"تتحوّل" - Traduction Arabe en Turc

    • dönüşebilir
        
    • haline
        
    • Dönüşmeyi
        
    • dönüşmesini
        
    • dönüşüyorsun
        
    • dönüşebilirsin
        
    • dönüşür
        
    Toz topları, yıldırım gibi enerjik bir olayla katı kayalara dönüşebilir. Open Subtitles بوسع كرات الغبار أن تتحوّل لصخورٍ صلبة بحدثٍ مفعمٍ بالطاقة .. مثل البرق
    Senin durumundayken göz önüne çıkmak çabucak bir sorguya dönüşebilir. Open Subtitles في وضعك هذا، قد تتحوّل تلك الأضواء إلى مصباح غرفة استجواب في لمح البصر
    Daha sonra da larvalar derinin içinde yuva yaparak kan dolaşımına giriyor ve olgunlaşmış bir kurt haline geliyor. Open Subtitles و تقوم بعدها اليرقات بحفر ثقوب في الجلد و تتحوّل إلى دودة كاملة النمو حالما تدخل لمجرى الدم
    Dönüşmeyi reddetti. Open Subtitles رفضت أن تتحوّل
    Okyanustan geçen rüzgârlar, dalgacıkların dalgalara dönüşmesini sağlayarak yüzeye yakın taneciklere ivme kazandırır. TED إنّ هبوب الرياح عبر المحيط يحفّز جزيئات الماء لتتسارع قرب السطح، مما يؤدّي إلى تشكّل تناوبات تتحوّل إلى موجات.
    - Zavallı bir suçluya dönüşüyorsun. Open Subtitles أنَت تتحوّل لكي تكون مُجرِم.
    Uyum sağlamaya ve öğrenmeye hazırsan başka bir şeye dönüşebilirsin. Open Subtitles فإن كنت مستعدًا للتكيُّف والتعلُّم فلسوف تتحوّل ماهيتك
    Yani bunun anlamı karaciğere uygularsanız karaciğer gibi görünen bir şeye dönüşür, derinize uygularsanız, derinize benzer bir şeye dönüşür. TED هذا يعني أنّه بوضعها على الكبد، تتحول إلى شيء يشبه الكبد، وإذا وضعت على الجلد، تتحوّل إلى شيء يبدو مثل الجلد.
    Ümit veren fırsatlar birden hayal kırıklığına dönüşebilir. Open Subtitles الفرص الواعدة قد تتحوّل سريعًا إلى خيبة أمل
    Ama Neşe aynı zamanda saplantıya dönüşebilir, Kay için hakikaten zararlı olabilir, tıpkı erkek arkadaşının takıntıya dönüşmeye başladığında olduğu gibi. TED ولكن قد تتحوّل السعادة أيضًا إلى هَوَسٍ وتُصبح بالفعل مؤذيةً لـ"كاي"، مثلما حدَث عندما أصبحت مهووسةً بحبيبها.
    Beklenmeyen şeyler, harika şeylere dönüşebilir. Benimkinin adını Jamie koydum. Open Subtitles أمورا غير متوقعة تتحوّل لأمور مبهجة
    Çin'i demokratik bir ülke haline getirelim. Open Subtitles الصين يجب أن تتحوّل إلى جمهورية
    Uluslararası bir mesele haline gelmesini istemiyoruz. Open Subtitles لا نريدها أن تتحوّل لحادثة عالمية
    Toplumda spekülasyonlar gerçek haline gelebilir. Open Subtitles (تشارلي).. الشكوك في مجالنا تتحوّل بطريقةٍ ما إلى حقيقة ..
    Dönüşmeyi reddetti. Open Subtitles رفضت أن تتحوّل
    İlişkimizin bir işe dönüşmesini istemiyoruz. Open Subtitles نحن لا نـُريد أن تتحوّل علاقتنا إلى وظيفة
    Ben... Bir parti bimbosuna dönüşmesini hiç istemiyorum. Open Subtitles لا أريدها أن تتحوّل إلى فتاة حفلاتٍ ماجنة.
    Ciddi ciddi bir polise dönüşüyorsun? Open Subtitles -أنت تتحوّل حقاً إلى شرطي
    Tahtaya dönüşüyorsun Pinokyo. Open Subtitles أنتَ تتحوّل إلى خشب (بينوكيو).
    Bir şey onu dizginliyor ama her an dönüşebilirsin. Open Subtitles ثمّة شيء يعوّقها، لكنّك قد تتحوّل بأيّة لحظة.
    Birkaç hafta içinde Kısa Ot Vadisi kahverengiye dönüşür. Open Subtitles بغضون أسابيع، تتحوّل سهول العشب القصير إلى اللون البني

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus