İyi görünmüyorsun. Güzel görünüyorsun, ama iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لا تبدين بخير أنتِ تبدين جميلة لكنكِ لستِ بخير |
Hala Pek iyi görünmüyorsun. Belki de Ağustos'ta gitmeliyiz. | Open Subtitles | لا زلت لا تبدين بخير ربما علينا الذهاب بعيداً في أغسطس |
Kaba görünmek istemem ama Pek iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا لا أقصد أن أبدو فظاً لكنكِ لا تبدين بخير. |
Çok iyi görünüyorsun. Senden bir daha haber alacağımı düşünmemiştim. | Open Subtitles | تبدين بخير حال، لم أظن أنني سأسمع خبراً عنكِ مجدداً |
Neyse, iyi görünüyorsun. Dahası, Harika görünüyorsun. | Open Subtitles | حسناَ تبدين بخير في حقيقة الأمر تبدين رائعة |
Sesin hiç iyi gelmiyordu ve hiç iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | حقاً لا تبدين بخير ومظهركِ لا يدل انكِ بخير |
Çünkü bugün evini kaybettin ve iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | لأنّك فقدتِ للتو منزلكِ اليوم ولا تبدين بخير. |
İyi görünmüyorsun tatlım. Oysa daha iyi hissettiğini söylemiştin. | Open Subtitles | لا تبدين بخير لقد قلتِ أنكِ تحسَّنتِ |
12 saatlik uykudan sonra Pek iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | بعد 12 ساعة نوم , لا تبدين بخير. |
- Ben iyi hissediyorum - Ama iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | ـ أشعر أنني بخير ـ لكنك لا تبدين بخير |
Tamam, peki, ama iyi görünmüyorsun. | Open Subtitles | حسنا , حسنا , أتعلمين , لا تبدين بخير |
Arkadaşlarını arkadan bıçaklamış birine göre gayet iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين بخير علي ان تكوني شخص طعن للتو بسكين .ظهر كل صديق لديها |
Ama buradasın ve dış görünüşün dışında iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | لكنّك معنا الآن، وبغض النظر عما هو واضح، فأنت تبدين بخير. |
Apandistin olmadan iyi görünüyorsun. | Open Subtitles | تبدين بخير بدون المحاليل هذا يلائمكِ |
- İyi görünüyorsun! - Görünmemeliyim. | Open Subtitles | تبدين بخير - لا ينبغي علي أن أكون كذلك - |
- Hey, Anne. Çok iyi görünüyorsun. - Teşekkürler. | Open Subtitles | مرحباً أمي، تبدين بخير - شكراً لكم - لقد قيل بأن أكثر شيء محزن سيواجهه الرجل يوماً |
- İyi görünüyorsun zaten. Ne demiştim? | Open Subtitles | حسناً ، أنتِ تبدين بخير - لقد أخبرتك بذلك - |
Gerçekten iyi gözükmüyorsun. | Open Subtitles | هل تعلمين أنت لا تبدين بخير .. |
İyi görünüyor. İyi görünüyorsun tatlım. | Open Subtitles | إنها تبدو بخير أنت تبدين بخير يا عزيزتى |
Şef, İyi görünüyorsunuz. Muhtemelen merak ediyorsunuz ki... | Open Subtitles | الرئيسة تبدين بخير ربما اتساءل.. |
- Bir şeyin yok. | Open Subtitles | تبدين بخير. |
Az önceye kadar acıdan kıvranan nefes dahi alamayan sen, şu an gayet iyi gözüküyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تبدين بخير بطريقة مُروعة الآن، بالنسبة لشخص كان لم يستطع أن يتنفس من شدة الألم |