Bir taksi kullanmayı mı yeğlersin yoksa kıyafet tasarlamayı mı? | Open Subtitles | فهل تفضلى أن تصبحى سائقة تاكسى أم مصممة أزياء ؟ |
taksi ile Bijou sinemasına gidiyor, biz de takipteyiz. | Open Subtitles | و متجه الى سينما بيجو فى تاكسى ونحن نتابعه |
Niagara'ya gidiyoruz. Bir taksi çağır hayatım. | Open Subtitles | . نحن ذاهبون لشلالات نياجرا . إستدع لى تاكسى يا عزيزى |
Aniden fırladın, bir taksiye bindin, buraya geldin ve suya atladın! | Open Subtitles | خرجت مسرعاً وقفزت فى تاكسى جئت إلى هنا وقفزت فى الماء |
İyi gözükmüyorsun. Sana yardım edeyim. Öyleyse bir taksi ayarla, seni ahmak goril! | Open Subtitles | انت لست فى حالة جيدة, ويجب ان اساعدك اذن,احصل لى على تاكسى |
Bir taksi şoförü araba çağırıp çağırmadığımı sormuştu. | Open Subtitles | وجاء سائق تاكسى وسألنى ان كنت قد طلبت سيارة |
Ben onu önden istasyona gönderdim. Ve şimdi kapıda bir taksi bekliyor. | Open Subtitles | بعثت بها رأسا اٍلى المحطة و هناك تاكسى منتظر بالخارج |
yataktan banyoya gidebilmek için taksi çağırmak isterim. | Open Subtitles | لدرجة اننى قد انادى تاكسى لينقلنى من غرفة نومى الى الحمام |
taksi olsun da, tek California'ya hazırlıksız gitmemeliyiz. | Open Subtitles | ليس اعتراضى على على استئجار تاكسى ولكن على الذهاب الى كاليفورنيا دون استعداد. ان هذا سيسبب لنا مشاكل. |
taksi olsun da, tek California'ya hazırlıksız gitmemeliyiz. | Open Subtitles | ليس اعتراضى على على استئجار تاكسى ولكن على الذهاب الى كاليفورنيا دون استعداد. ان هذا سيسبب لنا مشاكل. |
Düm gece 22:00 sıralarında ticari taksi ile gelmiş. | Open Subtitles | لقد وصلت ليلة امس الساعة 10 مستقلة تاكسى |
taksi isteyen her kimse, ön bankoya gelsin. | Open Subtitles | أيا كان من طلب تاكسى عليه أن ياتى لغرفة الاستقبال |
Bir dahaki sefere öleceğin zaman, taksi çağır. | Open Subtitles | ومن يبالى بهذا الهراء , المره القادمه عندما تحتضر فى البرارى , فعليك ان توقف تاكسى |
Bagajların kaybolur, hava kötüdür taksi şoförleri adamı kazıklar. | Open Subtitles | ممكن ان تفقد حقائبك او طقس سئ سائقين تاكسى غير أمنين |
Garsonluk veya taksi şoförlüğü yaparım. Bilemiyorum. | Open Subtitles | أنا سأعمل نادلاً أو أقود تاكسى أو أيَّ شىء |
"Neden bir taksiye atlayıp Central Park'a gitmiyor ve kendini göle atmıyorsun?" | Open Subtitles | لماذا لا تستقل تاكسى .. وتذهب إلى سنترال بارك .. وتقفز فى البحيرة |
Kentin uzağında bulunan gösterişsiz bir otele gitmek üzere bir taksiye biner. | Open Subtitles | واستقلت تاكسى الى فندق صغير فى منطقة معزولة بعيدة عن المدينة |
Merhaba Julie, ben Lucille. Senden bir iyilik isteyeceğim. Bir taksiye atla ve buraya gel. | Open Subtitles | أنا لوسيل، استقلى تاكسى لهنا، وسأدفع أنا الاجرة |
Kendisi taksici. Beni metroya bıraktı. | Open Subtitles | انه سائق تاكسى, وقد قادنى الى مترو الأنفاق |
Ayrıca insanların limuzinlerle geldiği bir yere senin taksiyle gelmen de pek işe yaramadı. | Open Subtitles | بالطبع لم يساعدهم فى كشفك أنهؤلاءالناسأتوافىليموزين.. وأنت ظهرت لهم فى تاكسى |
Tanrım, benim taksim var. | Open Subtitles | يا الهى، اننى املك تاكسى. |
Damalı bir taksiydi. | Open Subtitles | كان تاكسى بة مربعات. |