Kan testinden önce, sana her şeyi anlatmalıyım. | Open Subtitles | قبل فحصِ الدَمّ، يَجِبُ أَنْ أُخبرَك بكُلّ شيءَ. |
Tilman benim daireme girdikten sonra ondan kaçmak için her şeyi denedim. | Open Subtitles | تيلمن بعد دخوله إلى شُقتِي حاولتُ بكُلّ شيءَ للإبتِعاد عنه |
İzin verirseniz size her şeyi anlatacağım. | Open Subtitles | إذا أنت سمحت لي، أنا سَأُخبرُك بكُلّ شيءَ. |
Bilmiyorum! Bana her şeyi söylemez. | Open Subtitles | لا أَعْرفُ انة لا يُخبرُني بكُلّ شيءَ. |
Bana her şeyi anlatsan iyi olacak. | Open Subtitles | من الأفضل أن تُخبرَني بكُلّ شيءَ |
Ben sana her şeyi anlatırım, sen ne anlatıyorsun? | Open Subtitles | أُخبرُك بكُلّ شيءَ وماذا تُفعل؟ |
Evlat, bana her şeyi anlatsan iyi olur. | Open Subtitles | من المفضّل أن تخبرُني بكُلّ شيءَ. |
her şeyi riske ettim. | Open Subtitles | خاطرتُ بكُلّ شيءَ كامل عملِ حياتِي |
Bana her şeyi anlatmanı istiyorum. | Open Subtitles | أُريدُك أَنْ تخبرني بكُلّ شيءَ |
Ona her şeyi anlattım. | Open Subtitles | أخبرتُه بكُلّ شيءَ. |
Onlara her şeyi vaat et. | Open Subtitles | عِدْهم بكُلّ شيءَ. |
- her şeyi ona borçluyum. | Open Subtitles | -أَدِينُ له بكُلّ شيءَ . |