♪ İyin yeteri kadar iyi olmadığında ♪ | Open Subtitles | مالذي بإمكانك فعله عندما ♪ ♪ يكون جهدك ليس بكاف |
♪ İyin yeteri kadar iyi olmadığında ♪ | Open Subtitles | مالذي بإمكانك فعله عندما ♪ ♪ يكون جهدك ليس بكاف |
♪ İyin yeteri kadar iyi olmadığında ♪ | Open Subtitles | مالذي بإمكانك فعله عندما ♪ ♪ يكون جهدك ليس بكاف |
Biliyorum bu yeterli değil, ama bu işin arkasında daha fazla bir şeyler olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | ليس أن هذا ليس بكاف , لكن , لدي ذلك الإحساس بأن هناك المزيد في هذا |
Anlaşılan, yeterli değildi; çünkü orada yoktu ve hiç kimse nerede olduğunu bilmiyordu bu yüzden bir Erin Brockovich tutmak davanın bir kopyasını almak için Litchfield şehrindeki Clerk'in ofisine kadar gitmek zorunda kaldım. | Open Subtitles | على ما يبدو ليس هذا بكاف لأنه لم يكن هناك ولم يعلم أحد أين كان لذا وجب ان اسحب ارين بروكوفيتش والذهاب |
Yapabileceğin tek şey bu. Bu yeterli değil. | Open Subtitles | هذا ليس بكاف |
- yeterli değil. | Open Subtitles | هذا ليس بكاف |
- yeterli değil. | Open Subtitles | - هذا ليس بكاف |