"بمليون دولار" - Traduction Arabe en Turc

• milyon dolarlık
• milyon dolar
• milyon dolarla
• bir milyon dolara
• milyon dolarlar
• milyon dolardan

Orada kalmasına izin vermeleri için bir milyon dolarlık bir rüşvet önermiş.
و عرض عليهم رشوة بمليون دولار اذا سمحوا له أن يعيش هناك

"Doktor,size bir milyon dolarlık bir çek yazacağım, karımı kurtarın."demiştim.
قلت : يا دكتور ، سوف أحرر شيكاً بمليون دولار و لكن لا تدع زوجتى تموت

Bir milyon dolarlık bir soygun için sence de biraz aceleci davranmıyor muyuz?
الأ تعتقدى انها دفعة كبيرة البدء بسرقة تمثال بمليون دولار ؟

Bütün bunların tamamlanması için müzeye 1 milyon dolar bağışlayabilir.
والتى قد تتبرع بمليون دولار إلى المتحف لإتمام كل هذا

Büyük plansa ondan bir milyon dolar borç istemekti.
وكانت الخطة كبيرة أن أطلب منه قرضا بمليون دولار.

Anlaşma başına bir milyon dolarla bunu yapabiliyorum, Bay Bond.
بمليون دولار العقد، أنا يُمْكِنُ أَنْ أَتحمّلَة ايضا، سّيد بوند.

Ama olay raporuna göre ortalıktan kaybolmadan önce bir milyon dolara yakın para kaldırmışlar.
لكن وفقَ تقرير الجريمة لقد هربوا بمليون دولار قبلَ أن يختفوا

Bu adam milyon dolarlık savunma yaptırsın diye mi hayatımızdaki her şeyi erteledik biz?
لقد وضعنا كل شيء معلق كي يحصل على دفاع بمليون دولار ؟

Şuna bir bak. Bu ayda 900 dolara görebileceğin 1 milyon dolarlık bir manzaradır.
أنظري لذلك ، إنه منظر بمليون دولار مقابل 900دولار شهرياً

Yakın zamanda açılan milyon dolarlık hesap bizi yine Sparazza'ya götürdü.
و قد فتح مؤخرا حساب بمليون دولار تتبع سابرازا مباشره

Çünkü bu da onun yazdığı ilk milyon dolarlık çekti.
لأنه كان أول شيك يوَقـِّعُهُ بمليون دولار

Bir balığa çarptın ve çeyrek milyon dolarlık denizaltıyı parçaladın.
عظيم , لقد اصطدمت بسمكة وخربت جهاز بمليون دولار

Evet, özellikle milyon dolarlık bir yat alıp erken emekliliğe yelken açmadıysan.
نعم , خاصةً عندما تستخدمها لشراء يخت بمليون دولار وتبحر به للتقاعد المبكر

Şimdi yeni bir arama yapmam lazım, çünkü bana verilmiş 1 milyon dolarlık bir söz var
حسناً إذن , الأن لدينا مشكلة , أليس كذلك ؟ لأنني كما أذكر وُعدت بمليون دولار

Seni onlara acayip anlattım. Bir milyon dolarlık kefalet için Malibu'daki evlerini ipotek göstereceklermiş.
ولقد جعلتهم متحمسين جداً لك فعرضوا بيع منزلهم الشاطئي لتسديد الكفالة بمليون دولار

Ve o dönem zor zamanları atlatmak için ihtiyacımız olan tek şeyin bir milyon dolar olduğunu düşünmüştüm.
وأعتقد أن الشيء الوحيد الذي كنّا نحتاجه في ذلك الوقت كان قرضا بمليون دولار يسمح لنا بتجاوز تلك الأوقات الصعبة.

Yerleşmesine izin versinler diye bir milyon dolar teklif etmiş.
و عرض عليهم رشوة بمليون دولار اذا سمحوا له أن يعيش هناك

Pekâlâ, burada 1 milyon dolarla tıbbın çehresini nasıl değiştireceğime dair step dansı yapabilirim.
يمكنني أن أؤدي لك رقصة نقرية مذهلة الآن وأشرح معها كيف سأغير وجه الطب بمليون دولار

...ama lütfen, 1 milyon dolarla bir şey yapılmaz.
ولكن بربك ، لا يمكنك أن تفعل شيئاً بمليون دولار

Sen o uygulamasını bir milyon dolara satan ama parayı birlikte hazırladığı arkadaşıyla paylaşmayan çocuk değil misin?
أنت الشاب الذي قمت ببيع تطبيقك بمليون دولار لكنك لم تشارك بالمال مع الشاب الذي ساعدك بصناعته

Yarışmacının milyon dolarlar kazandığını senin bildiğin ama onun bilmediği türden.
حيث تعلم أن المتسابق فاز فعلاً بمليون دولار ولكنه لا يعلم بعد.

Mektuplar için fiyatı 1 milyon dolardan açıyorum.
سنبدأ المُزايدة على الرسائل بمليون دولار.