"تشتعل" - Traduction Arabe en Turc

    • yanıyor
        
    • alev
        
    • ateş
        
    • yanar
        
    • yangın
        
    • yanıyordu
        
    • ateşe
        
    • parlak
        
    • alevler
        
    • yandığı
        
    • yanmıyor
        
    • yanan
        
    • kor
        
    • yakıcı
        
    • yanmaya
        
    Bu kahverengi düşmanca gözlerde, nefret, güç vermek için parlak bir şekilde yanıyor. Open Subtitles الكراهية التي تشتعل بريقاً في العيون السمراء ! لتحـرّق الأعـداء كيّ تـتـزود بالوقـود
    Pastane yanıyor. - Aman Allahım! Open Subtitles نانسي, معكي سانجاي المخبز تشتعل فيه النيران
    Kanepelerim alev almadığı sürece. Flambé. O da bir afrodizyaktır. Open Subtitles طالما لا تشتعل النار في المقبلات إنها ايضا مثيرة للشهوة
    Ertesi gün, ateş yakıp birkaç dal yakmak isteyebilir, ve bu ısı yüzünden bombalar etkileşime geçebilir. TED وفي اليوم التالي، قد يضرم النار ليحرق بعض الأغصان، حينها قد تشتعل الذخائر القريبة منه بسبب الحرارة.
    Ateşi karıştır, daha iyi yanar. Open Subtitles قم بتحريك النار ، فسوف تشتعل بشكل أفضل
    Paris yanıyor ve fitili ateşleyenler Serena ve Blair." Open Subtitles باريس تشتعل وسيرينا وبلير أشعلتا عود الثقاب
    Gördüğün şey bu, Sinaplar yanıyor, onu durduracak bir şey yok... Open Subtitles هذا ما رأيته، نقاط الإشتباك العصبي تشتعل ولا شيء يردعه
    Online poker problemim deli gibi yanıyor. Open Subtitles مشكلة لعبي للقمار على النترنت تشتعل كالنار البرية.
    Komşunuzun evi yanıyor ve siz de ona yangın söndürücü veriyorsunuz, diyordu. Open Subtitles هـو حتمية أن تُـعـيـر جـارك خـرطـوم أطفاء عندما تشتعل النيران فى منزله لقد كان هذا أكثر التفسيرات التى سمعنها بساطةً و أقناعاً
    Eğer olur da ızgaran alev alırsa korkma, çünkü bir fikrin ne zaman alev alacağını kestiremiyorsun. TED لذلك في المستقبل، لا تخافوا إذا كانت شوايتكم تشتعل فيها النيران، لأنك لا تعرف متى تشتعل فكرتك فحسب.
    Tanrı'nın seviştiği kız alev alıp dumana dönüşür. Open Subtitles إذا إلاه أخذ بنت ، تشتعل وترتفع فى الدخان
    İkinci prototipin yakıt boruları alev almalı. Open Subtitles يجب أن تشتعل أنابيب الوقود المتصلة بالنموذج الثانى
    Bu büyük ateş nerede yanıyorsa Kara Kartal orada demektir. Open Subtitles وحين تشتعل تلك النار الضخمة يعني ذلك أن النسر الأسود متواجد
    Orada ateş yanmaz. Hiçbir ateş. Open Subtitles النيران لا تشتعل هناك لا نيران على الإطلاق
    ateş yanar, kazan fokurdar! Open Subtitles النار تشتعل والغلاية تكوّن الفقاعات
    Böylece olası bir yangın yayıldığında kaşlarınızın hafifçe yanması gibi bir etkisi oluyor. TED و بهذه الطريقة, حين تشتعل النيران فإن الأمر يشابه حين تحترق أطراف حاجبيك
    -Anladım. Demek istediğim, araç yanıyordu. Open Subtitles أنا أفهم - أقصد، السيارة كانت تشتعل -
    Tavanızı ikiye böldüğünüzde olacak şey şudur, yağ ateşe akar ve foooşş! TED الذي يحدث عندما يقطع عملك الى نصفين ان الزيت يتسرب الى النار و تشتعل الحرائق
    alevler sıçrıyordu, her yer duman olmuştu ve ahşap verandamız her an tutuşacak bir vaziyetteydi. TED كان اللهب يتطاير، كان الدخان في الهواء. ويبدوا أن السقف الخشبي لدينا كان على وشك أن تشتعل فيه النيران.
    "Asker, işgal altındaki bir mevziden sadece altındaki zemin yandığı zaman ve kıyafetleri için için yanarken sürünerek çıkabiliyordu." Open Subtitles الجندى يمكنه أن ينسحب من موقعه فقط عندما تشتعل النيران فى الأرض من تحته، و يبدأ الدخان فى التصاعد من ملابسه
    Çabuk çalı çırpı getir. Odun çok ıslak, yanmıyor. Open Subtitles عجَّل بالحطب فهذه الأغصان رطبه للغاية فلن تشتعل
    Cebelitarık'ı gördüm ve de ay ışığında yanan Kentucky'nin yıldızlarını, beni güldürdü bunlar. TED رأيت جبل طارق، ونجوم كنتاكي تشتعل في ضوء القمر، تجعلني أبتسم.
    Beynimin en ücra köşelerinde ufacık, kor bir ateş tutuşmaya durmuştu. Open Subtitles داخل أعماق عقلي، نقطة لهب حمراء صغيرة بدأت تشتعل
    # Dinle şimdi beni güreşçi, Ego yakıp kül edecek seni # Kızın gücü böyle yakıcı gördüğün gibi Open Subtitles # احترس أيها المصارع فستحرق غرورك # # بقبضة تشتعل نارًا #
    Kibriti, orman yanmaya başlamadan söndürmeniz gerekir. TED عليك أن تطفئ الكبريت قبل أن تشتعل الغابة.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus