Bak, hastaneye gitmeye çalışıyorum, biraz hızlanırsan benim yerime idare edebilirsin. | Open Subtitles | انظر, أنا أحاول الذهاب للمستشفى أريدك حالاً حتى تتولى مكانى |
Yarışmanın o konularıyla karım ilgileniyor. | Open Subtitles | 00 صباحًا حَسنًا، زوجتي تتولى تلك الجوانب من المسابقة |
Simba, sırtlanların krallığı ele geçirmesine izin verdi. | Open Subtitles | سيمبا لقد ترك الضباع تتولى الحكم في مملكة الأسود |
Sence bu işi polise bırakmamız gerekmiyor mu? | Open Subtitles | ألا تظنين أنّه يجب أن ندع الشرطة تتولى الأمر؟ |
Kresk, Scottie'yi birkaç günlüğüne başımdan almanı istiyorum. | Open Subtitles | كريسك اريد منك أن تتولى رعاية سكوتى لعدة ايام |
Küçük şirketler ve şahıslara verilen kredilere bakıyor ve yakında bir terfi alacak. Yani... | Open Subtitles | تتولى أمر قروض المشروعات الصغيرة والمنازل وهي على وشك الترقية |
- Güzel, Teddy, senin onla ilgilenmeni istemişti | Open Subtitles | هذا "جميل" بالنظر إلى رغبته في أن تتولى أنت رعايته |
Sorumluluk sende olduğunda işleri bildiğin yoldan yürütürsün. | Open Subtitles | حين تتولى القياده يمكنك تولى الإمور بما يناسبك |
Bu vakayı bir Alzheimer ilacı çalışması yaptığımız için alıyorsun. | Open Subtitles | انت تتولى هذه القضية لأننا نجري تجربة في المرحلة الثانية على دواء للزهايمر |
Sadece mahkemede tanıklık edeceğim. Sonrasını jüri halleder. - Bu duruma Hallie ne dedi? | Open Subtitles | سأشهد فقط و سأترك المحكمة تتولى الأمر حسناً , ما رأي هالي؟ |
Bırak bununla çağrı merkezi ilgilensin. | Open Subtitles | حسناً لندع الدوريات تتولى الأمر , مستعد ؟ |
Bak, hastaneye gitmeye çalışıyorum, biraz hızlanırsan benim yerime idare edebilirsin. | Open Subtitles | انظر, أنا أحاول الذهاب للمستشفى أريدك حالاً حتى تتولى مكانى |
Haftaya dönerim. İdare edebilir misin? | Open Subtitles | سوفأعودخلالأسبوع، هل تتولى الأمر بالنيابة عني ؟ |
Bir saat içinde bir tahkim sözleşmesini idare edebilir misin? | Open Subtitles | أيمكن أن تتولى جلسة الفصل في عقد خلال ساعة؟ |
Burası da Fiziksel Operasyonlar Bölümü. Fiziksel Operasyonlar Bölümü şirketin lojistik işleriyle mülkleriyle, ofisleriyle ilgileniyor. | Open Subtitles | هنا لدينا قسم العمليات الفيزيائية والتي تتولى العمليات السوقية، |
Normalde bu işlerle annen ilgileniyor ama bu konuda ekip toplantısı yapmamız gerektiğini kabul etti. | Open Subtitles | عادة تتولى أمك هذا الأمر، لكنها وافقت على إجرائنا لقاءً جماعياً لبحث الأمر. |
Yine de siz, babası olarak, bu meseleyi ele almak zorundasınız. Peki, tamam. | Open Subtitles | بما انك والدها فأنك يجب أن تتولى هذه المهمة |
Bütün bunlar Direniş gücü ele alınca sona erecek. | Open Subtitles | هذا سوف يتغير بعد أن تتولى المقاومة السلطة |
McConnell denen çocuk öldüğünde o işi sana teslim etmedim mi, Cade? | Open Subtitles | لقد تركتك تتولى الامور منذ موت الطفل اليس كذلك؟ كاين؟ - نعم |
Bir şeyden suçluysam, bu vakayı niye senin almanı isteyeyim? | Open Subtitles | لماذا طلبت منك أن تتولى القضية إذا كنتُ أنا مذنب في شيئاً؟ |
Hayatı emen kadınlara hangi departman bakıyor? | Open Subtitles | أيّ إدارة تتولى النساء اللاتي يستنزفن الحياة؟ |
Twitter'ımın bakımı ve hayranlarıma cevap verme işiyle senin ilgilenmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تتولى الرد في حسابي في تويتر" وقم برد التغريد للمعجبين" |
Tamam o zaman, konuşma işi sende, James Bond. | Open Subtitles | حسناً ، إذن أنت تتولى الحديث يا جيمس بوند |
Buradan sonra işi sen alıyorsun tamam mı? | Open Subtitles | لك أنت أن تتولى الأمر، أنت ورجالك |
Biz ona dolabı gösteririz sonrasını kafasındaki cinler halleder. | Open Subtitles | سنريه الخزانة فقط و نترك العفاريت في راسه تتولى الأمر |
Dinle, bırak da bununla polisler ilgilensin. | Open Subtitles | ألم يكن هناك طفل؟ اسمعي، دعي الشرطة تتولى هذا الأمر. |
Hastanenin başına geçtiğinizi duyduğumda çok heyecanlandım. | Open Subtitles | أنا سعيد على الاطلاق بأنك سوف تتولى رئاسة المعهد |