"بقطعة" - Traduction Arabe en Turc

• parça
• dilim
• parçasıyla
• parçası
• alabilir
• parçasını
• parçasına
• kırık
• dilimiyle

Japonya'ya tek parça halinde ya da parça parça gidersin.
يمكننا ان تذهب الى اليابان بقطعة واحدة او بعدة قطع

Ve memex bilgiyi bağlıyordu. Bir parça bilgiyi alakalı başka bilgi parçasına ve bu şekilde devam ediyor…
والميميكس سيربط المعلومات، قطعة من المعلومات موصولة بقطعة أخرى من المعلومات وهكذا دواليك.

Ve Galileo'nun problemini gerçekten önemsiz bir parça alet ile çözdü. Şu gördüklerinizden biri ile.
في باريس. وحل اشكالية غاليليو، وقد قام بذالك بـالاستعانة بقطعة من المعدات البسيطة. قام بإجرائها باستخدام واحدة من هذه.

Senin için de bir dilim pasta ayırmalarını söylerim.
سأطلب منهم الإحتفاض بقطعة من كيكة الحفلة من أجلك

Bunu gasp etmenin yolu, bunu iki ucu da türdeş olan ama orta kısmı farklı olan sahte bir DNA parçasıyla beslemek olabilir.
الشكل الذي يمكن به استغلال ذلك هو تزويده بقطعة خاطئة من الحمض النووي، قطعة مماثلة عند طرفيها لكنها مختلفة في الوسط.

Bir şeye ücret öderken kağıt parçası uzatırsanız, başınız belaya girebilir.
إذا حاولت دفع ثمن شيء ما بقطعة من الورق، قد تقع في مشكلة.

Bunu bir süreliğine alabilir miyim?
هل تمانعان لو احتفظت بقطعة الورق هذه لفترة؟

Fena halde ayak kokan Limburger peynirinden çok küçük bir parça alarak Afrika sıtmalı sivrisineklerini çekmeyi denedik.
حاولنا، بقطعة صغيرة جدا من جبن ليمبورجر، و التى رائحتها كريهة كرائحة الأقدام، لجذب بعوض الملاريا الأفريقي.

Dünyanın mühendis ve bilim adamları... ...laboratuvarlarında parça parça inşa etmekteler.
علماء و مهندسو العالم يقومون ببنائه قطعة بقطعة, في معاملهم.

Takipçilerimden birinin amcası o gün ölmüştü, ve o da bunu bir parça nefretle hatıra haline getirmeyi seçti.
أحد مشاهدي توفي عمه في يوم محدد, وإختار أن يحتفي بالأمر بقطعة كره.

Boğazına bir parça odun takıldı ve nefesi kesilip öldü.
لقد سدّ حنجرته بقطعة خشبية واختنق حتى الموت.

Belki de kendimi bir parça zehirli meşe yaprağıyla temizlemeliyim.
أوه، لا، لربّما أنا يجب امسح نفسي بقطعة صغيرة محاطة بالأشجار من بلوط سمّ.

Bayan, ben de bir parça kek alabilir miyim?
شكراً لك سيدتى، هل لى بقطعة كعكة‏ أيضاً؟

Her seferinde sadece küçük bir dilim alacağım ve umuyorum ki bu pasta daha uzun bir süre etrafımda olacak.
سأحظى بقطعة صغيرة بين الحين والاخر ,على امل انت تبقى الكيك لمدة اكبر

Sağ ol. Çok güzeldi, dostum. Gidip bir dilim almalısın.
شكراً لك, إنه لذيذ حقاً عليك أن تحظى بقطعة

- Doğum günü kızına vardiyam bittiğinde bir dilim pastayla kutlamanın sorun olmayacağına söz verdim.
لقد وعدت صاحبة عيد الميلاد أننا سنحتفل بقطعة من الفطيرة ما أن تنتهي مناوبتي

Doktorelinde kırık bir ayna parçasıyla bana yaklaştı.
واقترب الطبيب منى بقطعة من المرآة المكسورة

Bir kap jöleyi döküp de, onu bir kırık cam parçasıyla mı bıçaklardım?
هل تظنني سألقي طبق من الجيلو وأطعنها بقطعة زجاج مكسور ؟

Elinizde bir kağıt parçası, "Çekil, çekil" diye bağırıyorsunuz.
تقف هناك تلوح بقطعة ورق باكيا تنازل ، تنازل

Yani, eğer o odun parçasını bana sallamaya kalkarsan.... kolun kopacakmış gibi hissedersin.
لذا فإن حاولت أن تضربني بقطعة الخشب هذه ستشعر و أن ذراعك تقتلع من مكانها

Bahse girerim bir adamı pastırma dilimiyle öldürebilirsin.
أراهن بأن تستطيع أن تقتل رجل بقطعة خنزير