"بسرعة شديدة" - Traduction Arabe en Turc

    • çok çabuk
        
    • kadar hızlı
        
    • Hızla
        
    • çok hızlı gelişti
        
    • çabucak
        
    • deli gibi
        
    • hızlı bir şekilde
        
    İki hafta çok çabuk bitmişti. Open Subtitles الإسبوعان مرا بسرعة شديدة متعت غرايس نفسها.
    Sanırım, yüzeye çok çabuk çıktım. Open Subtitles حتى لا أضطر, كما أعتقد إلى الخروج إلى السطح بسرعة شديدة
    Sonra da ikinci bir patlama olacak, ve hastalık ülkeden ülkeye o kadar hızlı yayalacak ki siz ne olduğunu anlayamayacaksınız. TED بعد ذلك سيكون هناك إنتشار ثانوي، وسينتشر المرض من دولة لأخرى بسرعة شديدة بحيث لا تعرف ما الذي أصابك.
    Dikkat etsinler 170 yaşında olabilir Ben hala neden bu kadar hızlı bir şekilde dişlerinin arasından dökülen sözcüklerle araştımaya gönderildiğine takıImış durumdayım Open Subtitles ولمعلوماتك، قد تكون في المائة والسبعين، ولكني ما زلت سألحقها بتلك التجارب بسرعة شديدة تجعل أسنانك تسقط ثانية من جديد.
    Hızla alçalıyorsunuz. Sadece bir kişiyi daha kurtarmak için vaktimiz kaldı. Open Subtitles طائرة الرئيس، أنتم تهوون بسرعة شديدة لدينا وقت لشخص آخر فقط
    Hayır, her şey çok hızlı gelişti. Open Subtitles لا لا،لقد حدث الأمر بسرعة شديدة
    Yani, çabucak olsun bitsin istedim bu yüzden her şeyi kabul ettim. Open Subtitles أعني لقد حدث بسرعة شديدة لأني في الأساس وافقت على كل شيء
    İşaret verdiğimde deli gibi kaçın. Open Subtitles عند اشارتي انطلقوا بسرعة شديدة
    Ama çok çabuk anladım ki, paralarını aldığın zaman, onlar da her şeye dahil olurlar. Open Subtitles وما أدركته بسرعة شديدة هو أنك عندما تأخذين أموالهم تأخذين مساهماتهم
    Etrafımızdaki her şey çok çabuk değişiyor geçmişten birkaç tane mihenk taşı olması kimseye zarar vermez. Open Subtitles كل شئ حولنا يتغير بسرعة شديدة فلن يضرني إذا احتفظت بأشياء تُذكِّرني بالماضي
    İnsanlar acıkınca işler çok çabuk boka sarar. Open Subtitles حينما يجوع الناس تسوء الأمور بسرعة شديدة
    ~Ben böyle düşünüyorum. Her şeyin bu kadar hızlı olmasını istemiyorum~ Open Subtitles هذا ما أعتقده لا أريد الأشياء أن تكون بسرعة شديدة
    Birilerini duyamayacak kadar hızlı gidiyorlar, bu kesin. Open Subtitles إنها تتحرك بسرعة شديدة لتسمع آي شيء ، ذلك مؤكد
    Su o kadar hızlı akardı ki dikkatsiz bir adam kolaylıkla boğulabilirdi. Open Subtitles وتتدفق المياه بسرعة شديدة وأي رجل غير حذر قد يغرق فيها
    Ayrıca, insanlar bunun fotoğraflarını çekiyorlardı, böylece tüm bu çalışma mesajlarla tüm dünyaya inanılmaz bir Hızla yayılıyordu. TED أيضا, الناس كانوا يأخذون صور لذلك, كان الخبر ينتشر حول العالم بسرعة شديدة عن طريق رسائل الموبايل, كل هذه الصور
    Yağmur ormanı Hızla tahrip edildiğinden, bütün bu virüsler dünyayı ele geçirecek. Open Subtitles لأن تدمير الغابات الممطرة لابد أن يتم بسرعة شديدة كل هذه الفيروسات تشكل مستعمرات فى جميع أنحاء العالم.
    Ama beton duvarlar, silahlı gardiyanlar, demir parmaklıklar arkasındaysanız evlilik ziyaretlerine rağmen Hızla kötüye gider. Open Subtitles لكنك عندما ترميه في جدران اسمنتية و حراس مسلحين ، و قضبان حديدية يحدو ذلك أن تتخرّب دعائمه بسرعة شديدة
    Olay çok hızlı gelişti. Open Subtitles لقد حدث كل شىء بسرعة شديدة ....
    Herşey çok hızlı gelişti. Open Subtitles كل شىء كان يحدث بسرعة شديدة
    Olay çok hızlı gelişti. Open Subtitles الأمر برمّته جرى بسرعة شديدة.
    Aramızdaki her şey çabucak değişti gibime geliyor. Open Subtitles يبدو الأمر كما لو أن كل شئ بيننا قد تغير بسرعة شديدة
    Kralın soyu gibi çabucak akan bir dere bir anın ve kederin Open Subtitles مثل سلالة الملوك تيار يتدفّق بسرعة شديدة من الذاكريات والأحزان
    İşaret verdiğimde deli gibi kaçın. Open Subtitles عند اشارتي انطلقوا بسرعة شديدة
    Evinizde, mutfağınızı bir aylığına temizlemeyi bırakırsanız eviniz hızlı bir şekilde, tamamiyle yaşanmaz bir hale gelecektir. TED في منازلكم، لو توقفتم عن تنظيف المطبخ لمدة شهر، بيوتكم سوف تصبح غير صالحة للعيش تمامًا بسرعة شديدة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus