Ama doğum günümü kutlamak için hepimizi öğle yemeğine götürecekmiş. | Open Subtitles | ولكنه يريد أن يأخذنا جميعاً الى الغذاء للاحتفال بعيد ميلادي |
Lisa'nın arkadaşının çalıştığı bir otelde doğum günümü birlikte geçirdik. | Open Subtitles | نحن نحتفل بعيد ميلادي في فندق حيث يعمل صديق "ليزا". |
Biliyor musun, onun yerinde olsam doğum günümü kutlamaya korkardım. | Open Subtitles | , كما تعلمين , لو انني كنت مكانها لكنت ساخاف أن أحتفل بعيد ميلادي |
Doğum günüm için bu kadar şey yaptığınıza inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق بأنكم إهتممتم لهذه الدرجة بعيد ميلادي |
Bir daha böyle doğum günü toplantısı yapmaya kalkışmayın. | Open Subtitles | لا اريد مثل هذا التجمع مرة اخرى بعيد ميلادي |
Çünkü annem bana turta alıyor, Doğum günümde turta alıyor. | Open Subtitles | لأن أمي إشترت لي فطيرة أعدت لي فطيرة بعيد ميلادي |
İster inan ister inanma, doğum günümden zevk almanın bir yolunu buldum. | Open Subtitles | صدقي أو لا، وجدت .طريقة للإستمتاع بعيد ميلادي |
Doğum günlerimde, oyuncak bebek beklerken BB tabancaları almaktan yorulmuştum. | Open Subtitles | نفس المشكلة سئمت إحضاره لي مسدسات بعيد ميلادي بينما أطلب الدمى |
doğum günümü ikinci kez kutlamaya. | Open Subtitles | مع هذا, حضيت بفرصة الإحتفال بعيد ميلادي مرتين. |
doğum günümü birkaç arkadaşımla kutlamak istiyorum. | Open Subtitles | أريد الاحتفال بعيد ميلادي مع بضعة من الأصدقاء |
Aah! Bir sonraki doğum günümü kutlayıp kutlamicamdan emin değilsin,doğru mu? | Open Subtitles | أجل ، لأنك لست متأكدة من أنني سأحتفل بعيد ميلادي القادم .. |
Eğer lanet yemeğine gitmek istiyorsan, bende doğum günümü anormal olarak yanlız kutlayacağım. | Open Subtitles | اذن تريد ان تذهب لهذا العشاء اللعين,وانا سأحفتل بعيد ميلادي علي غير العادة بمفردي |
doğum günümü gelecek hafta sonu kutluyabilir miyiz? | Open Subtitles | هل نستطيع أن نحتفل بعيد ميلادي الاسبوع المقبل . ؟ |
Gerçek doğum günümü ancak dört yılda bir kutlayabiliyorum. | Open Subtitles | ماهو الكبيسة بالنسبة لنا انا فقط القى الاحتفال بعيد ميلادي الحقيقي |
Amy ve ben bu akşam Doğum günüm için annemin evine gideceğiz. | Open Subtitles | وأنا وإيمي سنذهب إلى منزل والدتي للاحتفال بعيد ميلادي |
Evet. 23'tüm ama bir Doğum günüm daha geçti. | Open Subtitles | أجل كنت بـ23 لكنني إحتفلت بعيد ميلادي |
Şişman adam doğru dürüst bir doğum günü kutlamama bile izin vermiyor. Doğum günün kutlu olsun, Stewie! | Open Subtitles | والرجل السمين لم يدعني أبداً أحتفل بعيد ميلادي عيد ميلاد سعيد يا ستيو |
Genç kız: Evet, ilk Doğum günümde hapse girdi. | TED | فتاة: أجل، لقد سُجِنَ بعيد ميلادي الأول. |
20 Nisan'da 5. doğum günümü kutladım. doğum günümden sadece birkaç hafta sonra annem ve babam küçük kardeşimi, küçük kız kardeşimi ve beni sabah erkenden uyandırdı ve hızlıca giydirdi. | TED | في 20 أبريل احتفلت بعيد ميلادي الخامس، وبعد عيد ميلادي بأسابيع قليلة، أيقظنا والدانا أنا وأخي الأصغر، و أختي الرضيعة مبكرا جدا ذات صباح،. وألبسانا على عجلٍ. |
Dokuzuncu yaş günümde ailem bana yiyecek bir şey bile verememişti. | TED | بعيد ميلادي التاسع، والداي لم يستطيعوا أن يقدمون إلي طعاماً لآكله |
yaş günümü kutlamayalı epey oldu. | Open Subtitles | مر وقت طويل منذ احتفلت بعيد ميلادي |
On altıncı yaş günüm için tüfek sözü vermişti bana. | Open Subtitles | وعدني بالاصطياد ببندقية قنّاصة بعيد ميلادي السادسَ عشر |