kafasını kesip, benzer bir not ile bilgisayarının önüne koydular. | TED | قاموا بقطع رأسها، ووضعه فوق حاسوبها مع ملاحظةٍ مماثلةٍ. |
İki milyondan fazla kişi ağaçları kesti. | TED | ولكن تخيلوا وجود 2 مليون شخص يرغبون بقطع الأشجار. |
Bir sebepten, boğazını keserek bu çocuğu öldürmek istediler. | Open Subtitles | لقد أرادوا التخلص من الطفل بقطع حنجرته ربما باستخدام سكين |
Bu berbat. Tüm seks sahnemi kesmiş olmalarına inanamıyorum. | Open Subtitles | لا أصدق أنهم قاموا بقطع مشهدي الجنسي بالكامل |
Neden parmaklarını birer birer kesmekle uğraşasın ki? | Open Subtitles | لماذا تضايق نفسك بقطع اصابعها واحده بعد الاخرى |
Bu ağları yok etmenin yolu, onların para kaynaklarını kesmek, bu da talebi kesmek ve bunun kurbanı olmayan bir suç olduğu fikrini değiştirmek demek. | TED | الطريقة التي نعطل بها هذه الشبكات هي بقطع التمويل عنهم، وهذا يعني قطع الطلب وتغيير فكرة أنها جريمة بلا ضحايا. |
Bi daha benim yerimi bulmaya çalışırsanız, Molly'nin parmaklarıı kesmeye başlıycam | Open Subtitles | إذا حاولت أن تتعقب مكالمتي مرة ثانية سأبدأ بقطع أصابع مولي |
Sizi öldürdükten sonra, parmaklarınızı keseceğim ve bir Vietnam bölgesine atacağım. | Open Subtitles | بعد أن أقتلك سأقوم بقطع أصابعك وتعليقها على أحد بنايات الفيتناميين |
Gördüğünüz gibi, üst dişler hilal şeklinde bir iz bırakmış bunlar avlarından parçayı kesip almasını sağlar. | Open Subtitles | وبإمكانك ان ترى إمتداد أسنانه العلوية تأتي على شكل هلالي حيث تقوم بقطع اللحم وتأخذ قطعة من الحيوان |
...kadının teki sen uyurken penisini kesip hareket eden bir arabanın penceresinden dışarı atabilirdi. | Open Subtitles | كان يمكن أن يكون أسوء مثلاً أمرأه تقوم بقطع قضيبك وتقذفه من سيارتك وأنت نائم |
-Telsiz bağlantısını kesip periskop derinliğine inmeliyiz. -Ne gerekiyorsa yapın. | Open Subtitles | سـتقوم بقطع الاتصال واستخدام منظار الغواصات |
Hutular Tutsilerin eski liderlerini yola getirmek için Tutsilerin ayaklarını kesti. | Open Subtitles | قامت قبيلة الهوتو بقطع أرجل عمالقة من قبائل التسوتسي , أسيادهم السابقون لكي يقصروا من طولهم |
Bu karışıklıkta birisi iletim hattını kesti ve enerjisiz kaldık. | Open Subtitles | و قام أحدهم مع الأرتباك الذى ساد بقطع خطى الكهرباء و البخار |
Evet, kablolu televizyonu ve bira stokunu keserek bu ayaktakımını bu kış hakkıyla çalıştıracağıma emin olabilirsin. | Open Subtitles | نعم ، بقطع سلك التلفاز ، ومؤونة البيرة فسأضمن عمل شتوي نزيه من أولئك النكرات |
Kafatasının bir kısmını keserek basıncı azaltmaya çalışacağım. | Open Subtitles | سأحاول أن أخفف من الضغط بقطع جزء صغير من جمجمتك |
Tiyatrodan kaçınca kız bebeğinin sol elini kesmiş. | Open Subtitles | بعد هربها من المسرح قامت بقطع اليد اليسرى لابنتها الرضيعة |
Belki onu tıpkı babası gibi parayı kesmekle tehdit etmiştir. | Open Subtitles | ربّما هدّدت بقطع المال عنه مثلما فعل والده |
Hangisi daha iyi olur... soğuk çorbaya basıp kaymak mı, yoksa camla ayağımı kesmek mi. | Open Subtitles | لا أدرى ما هو الأفضل شرب العصير بكل الحبوب المنومة أم الانتحار بقطع شريانى؟ |
Fakat kısadan ortaya vadeye salınımı kesmeye başlamazsak, bunu çok daha önce yapmamız gerekecek. | TED | ولكن إن لم نقم بقطع الانبعاثات على المدى القصير أو المتوسط، فسيتوجب علينا القيام بذلك في أقرب وقت ممكن. |
Eğer öldürmezsen, her beş dakikada bir eşinin parmaklarından birini keseceğim. | Open Subtitles | اذا لم تفعل .. عند كل خمس دقائق سوف اقوم بقطع اصبع أخر لزوجتك |
Sovyetler devamlı ülke dışı hatları kesiyor ama bölgesel aramalarda sorun çıkmaz. | Open Subtitles | لا يزال السوفيات يقومون بقطع الخطوط الدوليّة لكنّ المحليّة لا تزال تعمل |
Elimde karaağacınızı kesme emri var ama kızlarınız izin vermiyor. | Open Subtitles | لديّ اذن بقطع شجرة الدردار خاصتكم ولكن بناتك لن يسمحوا لنا. |
Ağzı bağlı bir çuvaldan çıkıp kendini kesen bir ceset duydun mu? | Open Subtitles | هل سمعت مطلقا عن جثه قامت بقطع الكيس الذى كانت بداخله ؟ |
Proksimali ve distali, mukozal hatayı görmek için yırtığa kadar kes. | Open Subtitles | نقوم بقطع قريب من مصدر الرقع كي نكشف الغشاء المعيب |
Asker de düşünde boyunlarını keser düşmanların; | Open Subtitles | وأحيانا تمر على الجنود فيحلمون بقطع رقاب العدو |
Ama bir kesik ile, tüm içsel konular dışsal oluyor. | Open Subtitles | ولكن بقطع واحد كل العذاب الداخلي يصبح خارجي |
O sinek, ortadan yok olur olmaz, insanlar daha fazla sığır yetiştirmek amacıyla otlak oluşturmak için ağaçları kesecek ve birdenbire doğal yaşam alanları yok edilen binlerce tür ölecek. | Open Subtitles | وبعد القضاء على ذبابة القصب سنبدأ بقطع الأشجار لنفسح المجال أمام قطعان المواشي فجأة، تموت آلاف الفصائل |