"بقميص" - Traduction Arabe en Turc

    • gömlek
        
    • tişört
        
    • tişörtü
        
    • gömlekle
        
    • tişörtlü
        
    • tişörtle
        
    Oh! Üzgünüm. Farkına varamadım, sen beyaz gömlek giyiyorsun. Open Subtitles أسف، لم أُدرك بأنك مٌقيد بقميص المُختلين عقلياً.
    Evet ama, en azından gömlek ve kravatla gösteriş yapmaktan iyidir. Open Subtitles حسناً، لكنّ ذلك أفضل من التّباهي بقميص و ربطة عنق
    İstersen sana daha büyük bir tişört falan alabilirim. Hayır, bu harika. Open Subtitles آسفة ، لو تودّي قدّ آتي لكِ بقميص أكبر أو ما شابه.
    Bu mutlaka kas gevşeticisinin yan etkisi olması lazım çünkü ben burada tişört ile terliyorum. Open Subtitles لا بد أن هذا أثر جانبي لمهدئ العضلات لانني أشعر بالحر كالجحيم , وأنا بقميص هنا
    Buradaki diğerleri de federal memurlar. Fakat üniforma veya çirkin Hawai tişörtü darılmaca yok... Open Subtitles وأصحاب الحلل الآخرين هنا اتحاديّون ولكن بحلّة أو بقميص هاواييّ بشع..
    Üzerinde kurşun deliği ve kan olan bir gömlekle mi dolaşacaksın? Open Subtitles ستذهب وتمشي في الجوار بقميص مملوء بالدماء ومصاب بطلقة
    McGarrett, sarı tişörtlü birini gördüm, firavun faresi gibi kaçıyor. Open Subtitles "مكغاريت" أرى شخصاً بقميص أصفر يتحرك كنمس. ممتاز, ممتاز, ممتاز.
    O nedenle çıplak ayaklarıyla ve üzerinde sadece bir tişörtle dışarıdaysa çoktan ısı kaybı yaşamaya başlamıştır bile. Open Subtitles لذلك , إذا كان حافي القدمين هناك بقميص فقط , هو سوف يكون منخفض الحرارة
    Bildiğiniz bir açılış sahnesi vardır sol tarafta bir adam olur, sarı gömlek giymiştir arkası dönük koltukta oturur işte o gerçek gangsterdi. Open Subtitles أتعلم, هناك مشهد أفتتاحيّ و هناك رجل على اليسار بقميص أصفر يجلس على يتحرك بشكل دائريّ كان رجل عصابة حقيقي
    Tanıdığınız herkese beyaz gömlek giydirip getirin! Open Subtitles اجلبوا اي شخص تعرفونه بقميص ابيض
    Şey gibi, şey, kabarık bir gömlek. Open Subtitles أشبه بقميص فضفاض
    İstersen sana daha büyük bir tişört falan alabilirim. Open Subtitles آسفة ، لو تودّي قدّ آتي لكِ بقميص أكبر أو ما شابه.
    Bir keresinde bütün bahar tatilini uzun bir tişört ve kemerle geçirmiştim. Open Subtitles مرة، قضيت عطلة ربيع كاملة بقميص طويل و حزام
    İçinde bir çelik yelek, denizde bir cenaze, hafıza kaybı ve El Presidente'nin sırıl sıklam bir tişört ile denizden çıktığı bir sahne var. Open Subtitles ومشهد شديد الإثارة يخرج فيه الرئيس من الماء بقميص مبلل ملتصق بجسده
    - İş görüşmelerine her zaman hokey tişörtü ile mi gidersiniz? Open Subtitles أتقوم بالمقابلات دائماً بقميص الهوكي هذا؟ أجل.
    - Etrafta yırtık bir ACL tişörtü ile takılma. Open Subtitles أنا لن أتسكع بقميص ممزق لحضور دوري أبطال آسيا.
    ve Joe Namath, Jim Croce, Nirvana tişörtü giymiş birisi ile karşılaştım. Open Subtitles ذهب إلى (جو ناماث) (جيم كروشي) وشخص ما بقميص السعادة القصوى
    Üzerinde kurşun deliği ve kan olan bir gömlekle mi dolaşacaksın? Open Subtitles ستذهب وتمشي في الجوار بقميص مملوء بالدماء ومصاب بطلقة
    O bile Pazar günleri giydiği gömlekle yatmış. Open Subtitles حتى انه نام بقميص يوم الأحد.
    Altı yaşında, yeşil tişörtlü bir çocuk. Sanmıyorum ama çok meşguldüm. Open Subtitles ــ عمره 6 سنوات , بقميص أخضر ــ لا أعتقد ذلك , لكننا
    - Evet, şuradaki mavi tişörtlü adam. Open Subtitles - نعم، هذا الرجل، بقميص أزرق
    - Dar bir tişörtle girişte durup insanlara gelmesi için yalvarıyorum. Open Subtitles -أقف خارجا بقميص ضيق وأتضرع للناس من أجل الدخول.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus