"تأكيداً" - Traduction Arabe en Turc

    • teyit
        
    • doğrulama
        
    • güvence
        
    • doğrulanmasını
        
    • onay
        
    • Onayımız
        
    • doğrulatmak
        
    Çarşamba, saat 19:00'ı teyit etmek için yazılmış. Open Subtitles أرسل تأكيداً على موعد السابعة من مساء الأربعاء
    O araçta yiyecek olduğunu teyit etmeni istiyorum. Open Subtitles أيها العريف , أريد تأكيداً بأنه يوجد طعام داخل تلك العربة
    Daha yeni bir süredir şüphelendiğimiz bir konuda doğrulama geldi. Open Subtitles لقد أستلمنا تواً تأكيداً لشىء شككنا فيه لفترة
    Savunma Bakanlığı uydusundan yerde bir parlama olduğuna dair doğrulama aldım. Open Subtitles لقد تلقيت تأكيداً بوجود أضواء على الأرض من القمر الصناعي التابع لوزارة الدفاع
    Ama bana küçük bir parça güvence verdiler. Ben de ona sımsıkı tutundum. TED ولكنهم قدموا لي تأكيداً صغيراً، وأمسكت به؛
    Jack, az önce durumun doğrulanmasını aldık. Open Subtitles جاك , لقد تلقينا للتو تأكيداً للوضع هناك
    Başkan ile konuşmadan görüntülü bir onay almak istiyorum. Open Subtitles أريد تأكيداً مرئياً قبل أن أتحدث إلى الرئيس
    Sanırım beklediğiniz kimlik Onayımız geldi. Open Subtitles أعتقد أنّ هذا سيكون تأكيداً الذي كنت تبحث عنه يا شريف
    Bir haber aldığını ve doğrulatmak istediğini söyle. Open Subtitles أخبره بأنك سمعت تقريراً وتريد تأكيداً
    Önceden sadece söylenti niteliğinde olan bir şey teyit edildi. Open Subtitles لقد تلقيت للتو تأكيداً من ما كان سابقاً مجرد إشاعة شهادات
    Patlamanın içeriden gerçekleştiği teyit edildi. Open Subtitles لقد تلقينا تأكيداً ثابتاً بأن الانفجار جاء من الداخل.
    Ben, çıktığım her kıza 30 dakika kala benden teyit telefonu almadan harekete geçmemesini öğütlerim. Open Subtitles أخبر أي فتاه أخرج معها أننا لن نخرج... حتى تتلقى تأكيداً مني قبل 30 دقيقة من الموعد.
    Sana dokunmam için teyit vermen lazım. Open Subtitles أريد تأكيداً بأنني أستطيع أن المسكِ
    Sahadan doğrulama aldık. Kızınız on dakika önce kurşun yarasından hayatını kaybetti. Open Subtitles تلقينا تأكيداً من الميدان أنّ إبنتك توفيت قبل 10 دقائق جراء إصابة بطلق ناري.
    Hâlbuki 25 Temmuz 2010, Oslo'da bir basın toplantısında doğrulama, dolaylı bir şekilde Başbakan Jens Stoltenberg'dan geldi. Open Subtitles جاء تأكيداً غير مباشر ولكن من رئيس الوزراء جينس ستولتنبرغ ... فى مؤتمر صحفى فى أوسلو فى 25 يونيو 2010.
    Bunu televizyonda söylemeden önce doğrulama isterim! Open Subtitles سأود تأكيداً لذلك قبل أنأقولهاعلىالتلفاز!
    Emin ellerde olduğuna dair güvence istedin. Değil mi? Open Subtitles هل أردتما تأكيداً بوجوده في منزل جيد، صحيح؟
    Bundan daha iyi bir güvence mi istiyorsun gerçekten? Open Subtitles أتريد شيئاً أكثر تأكيداً من هذا ؟
    Bu sürede çekildiğinizi görmek için üç saat içinde, savaş gemilerinin çekildiğinin .uydu görüntüleriyle doğrulanmasını istiyoruz. Open Subtitles وحتى نصل لهذا الوقت نطلب تأكيداً بالقمر الصناعي خلال ثلاثة ساعات بأن أسطول حاملات الطائرات يقوم بالانسحاب الكامل
    Jack, az önce durumun doğrulanmasını aldık. Open Subtitles جاك) لقد تلقينا الان تأكيداً) للموقف
    Düşmanlarım ölmemi istiyorlar. Siz de onay vermemi istiyorsunuz. Open Subtitles أعدائي يريدونني ميتاً، أنت تطلبين مني أن أمنحهم تأكيداً.
    Onayımız geldi gibi. Open Subtitles هذا يبدو تأكيداً.
    Leo, az önce yerel bir TV kanalından Said'in ölümünü doğrulatmak isteyen bir telefon aldık. Open Subtitles لقد تلقينا استفساراً للتو من محطة تلفاز محلية يا (ليو) يُريدونَ تأكيداً على موتِ (سعيد)

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus