Bu da demek oluyor ki yüzde 19 ihtimalle doğruyu söylüyordu. | Open Subtitles | مما يعني أن هنالك إحتمال بنسبه 19 أنه كان يقول الحقيقة. |
yüzde elli işe yarayacağını düşünüyoruz. | Open Subtitles | نحن متاكدون بنسبه 50 فى المئه ان العلاج سيكون فعال |
Anketlere göre senatör yüzde 15 önde gidiyor. | Open Subtitles | يتقدم السيناتور فى التصويت بنسبه خمسه عشر فى المائه |
Tuğladan başka bir şey atmıyor. Atışların yüzde yirmisi çizgi dışından. | Open Subtitles | انهم يحرزون بنسبه عشرون بالمئه من بعد القوس |
Araştırmacılar odalara daha yumuşak mobilyalar koyduklarında katılım oranı %42 artmış. | TED | عندما وضع الباحثون أثاثاً أكثر ليونة في الفصول الدراسية، ارتفعت معدلات المشاركة بنسبه 42 في المائة. |
Hastaların yüzde birinden azında Horner sendromu görülebiliyor. | Open Subtitles | عضلة هونر تكون متلازمه بنسبه أقل من واحد في المائه للمريض |
Bütçenin yüzde yüzü tamamlanmadı ama çok yaklaştım. | Open Subtitles | انا لم اشتر بنسبه 100 فى المائه حاليا ولكننى اقتربت |
(Gülüşmeler) Gördük ki, bilgisayar doğru simgeyi öngörme denemelerinin yüzde 75'inde başarılı. | TED | ما وجدناه هو ان الكمبيوتر كان ناجحا بنسبه 57% من الحالات في توقع الرمز الصحيح. |
Farkettiğiniz gibi en üstteki çizgidekilerin hepsi yaşadı. Bu yüzde yüz hayatta kalma oranı demek. | TED | تلاحظون أن جميعهم عاشوا ، أولئك في الخط الأعلى ذلك بنسبه 100% معدل نجاة |
yüzde 63 oy ile kabul görmüş bir başkan kızı tarafından hiç kabul görmüyor ha? | Open Subtitles | كيف يمكن لرئيس ناجح بنسبه 63 بالمائه ... الايفهم ابنته المراهقة؟ |
Şu an oy verenlerin yüzde 86'sı artık talebin yerine getirilmesi gerektiğini düşünüyor. | Open Subtitles | تشير إستطلاعات الرأي أن بنسبه 86 % من الناخبين تعتقد انه يجب تنفيذ الطلب |
Zincir kullanıcısıyla savaşmadan burayı terk edersek bu falın doğru çıkmama olasılığı yüzde yüz. | Open Subtitles | إذا غادرنا دونما نقاتل صاحب السلسلة، %فهذا الطالع لن يتحقق بنسبه 100. |
Elbette yüzde yüz uygun olalım. | Open Subtitles | ويبدو أنها مبالغ فيها. بكل ما تحمل الكلمة من معنى، %دعونا نكون دقيقين بنسبه 100. |
İşler iki haftada yüzde 16 azaldı. | Open Subtitles | نوعاً ما فقط؟ لقد إنخفضت الأعمال بنسبه 16 % فى غضون أسبوعين |
Bu da, yüzde 3,900 kar etmesi demek. | Open Subtitles | تعنى ربحاً بنسبه 3900 بالمئه له |
yüzde 99.98 ihtimal bebek senden. | Open Subtitles | و هناك إحتمالاً بنسبه 99.98% أنك الوالد |
yüzde 0,2 ihtimal buradan çıkacaksın. | Open Subtitles | هناك فرصة بنسبه 0.02% أنك ستخرج من هنا |
Wraith hücrelerine ihtiyacımız var, sonunda bulacağız ama o hücrelerin barındırdığı genetik kodun tam haritasına ihtiyacımız olacak yüzde ellisi bile tamamlanmadı hâlbuki. | Open Subtitles | فأنت تحتاج الى خليه من الرايث وهذا ما يوجد لدينا, وايضا خريطه جينات والتى ناقصه بنسبه 50%و... |
Çıktını yüzde elli arttırdım. | Open Subtitles | %زودت كمية البيانات المنتقلة بنسبه 50 |
Önsuç programı denetiminde, bir ay içinde Columbia Bölgesi'ndeki cinayet oranı%90 azaldı. | Open Subtitles | بعد شهر واحد من برنامج قبل وقوع الجريمة نسبه القتل في مقاطعة كولومبيا انخفضت بنسبه 90 في المائة |
Ve beyin kesit ortaya nörodejenerasyonu çok daha yüksek bir oranı daha az Onun yaşı için beklersiniz. | Open Subtitles | بالاضافه الى اكتشاف اجزاء فى المخ بها فساد فى الخلايا العصبيه بنسبه كبيره لم اكن اتوقعها فى مثل عمرها |