Al. Biraz para. Bunu almanı istiyorum. | Open Subtitles | تفضلي بعض المال , أريد منك أن تأخذيه , اتصلي بأميرك |
Bu senin. Bunu sana verdim ve tekrar almanı istiyorum. | Open Subtitles | هذا لكي لقد أعطيته لكي وأريدكي أن تأخذيه. |
Onu senin almanı istiyorum. Sen güzel şeyleri hak ediyorsun. | Open Subtitles | أريدكِ أن تأخذيه أنتِ تستحقين أشياءاً جميلة |
O sadece bir rüyaydı. Bu kadar ciddiye alma. | Open Subtitles | كان مجرد حلم لا تأخذيه على محمل الجد |
Müzik setini götürdüğün yere götürme. Bir haftadır onlarda. | Open Subtitles | لا تأخذيه حيثما أخذتي جهاز التسجيل فلايزال عندهم منذ أسبوع |
Geçmişte Jiro'yu görmek istediğim zaman, alıp memleketine götürürüm. | Open Subtitles | عندما أراك ف الماضى تأكدِ أن تأخذيه إلى البلدة الأم |
Görünüşe göre ikimiz de burada istenmiyoruz. Çocuğu eve götür avcı. | Open Subtitles | يبدو أن كلا الشابين ليسا مرحبان بهما يجب أن تأخذيه إلي البيت يا مبيدة |
Ama şimdi yalnızsın. Onu benden almana asla izin vermeyeceğim. | Open Subtitles | لكن بما أنك الآن وحيدة، سأحرص أن لا تأخذيه منّي أبداً. |
Bunu onun evinde buldum. Senin almanı isterdi. | Open Subtitles | وجدت هذا بشقتها، كانت لتودّكِ أنّ تأخذيه. |
Tabiî ki öyle. Sadece senin almanı istemiyorum. | Open Subtitles | بالبطع، ولكن لا أريدكِ أن تأخذيه |
Bunlar sana ve kardeşine ait. Onları almanı istiyorum. | Open Subtitles | هذايخصكِأنتِوأختكِ، أودكِ أن تأخذيه. |
Gittiğimde, bunu almanı istiyorum. | Open Subtitles | وعندما أموت، أريدكِ أن تأخذيه. |
almanı istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تأخذيه |
Sana almanı söyledim. | Open Subtitles | قلت لك أن تأخذيه. |
Benim işim öğretmek. Bunu kişisel alma. | Open Subtitles | عملي هو تعليمك ولا تأخذيه شخصياً |
Lütfen onu benden alma. | Open Subtitles | ارجوكِ لا تأخذيه بعيدا عني |
Onu götürme. | Open Subtitles | لا تأخذيه بعيدا |
Akşam buradan çıktığında yanına alıp,sadece senin bildiğin güvenli bir yere saklamanı istiyorum. | Open Subtitles | اريدك ان تأخذيه قبل مغادرتك من هنا وضعيها بمكان آخر فقط تعرفينهم مكان آمـن. |
Bunu istediğim için üzgünüm ama, lütfen onu da yanında götür. | Open Subtitles | أسف لكن, هل يمكن أن تأخذيه معك؟ |
Bu Aleister için. Bunu benden almana müsaade etmem. | Open Subtitles | انه من اجل اليستر.لن ادعك تأخذيه مني |
Hayatını alamazsın, o bana ait. | Open Subtitles | الشيء الذي ليس لك ، كيف يمكنك أن تأخذيه |
Onu yarın okula yanında götürmelisin. | Open Subtitles | ربما يجب فقط أن تأخذيه معكى إلى المدرسه غدا |
Hayır, şimdi değil, onu okula götürmüyorsun. | Open Subtitles | كلا، ليس الآن، وأحذري أن تأخذيه إلى المدرسة |