Yada neyi istemediğini bilip neyi istediğiniz konusunda odaklanmak gibi | Open Subtitles | أو قرار أن تركّز على الأشياء المشتركة لا على الفروق |
- Kendinden başka bir şeye iki dakikadan fazla odaklanmak olsa bile mi? | Open Subtitles | حتى لو كان الأمر هو أنت تركّز على شخص ما غير نفسك لأكثر من دقيقتين؟ |
Bire bir mücadeleye odaklanmanı sağlayarak etrafındaki şeylerin farkına varamamandan emin olmak için. | Open Subtitles | لأجعلك تركّز على قتال رجل لرجل، حتّى تفقد الإدراك بالمجال المحيط. |
Kendi projene odaklanmanı istiyoruz. | Open Subtitles | نحتاج منك أن تركّز على مشروعِك |
Perdeye odaklanmaya çalıştıkça, oturduğun yerden öne doğru ilerlemeye başlıyorsun. | Open Subtitles | كما تركّز على الشاشة، تبدأ بإنجراف أقرب إليه في كرسيك. |
Siz onun o gece hastanede gördüğünüz adam olup olmadığına odaklanmaya ne dersiniz, Bay Perry? | Open Subtitles | ما رأيك في أن تركّز على إن كان هو الرجل الذي شاهدنه بالمشفى القديم -تلك الليلة أم لا، سيّد (بيري)؟ |
Gerçekten de işletme yöneticiliğine odaklanman gerekiyor. | Open Subtitles | "أنت حقاً يجب أن تركّز على "الإدارة الوسطى |
Yapılacak en iyi işin mesleğine odaklanmak, hobi edinmek, toplumsal etkinliklere katılmak olduğunu gördüm. | Open Subtitles | وجدت أن أفضل شيء هو أن تركّز على مهنتك تحصل على هواية، تشارك وتندمج في النشاطات الإجتماعية وفي نهاية اليوم، إن بقية لديك طاقة |
Bak, Rodriguez, strikes out atışlarına odaklanmanı istiyorum, tamam mı? | Open Subtitles | انظر، (رودريجز)، أريدك أنْ تركّز على رمي الكُـرّات، اتفقنـا؟ |
Söylediklerime odaklanmanı istiyorum. | Open Subtitles | "أريدك أن تركّز على ما أقول" |
Siz onun o gece hastanede gördüğünüz adam olup olmadığına odaklanmaya ne dersiniz, Bay Perry. | Open Subtitles | ما رأيك في أن تركّز على إن كان هو الرجل الذي شاهدنه بالمشفى القديم، سيّد (بيري)؟ |
Endişem, kendininkinden kaçmak için başkasının acısına odaklanman. | Open Subtitles | أنا... أنافقطقلقة بأنّك تركّز على ألم شخص آخر |