çocuğuna yaptığımdan sonra bir daha Edward'ın yüzüne bakabileceğimi sanmıyorum. | Open Subtitles | فقط لا أستطيع النظر إليه ثانيةً بعد ما فعلته بطفله |
Birinde, onun çocuğuna hamileyim diyordum. | TED | أجد نفسي في إحداها أقول له أني حامل بطفله. |
Ama şimdi onun çocuğuna hamileyim ve bu her şeyi çok karıştırıyor. | Open Subtitles | لكنني الآن حامل بطفله وهذا يجعل الأمر أكثر تعقيداً |
Eğer o kendi bebeğini taşıyan bir kız hakkında fantezi kursaydı ben mahvolurdum. | Open Subtitles | لو كان يتخيل بفتاة اخرى فتاة كانت حاملا بطفله الرضيع |
Kendini ve bebeğini tehlikeye atmanı isteyecek biri değil. | Open Subtitles | ليس الرجل الذي يستطع رؤيتك و أنتِ تخاطرين بصحتك... أو بطفله |
Annem küçük kız kardeşimi yatılı okula sepetledi, oh, ve sevgilim bütün yazı bir başka kızla geçirdi, onun çocuğunu hamile ya da değil, | Open Subtitles | أمّي وضعت أختي في مدرسة داخلية وخليلي قضّى الصيف مع فتاة ربما كانت حبلى بطفله أو ربما لا |
Harper'la çok yakınız. Onun çocuğuna hamilesin, kitabı da muhteşem. | Open Subtitles | هاربر " صديقي وأنت تحملين بطفله " وكتابه لامع |
Ama asıl sebep onun çocuğuna hamileyim. | Open Subtitles | أنا حامل بطفله. |
Hadi ama Earl, sen onun çocuğuna bakmak için birkaç seneni harcadın, Şimdi de o seninkilere bakabilir. | Open Subtitles | بربك يا (إيرل). لقد قضيت بضع سنوات وأنت تعتني بطفله |
Çünkü bir baba çocuğuna bunu yapamaz. | Open Subtitles | لأن الأب لا يفعل هذا بطفله |
İki kişi öldü ben de onun çocuğuna hamileydim. | Open Subtitles | قتل اثنان وكنت حامل بطفله |
Onun çocuğuna hamile olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | ونعلم أنكِ حبلى بطفله |
çocuğuna gebeyim. | Open Subtitles | أنا حبلى بطفله. |
- Onun çocuğuna hamilesin. | Open Subtitles | - ! انت حبلى بطفله - |
Detektif Taylor'ın söylemeye çalıştığı şey, bebeğini doğurmakta ısrar ettiği için kız arkadaşını öldüren ve ortalarda 80 dolarlık saç kesimiyle dolaşan bir pislik torbası olduğun. | Open Subtitles | ما يحاول المحقق " تايلور " أن يخبرك هو أنك حثالة بقصة شعر 80 دولار قتل صديقته لأنها قررت الإحتفاظ بطفله أنا لست الأب |
Sadece karnımda bebeğini taşıdığım için demiyorum bunu senden hoşlandığım için diyorum... | Open Subtitles | ليس بسبب أني حامل بطفله ...لكن بسبب ... أني أستلطفك 561 00: 22: |
Onun bebeğini taşıyorum. | Open Subtitles | انا حاملة بطفله. |
Onun bebeğini taşıyorsun. | Open Subtitles | أنّكِ حامل بطفله. |
Jason'dan nefret ediyordun, şimdi de Polly karnında onun bebeğini taşıyor. | Open Subtitles | لقد كرهت (جاسون) والآن (بولي) حامل بطفله |
Gerçek olan onun çocuğunu taşıyor olmasıydı ve kadını öldürüp bodrum katına gömdü. | Open Subtitles | الحقيقة الصحيحة هي أنها كانت حامل بطفله الغير شرعي لذا قام بقتلها و بعدها دفنها بقبو منزله |
Kendi çocuğunu gözden çıkaran her baba ölmeli. | Open Subtitles | بالنسبة لأي شخص ... مستعد للتضحية بطفله لا بد أن يموت ... |
Sen onun çocuğunu taşıyorsun. | Open Subtitles | أنت تحملين بطفله |