"بوق" - Traduction Arabe en Turc

    • korna
        
    • trompet
        
    • borusu
        
    • tuba
        
    • düdüğü
        
    • kornası
        
    • kornaya
        
    • boru
        
    • Trump
        
    • borazan
        
    • trampet
        
    • borusunu
        
    • trompetçi
        
    • trompetçiyim
        
    • boynuz
        
    Ev sahibesi Earlene Roberts iki kere korna sesi duymuş. Open Subtitles إرلين روبرتس , مدبرة المنزل سمعت صفير بوق سيارة مرتين
    Bir çok trompet sesi duydum ve bulutlarda yıldırım gibi giyinmiş bir adam gördüm. Open Subtitles وسمعت بوق عالي.. ورأيت إنساناً جالساً على السحاب وكان لباسه مثل البرق
    Gitmem gerek, meme borusu. Open Subtitles يجب أن أذهب بوق النداء لمشاهدة النهدين
    Yardım ettiği, aşırı şişman sopa bacaklı ve fena halde sivilceli herhangi bir tuba çalgıcısı var mı mesela? Open Subtitles اي عازف بوق من ذوي العيار الثقيل بمقاييس النادي والحالات السيئة من حب الشباب ؟
    Şaka etmiyorum. Gerçekten de garajımda bir sis düdüğü duruyor. Open Subtitles انا لا أمزح، لديّ بوق ضبابي فعلياً قابع في جراجي
    Şen şakrak bir kız. Bir araba kornası ya da horozun sesini işitti mi böyle yapıp, diyor ki "Sesi duydun mu, Nanou?" Open Subtitles إذا سمعت صوت الديك ، أو بوق تشير بهذه الطريقة وتقول
    Tamam. Bir şey görürsen iki kez kornaya bas. Open Subtitles حسنا اضرب بوق السيارة مرتين لو رأيت اي شئ
    korna olabilir. Palyaçolarda da var, lastik olanlarından. Open Subtitles ربما تكون بوق, المهرجون يحملون الأبواق, الانواع المطاطية الصغيرة
    Tamam, yetti artık. Pes ediyorum. Her içeri girdiğimde havalı korna mı çalmak zorundayım? Open Subtitles حسناً ,هذا هو, أستسلم, هل من واجبى أن أدق بوق جوى فى كل مرة أدخل بها الغرفة
    O kazlar saldırdığından beridir, korna sesine dayanamadığımı biliyorsun. Open Subtitles تعلم أنّي لا أطيق سماع بوق السيارة منذ أن هاجمتني تلك الإوزات
    O anda herifin teki neden sinemaya trompet getirmiş diye düşündüğümü hatırlıyorum. Open Subtitles سيدي لا زلت اتذكر لماذا يقوم رجل بجلب بوق الى صالة السينما ؟
    Bilirsin bir sonraki şey, tilki avı ve kıçınla trompet çalmak olacak. Open Subtitles وبعد ذلك ستصتاد الثعالب وتنفخ في بوق الصيد.
    Noel geldi ve trompet falan yoktu. Open Subtitles وجاء عيدُ الميلاد، ولم أحصل على بوق.
    Kraliçe Susan'ın borusu hakkında ne biliyorsunuz? Open Subtitles ماذا تعرف عن بوق الملكة سوزان؟
    Şef Balyoz Elli'nin borusu Dehlizde son bir kez daha duyulmalı. Open Subtitles بوق (هيلم هامر هاند) سوف يسمع في الوادي مره أخيره
    10. sınıf korosunda tuba çalan kızıldı. Open Subtitles كانت عازفة بوق ذات الشعر الأحمر في فرقة الصف العاشر
    Gidip gerçek bir sis düdüğü aldım. Ve kendi kasetimi doldurdum. Open Subtitles خرجت وأشتريت بوق ضبابي فعلي وصنعت شريط بنفسي
    Belki de bu sis kornası sorunu cevaplamaya yeter. -Yeter. Open Subtitles ربما يجيب بوق الضباب هذا على سؤالك
    Oraya gittiğim gibi kornaya basmaya başla. Open Subtitles باللحظه التي أصل فيها إلى هناك إبدأ بضرب بوق السياره
    İşaret vermek için boru çalındı ve saldırıya geçtik. Konuşmadık. Müzakerede bulunmadık. Open Subtitles ضربة بوق واحدة وهجمنا لم نتكلم أو نتفاوض
    Bir New Yorklu'ya Trump'ı hiç duydun mu demek gibi bir şey bu. Open Subtitles لا أظن أن أحد سكان نيويورك لم يسمع عنه بوق دونيد؟
    Ne diye borazan istiyor ki bunlar? Open Subtitles مالذى يوجد فى العالم يحتاجون بوق من أجله ؟
    Bu trampet sesini yemek olarak algılasın diye eğitilmiş bir kedi. TED هذا قط تم تدريبه للاستجابة إلى بوق من أجل الطعام.
    Kâhya iş borusunu istediği kadar çalabilir ama artık köle değiliz. Open Subtitles المشرف يمكنه نفخ بوق العمل كما يريد، ولكننا لسنا عبيد بعد الآن.
    (Müzik) Şimdi, tam olarak yapılması gerekeni yapmayan bir trompetçi var. TED (موسيقى) والآن سيقوم عازف بوق بالعزف ليس كما يجب
    Ben bir trompetçiyim. Open Subtitles أنا لاعب بوق.
    Biz bir boynuz kullandık. Dindar törenlerin iç. Open Subtitles وهو بوق يستخدم في الطقوس الدينية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus