Burada içtiğim pislik için senin bana ödeme yapman lazım. | Open Subtitles | يجب أن تدفع لي لأشرب تلك القذارة التي تقدمها هنا |
Bu akordeon için bir gün bana ödeme yapabileceğini düşünüyorum. | Open Subtitles | ستكون قادرا على أن تدفع لي لهذا الأكورديون يوما ما |
bana ödeme yapardın. Hatırlatmak gerekirse, Kovulmak benim fikrim değildi. | Open Subtitles | لقد أعتدت أن تدفع لي إلا إذا كنت تتذكر فأن طردك لي فكرتي |
Sizin de bahsettiğiniz gibi, neyin halk için ciddi tehlike oluşturup oluşturmadığı bulmakta sağduyumu ve aklıselimliğimi kullanmam için bana para ödüyorsunuz. | Open Subtitles | بما أنك أوضحت أنك تدفع لي حتى أدرب قراراتي و أحكامي حتى أعرف ما هو ما يشكل تهديد للعامة و ما هو ليس كذلك |
- Pekala. bana para ödediğin için seninle lobide buluşacağım. | Open Subtitles | ساقابلك في البهو وذلك لانك تدفع لي ليس الا |
Önce taşınıp, yerleşirsin, ve sonra, bir iş bulup kira ödersin. | Open Subtitles | يمكنك أن تنتقل هناك و تهئ وضعيتك و بالنهاية يمكنك الحصول على وظيفة و أن تدفع لي إيجاراً |
Ben senin kablolarına 100 RS veriyorum, sen de yemek hasabını öde. | Open Subtitles | وأنت تدفع لي ثمن الطعام. أنت رجل يتمتع بروح الدعابة حقاً. |
Eğer burada çalışırsam, bana maaş vermen gerekmez ayrıca şu dev kaşlı korkunç garsonu da kovabilirsin. | Open Subtitles | اعني، إذا أنا قمت بالعمل هنا ليس عليك أن تدفع لي بالإضافة إلى أن يمكنك أن تطرد ذلك الساقي المخيف ذو الحاجبين الكثيفين |
Topraklarımızdan sızan petrolümüz var. Neresi olduğunu öğrenmek için bana ödeme yapar mısınız? | Open Subtitles | لدينا نفط وينضح عبر الأرض أترغب أن تدفع لي لمعرفة مكانه؟ |
İyi bir gelecek için bana ödeme yapmazsan onları alamazsın. | Open Subtitles | أنت لن تستطيع أن تأخذهم ما لم تدفع لي مبلغ كبير |
Benden çaldığın parayla bana ödeme yapmadığını nereden bileyim? | Open Subtitles | كيف أعرف أنك لا تدفع لي من مال سرقته مني ؟ |
Ya bana ödeme yapmanın bir yolunu bulun ya da kendinize başka bir avukat bulun. | Open Subtitles | أعثر على طريقة لكي تدفع لي أو أعثر على محامي آخر |
Problem şu ki eğer bunu ona izletirsem bana ödeme yapmayı kesecektir. | Open Subtitles | مُشكلتي هيَّ, إذا جعلتُها تُشاهد هذه المقاطع, لن تدفع لي بعدها. |
bana para ödediğin için seninle lobide buluşacağım. Çok teşekkür ederim. | Open Subtitles | ساقابلك في البهو وذلك لانك تدفع لي ليس الا |
Romanımı yazmam için bana para verdin diye sahibim oldun. | Open Subtitles | اللعنة عليك يادافيد تدفع لي لأكتب رواياتي , لذا فأنت تملكني |
Yanıldıysam düzelt, sanki bana para ödemekten kaçınır gibi bir halin var. | Open Subtitles | قل لي اني مخطئ انك تحاول ان تقول لي انك لم تدفع لي |
Bu ay kirayı ben öderim. Bana sonra ödersin. | Open Subtitles | سوف أدفع إيجار هذا الشهر يمكن أن تدفع لي لا حقاً |
Onu kurtarmam için para ödedin, konuşmasını dinlemem için değil. | Open Subtitles | أنت تدفع لي لإنقاذه، وليس للإستماع إلى حديثه. |
Bana o iş için para vermediğine göre ödeştik demektir. | Open Subtitles | بما أنك لم تدفع لي ثمن الحدوة, فأعتقد أننا متعادلان. |
Karşılığını depoma polis göndererek ödüyorsun. | Open Subtitles | وأنت تدفع لي العودة عن طريق إرسال القانون إلى مستودع بلدي. |
Sanırım bana ödemen adil olur değil mi? | Open Subtitles | أظن أنه من الصواب أن تدفع لي أليس كذلك؟ |
Bana olan borcunu ödemeni istemiyorum Ted. | Open Subtitles | لا أريدك أن تدفع لي يا (تيد). |
Devlet, düzeni sağlamam için bana para ödüyor. | Open Subtitles | تدفع لي محافظة المدينة للحفاظ على القانون |