلح لكم .آلات قاتلة بدمٍ بارد |