"بقطعة من" - Traduction Arabe en Turc

    • bir parça
        
    • şeyle
        
    • parçasını
        
    • bir dilim
        
    Ve Galileo'nun problemini gerçekten önemsiz bir parça alet ile çözdü. Şu gördüklerinizden biri ile. TED في باريس. وحل اشكالية غاليليو، وقد قام بذالك بـالاستعانة بقطعة من المعدات البسيطة. قام بإجرائها باستخدام واحدة من هذه.
    bir parça et atarak Dikkatlerini dağıtman gerekir. Open Subtitles إذا كنتَ تريد تنظيف القفص، فعليك أن تصرف إنتباههم بقطعة من اللحم
    Burada ben küçük bir bakteriyim. Bu oksijen molekülünü ürettim ve burada da büyük bir parça demir ve bum, onu paslandırdım. Open Subtitles تُصدر بكتيريا ضئيلة جزيئاً من الأوكسجين فيرتبط بقطعة من الحديد فيصدأ.
    Bir sanat eseriyle ilgilenir miyim diye sordu. Her tarafı kusursuz D sınıfı elmasla dolu bir şeyle. Open Subtitles حاول أن يأخذ درجة حرارتي بقطعة من الفن مغطاة بكميّة كبيرة من الألماس الذي لا تشوبه شائبة.
    ¶ Beni şu şeyle rahat bırak ¶ Open Subtitles ¶ أرحني بقطعة من ذلك ¶
    Firar ettim çünkü, bir çelik parçasını bir çocuğun alnına soktuğum için madalya aldım! Open Subtitles انا ذهبت الي ايوال لانني حصلت علي وسام لانني طعنت راس فتي بقطعة من الحديد
    Senin için de bir dilim pasta ayırmalarını söylerim. Open Subtitles سأطلب منهم الإحتفاض بقطعة من كيكة الحفلة من أجلك
    bir parça spagetti tutuyormuşsun gibi düşün. Open Subtitles حسناً, فقط فكر بالأمر وكأنك تمسك بقطعة من المكرونة الأسباجيتي
    - Fiona'nın bir parça ete benzetilmesini sevmedim. Open Subtitles لست واثقاً من أنني أود أن تقارن "فيونا بقطعة من اللحم
    - Kekten bir parça alabilir miyim? Open Subtitles -هل لي بقطعة من كعك الشوكولاتة؟
    Ondan bir parça saklamayı unutmayalım. Open Subtitles سنتذكر أن نحتفظ بقطعة من ذلك
    Kontrol odasının camına bir parça çarptı. Open Subtitles ) نافذة غرفة التحكم تعرضت للإصطدام بقطعة من من الحطام الناتج عن الانفجار
    bir parça alabilir miyim? Open Subtitles هل لي بقطعة من هذا؟
    bir parça kağıtla ilgili dertleri nedir ki? Open Subtitles لماذا تهتم بقطعة من الورق؟
    ¶ Beni şu şeyle rahat bırak... ¶ Open Subtitles ¶... أرحني بقطعة من ذلك ¶
    ¶ Beni şu şeyle... ¶ Open Subtitles ¶ ... أرحني بقطعة من
    Her kabile maskenin bir parçasını aldı. Open Subtitles كل قبيلة إحتفظت بقطعة من القناع
    Taşın o parçasını sakladığına inanamıyorum. Savitar'ın bana onunla neler yaptırdığını unuttun mu? Open Subtitles لا أصدق أنكِ ستحتفظين بقطعة من ذاك الحجر ألا تذكرين ما أرغمني (سافيتار) على فعله بهذا الشيء؟
    - Doğum günü kızına vardiyam bittiğinde bir dilim pastayla kutlamanın sorun olmayacağına söz verdim. Open Subtitles لقد وعدت صاحبة عيد الميلاد أننا سنحتفل بقطعة من الفطيرة ما أن تنتهي مناوبتي
    Tamam, şimdi, hatırla Hope, sana pastadan bir dilim vermeden önce, her zaman 4 Temmuz sınavı yapardım. Open Subtitles تذكري يا هوب قبل أن اسمح لك بقطعة من هذه الكعكة دائماً اختبرك بخصوص الرابع من يوليو.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus