Güzel ama havlunun üstüne oturmanı istiyorum. Böylece deri koltuklarımın üstüne ıslak bir popo izi çıkmamış olur. | Open Subtitles | أريدك أن تجلس عليها لكي لا تبلل المقاعد الجلدية بمؤخرتك |
Evet, birileri onu korkudan altına etmediğin sürece doğruyu söylemeyeceğine ikna etmiş. | Open Subtitles | حسناً، شخص ما أقنعه بأنك لن تقول الحقيقة إلا إذا كنت تبلل نفسك |
Ayakkabılarım ve tüm her şeyim ıslandı. Muhtemelen nezle olurum. | Open Subtitles | الآن لقد تبلل حذائى و كل شئ على الأرجح سوف أصاب بالبرد |
İyi. Yaşlılar için yerleri ıslatıyorsun. | Open Subtitles | جيّد أنت تبلل الأرضية من أجل كبار السن |
Elbiselerim yatağı ıslatıyor, ben ıslatmıyorum. | Open Subtitles | ملابسي هي التي تبلل السرير أنا لا أبلل السرير |
Ayrıca bana savaştan döndüğünde yatağını daha fazla ıslattığını söyledi ve kahkahalarla güldü. | Open Subtitles | هو لم يقل لي أنك رجعت من الحرب تبلل فراشك، وهو يضحك وقتها |
Dostum, sabahtan beri buradayız. En azından kafamdaki süngeri yeniden ıslatır mısın? | Open Subtitles | نحن هنا طوال النهار هلاّ تبلل إسفنجة رأسي ثانية على الأقل |
Ve önceki geceden beri seni takip eden adamım onu çıkartayım derken sırılsıklam olmuş. | Open Subtitles | ورجلي، من كان يتبعكِ من قبل هذه الليلة، تبلل كثراً حين كان يُخرجه. |
Dolu değil, barut da ıslak. | Open Subtitles | ليس معمراً قد تبلل |
Dolu değil, barut da ıslak. | Open Subtitles | ليس معمراً قد تبلل |
Senin yumurtalarını altına yapana kadar sıkacağım. Oyun nerede oynanıyor? | Open Subtitles | سأمسكك حتى تبلل بنطالك أو تخبرني أين المباراة الملعونة |
Burada altına ediyorsun. Git futbol oyna. | Open Subtitles | نعم, أنت تبلل نفسك هنا إذهب كرة القدم مسرحية |
Hemen söndü. Beth Shalom Sinagogundan gelenler korktu ve ıslandı. | Open Subtitles | فيما تبلل وأرتعب الجميع القادمون من معبد شالوم |
Mendil lazım bana. Bu ıslandı. | Open Subtitles | أريد منديلاً، فقد تبلل هذا المنديل |
Çok konuşma. Hâlâ yatağını ıslatıyorsun. | Open Subtitles | اصمت، أنت لازلت تبلل فراشك. |
-Hiç bir şey yapmıyorum. -Yatağı ıslatıyorsun. | Open Subtitles | أنا لا أفعل شيئاً - أنت تبلل السرير - |
Elbiselerim yatağı ıslatıyor, ben ıslatmıyorum. | Open Subtitles | ملابسي هي التي تبلل السرير أنا لا أبلل السرير |
Sakın bana bu aptal bebeğin altını ıslattığını söyleme. | Open Subtitles | لا تقولي أن شماكي هو واحد من تلك الدمى التي تبلل سراويلها. |
yoksa sadece saçlarını ıslatır da temizmiş gibi mi görünmeye çalışır? | Open Subtitles | أو أنها تبلل شعرها وتتظاهر بأنها نظيفة ؟ |
- Pantolonunuz sırılsıklam! - Islak pantolonla duramaz. | Open Subtitles | لقد تبلل بنطالك- لا يمكننا تركك ببنطال مبلل... |
Sakın altını ıslatma. Hemen arkanda duruyorum. | Open Subtitles | لا تبلل نفسك إني خلفك تماماً |
-Ağzını ıslatacak mısın? | Open Subtitles | هل تريد أن تبلل فمك ؟ |
"Cinleri ıslatmayın." | Open Subtitles | "لا تبلل الأشباح" |
Sen yedi yaşına kadar yatağınımı ıslatıyordun? | Open Subtitles | كنت تبلل سريرك حتى أصبحت في السابعة ؟ |