kusursuz bir güvenlik geçmişi olan, orta seviye bir petrol şirketi. | Open Subtitles | انها شركة نفط من المستوى المتوسط وسجل السلامة لا تشوبه شائبة |
Sonra birden bire insan ürünü kusursuz elmaslar pazarı darmadağın edecekti. | Open Subtitles | ثمّ فجأة، ألماس لا تشوبه شائبة من صُنع الإنسان تُغرق الأسواق. |
Şu ana kadar olan kayıtlarınız kusursuz. | Open Subtitles | حسناً ، سجلكم لا تشوبه أي شائبة حتى الآن .. |
Roth kusursuz görev kaydıyla Annapolis'te sınıfının en iyisiymiş. | Open Subtitles | وكان روث في أعلى فئة في أنابوليس وتتمتع بسجل خدمة لا تشوبه شائبة. |
Onun da kusursuz, doğaüstü içgüdüleri vardır. | Open Subtitles | بيت القصيد أن صدق غرائزها لا تشوبه شائبة، إنّه خارق للطبيعة. |
Şimdi, öğrenmek istediğim etrafta kusursuz D sınıf elmas satan biri var mı? Hem de çok miktarda. | Open Subtitles | الآن أريد أن أعرف لو حرّك أحدهم اليوم ألماساً لا تشوبه شائبة، الكثير منه. |
Bir sanat eseriyle ilgilenir miyim diye sordu. Her tarafı kusursuz D sınıfı elmasla dolu bir şeyle. | Open Subtitles | حاول أن يأخذ درجة حرارتي بقطعة من الفن مغطاة بكميّة كبيرة من الألماس الذي لا تشوبه شائبة. |
Hayatındaki en kusursuz konseri vermeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تلعب أكثر الحفل لا تشوبه شائبة من حياتك. |
Çıktığım her kadının, kusursuz bir geçmişe sahip olduğundan emin olmam gerek. | Open Subtitles | اذا انا بحاجه للتاكد بان اي امراءه اواعدها لديها سجل لا تشوبه شائبه |
Ama Paul Winthrop'un kusursuz bir sicili var. | Open Subtitles | ولكن بول وينثروب لديه سجل لا تشوبه شائبة. |
Marty McFly kusursuz bir ana karakter. | Open Subtitles | مارتي مكفلي هو بطل الرواية لا تشوبه شائبة. |
Royal Stockholm Müzesinden 6 hafta önce çalınan kusursuz 39 karat elmas. | Open Subtitles | هو لا تشوبه شائبة الماس 39 قيراطا التي كانت قد سرقت قبل ستة أسابيع من متحف استوكهولم الملكي. |
500 metrede açık alanda hareket eden hedefi kusursuz vuruyormuşsun. | Open Subtitles | لا تشوبه شائبة على 500 ياردة الاختبار المتحركة المستهدفة. |
Uh, burada çok etkileyici bir yapınız var, bayım. Tebrikler. kusursuz. | Open Subtitles | منزلك رائع يا سيدي، تهانيّ لا تشوبه شائبة |
Ailesi varlıklı değil ama soylu nesli kusursuz. | Open Subtitles | عائلتها ليست ثرية لكن نسبهم النبيل لا تشوبه شائبة |
Türünün tek örneği kusursuz elmaslarla bezeli ve sahtesi yapılamaz. | Open Subtitles | من نوع واحد، المشمولة في الماس لا تشوبه شائبة، ولا يمكن أن تكون مزورة. |
kusursuz tat alma duyuları varsa olur. | Open Subtitles | نعم, إن كان لديهم ذوق لا تشوبه شائبه |
3 karat, kusursuz parlaklıkta. | Open Subtitles | ثلاثة قيراط ، واضح لا تشوبه شائبه |
Justin, Kate kusursuz bir ağız tadına sahip meşgul bir profesyonel. | Open Subtitles | حسناً , جستن , مشغولة مهنياً مع ذوق لا تشوبه شائبة . |
kusursuz bir iş çıkardım. Bundan sonrası ona bağlı. | Open Subtitles | عملي لا تشوبه شائبة كل شيء بيده الآن |