"تاريخ ″" - Traduction Arabe en Turc

    • Tarih
        
    Eğer herkes onları görseydi, Tarih savaşın katliamı olmadan süre gelirdi. Open Subtitles لو رآها الجميع سيكون هناك تاريخ خالي من الجرائم أو الحروب
    Bir savcı için Tarih bilinçli bir suçludan daha iyisi yoktur. Open Subtitles لا يوجد شئ أسهل للمدعى من مجرم ذو تاريخ ملئ بالإجرام
    İlk defa, hayatımın ne zaman sonlanacağına dair kesin bir Tarih belirmişti. Open Subtitles العــديد مــن الأمـــور تشغـــل بالكِ لأول مـــرهـ حيــاتكِ يكون لهــا تاريخ إنتهـــاء
    İşte bu okulun sevgisini Sağlayan, Sevginin Tarih içinde saklı olmasıdır Open Subtitles لها تاريخ طويل , كبار السن والعمر , وأعمق في الحب.
    Bu yüzden de birkaç ay önce devlet üniversitesinden Tarih dersi almaya başladım. Open Subtitles لذا منذ عدة أشهر مضت، بدئت في أخذ دروس تاريخ في كلية المجتمع
    - Tarih dersi havamda değilim. Sadede gelir misiniz Bay Teller? Open Subtitles لست في مزاج درس تاريخ لماذا لا تدخل في الموضوع ؟
    Iyi, ben bizim Tarih gece hakkında unutmayın emin olmak istedim. Open Subtitles حسنا، أردت التأكد من أنك لا ننسى لدينا تاريخ هذه الليلة.
    Bir kaç dakika içinde Tarih sınavım var, ve okulu bitiremezsem, Open Subtitles لدي امتحان تاريخ بعد قليل وان لم احصل على درجه عاليه
    Tamam, dinle, buraya senden Tarih dersi almaya gelemedim, tamam mı? Open Subtitles حسناً, أنظر لم أأتي إلى هنا من أجل حصّة تاريخ, حسناً؟
    Ve burası Detriot havaalanı, Tarih 19 Haziran 2002. TED وهذا هو مطار ديترويت في تاريخ 19 يونيو، 2002
    John emekli bir Tarih profesörü, kendisi Virginia'lı. TED جون هو استاذ تاريخ متقاعد من ولاية فرجينيا.
    TB: Tarih dersinde çikolatanın tarihi hakkında konuşuyoruz ve böylece tüm bir konuyu işleyebiliyoruz. TED تيموثي بيكر: أما حصص التاريخ فنتحدث فيها عن تاريخ الشوكولاتة كي نستطيع ربطه بأحد موضوعات التاريخ.
    Gecenin bir yarısında kalkıp bir Tarih kitabından bir savaşın tarihine bakmanıza şaşırmamak gerek. TED لا عجب في أنك تستيقظ في منتصف الليل لتبحث عن تاريخ معركة شهيرة في كتاب عن الحرب.
    Şu anda, bu odada, muhtemelen Tarih öncesi dönem kayıtlarından çok daha fazla şey kaydedilmiştir. TED في هذه الغرفة, الآن, لقد سجلنا على الأرجح أكثر من كل تاريخ البشر في العصور القديمة تقريباً.
    Ama bu Hristiyanlıkta olan çok özel ve istisnai bir Tarih, yani her yerde her şey böyle bir listeye konuyor değildi. TED هذا تاريخ محدد جدا للمسيحية، اذ لم يسبق أن تم وضع أي شيء على هذا النوع من القوائم كالمسيحية.
    Atalarımız, kayıtlı Tarih boyunca gökyüzüne baktılar ve varlığımızın doğasını düşündüler. TED وأجدادنا، لطالما كان هناك تاريخ مسجل، قد نظروا إلى السماء وتأملوا حقيقية وجودنا.
    Geoffrey'nin uğraştığı şeyin Tarih olduğunu söylemek cömertlik olur. TED إن مصطلح تاريخ يعتبر مبالغًا بالنسبة لسجل جيفري.
    Yine de Tarih sadece Romalı erkeklerden ibaret olamaz. O halde hikayemize devam ediyoruz. TED ومع ذلك، فإننا لا يمكن أن يكون لدينا تاريخ الرجال الرومان فقط، لذلك نمضي هنا.
    Ama biz elimizde sadece bir Tarih var ve o da şu anda sahip olduğumuz. TED ولكن لديناا تاريخ واحد فقط، وهو التاريخ الذي بين أيدينا.
    Olaylara Tarih merceğinden bakmak bu çekişme sürecinde gördüklerimizi daha iyi yorumlamada bize yardımcı olacaktır. TED ومن منطلق ما نراه في هذه المنافسة، من المفيد تحديد موقع لها في أكبر خارطة تاريخ.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus