"تتكلم عن" - Traduction Arabe en Turc

• bahsediyorsun
• bahsediyor
• söz
• bahsediyorsunuz
• bahsetme
• hakkında konuşma
• hakkında konuşuyorsun
• ilgili
• konuşmak
• bahseder
• bahsederken
• hakkında konuşuyordu
• konuşmaya
• bahsetmek
• bahsetmeye

Şimdi ise arkamdan soruşturmalar yapıyorsun, sana karşı kurulan bir komplodan bahsediyorsun.
و الان تترك التحقيقات كلها لى تتكلم عن بعض المشاكل عندك أقصد

Bir daha asla sahip olamayacağım şeylerden bahsediyorsun.
تتكلم عن أشياء لا يمكنني أبدا إمتلاكها ثانية.

Diğeriyse anlam veremediğim şeylerden bahsediyor.
والأخرى تتكلم عن أشياء يبدو أنني لا أفهمها

İncil'de Kutsal Sandığın geniş bölgeleri yakıp yıkmasından söz edilir.
التوراةُ تتكلم عن السفينة التي تُسوّي الجبال وتُخرّبُ كامل المناطق

Adaletten bahsediyorsunuz, ama yardımınıza en çok muhtaç olanlara karşı zalimsiniz.
انت تتكلم عن العدالة بينما تقسو علي من هم في امس الحاجة لعونك

Yani bana basitlik konusundan bahsetme; çünkü bütün bunlar o kavrama çok uzak.
لا تتكلم عن البساطة , لان كل الامر لا يمكن ان يكون مختلف عن هذا

Sanki sen icat etmişsin gibi ay hakkında konuşma.
لا تتكلم عن القمر كما لو كنت أنت من اخترعه

Kefaret cezasından bahsediyorsun sonra da kapıdan bunu gönderiyorsun.
تتكلم عن التكفير ثم ترسله لى فى التو عبر الباب

İki günlük harçlığı bile olmayacak kadar para için birini öldüren bir adamdan bahsediyorsun.
تتكلم عن رجل قد يقتل لصاً بسبب مبلغ من المال لن يكفيه ليومين

Sürekli karından bahsediyorsun!
انك تتكلم عن زوجتك منذ قديم الازل علي قدر ما اتذكر

Kimliğimi tekrar tanımlamaktan bahsediyorsun. Hala kendim olabileceğim konusunda garanti istiyorum.
انت تتكلم عن إعادة تعريف هويتي اريد ضماناً انني ما زلت انا نفسي

Fidye... o fidyeden bahsediyor, domuz.
الفدية.. إنها تتكلم عن الفدية أيها القذر.

O geçmişten bahsediyor, sen geleceği düşünüyorsun.
انها تتكلم عن الماضى و أنت تفكر فى المستقبل..

Bana ihanetten söz etme. O tekliften bana bahsetmen gerekirdi!
لا تتكلم عن الخيانة كان يجب أن تُخبرني بهذا العرض

Tamam. Başka bir erkeği kucaklarken penisinden bahsetme.
لا تتكلم عن قضيبك بينما تعانق رجل آخر

Geçmiş hakkında konuşma. Gerçekler hakkında konuşalım.
لا تتكلم عن الماضي ودعنا نعود الى الحقائق

çamaşırcı gibi konuşma herzaman polyester hakkında konuşuyorsun.
لا تتحدث مثل غسال، دائماً تتكلم عن البوليستر

İsa Mesih'in kurtarıcınız olmasıyla ilgili kitaplara bir göz atın.
تصفحوا الكتب المتوفرة التي تتكلم عن المسيح و كونه منقذكم

Gitmeden önce konuşmak istediğin bir şey var mı? Hayır, ben iyiyim.
تود ان تتكلم عن اى شىء قبل ان ارحل لا انا بخير

Şimdi kızım lisede ama hala kemanı ne kadar çok sevdiğinden bahseder.
الآن هي تدرس في المرحلة الثانوية ولا تزال تتكلم عن مقدار حبها لهذا الصف

Sen pembe külotlardan bahsederken, hikâyen boka dönüyor!
حينما كنت تتكلم عن السراويل الزهرية مزق قصتك تماماً

Evet tabi ki konuşur. Daha önce coğrafya hakkında konuşuyordu..
ياه بالطبع كانت فى الأول تتكلم عن الجغرافيا

Sırılsıklamdı ama anında yerel seçimlerle ilgili konuşmaya başladı.
وهي مبتلة كلياً، وأخذت تتكلم عن الانتخابات المحلية.

Ruhtan, maneviyattan ve varlığın kıymetinden bahsetmek dile kolay.
من السهل ان تتكلم عن الارواح و الحياه و الاساسيات

Onun İkinci Kira olması konusunda büyük ilerleme kaydettik. Neden aniden avcıdan bahsetmeye başladı?
على الرغم من كل ذلك الاستجواب الذي أحيط بـ كيرا الثاني، لماذا تتكلم عن مطارديها..