Temyiz Mahkemesi Heyeti konuyla ilgisi olan tüm tanıklarla görüşmemizde ısrarcı. | Open Subtitles | هيئة القضاء العسكرية تصر على أن نستجوب جميع الشهود |
Her neyse, Simone sizinle film başlamadan konuşmak için ısrar etti. | Open Subtitles | على اي حال سيمون تصر على الحديث اليكم بنفسها قبل بدء تصوير الفيلم |
Önceden yapılmış hiçbir şeye benzemeyen, binalar inşa etmekte ısrar ediyorsun. | Open Subtitles | تصر على أن تصمم مبانى تبدو كما لم تبنى من قبل |
ve büyükannenin köylülerden ısrarla Hyun Sook'a da kendisine davrandıkları gibi davranmalarını talep ettiğini daima hissettim. | TED | وكنت دائما ما أشعر أن الجدة كانت دائما ما تصر على طلب أن يعامل أهل القرية أون سوك بالاحترام نفسه الذي يعاملونها به. |
Evden işe gidip gelebilir, ama tek başına yaşamakta ısrar ediyor. | Open Subtitles | يمكنها أن تذهب للعمل من البيت ولكنها تصر على العيش بمفردها |
İş konusundaki ciddiyet ısrarın üzücü. | Open Subtitles | يا للأسف أنت دائماً تصر على أن لا تكف عن التحدث عن العمل |
Neden bizi ev arkadaşı olarak adlandırmakta ısrarcısın? Ve sinemada aramızda boş bir koltuk bırakmak da nereden çıktı? | Open Subtitles | لماذا تصر على تسميتنا رفقاء؟ وكيف تجعل بيننا كرسي فارغ عند السينما؟ |
İzinli olduğunu söyledim ama çok ısrar etti. | Open Subtitles | لقد اخبرتها بانك ستكونين غير متواجدة لفترة من الوقت ولكنها بقيت تصر على ذلك |
Siz o kadar akıllı değilsiniz, efendim, eve dönmekte ısrar ediyorsunuz. | Open Subtitles | والأقل ذكاءً منك سيدي, أن تصر على العودة للمنزل. |
Yine de ahlâki, müzikal, insanlık ve uyum üzerine uygulamalar yapmakta ısrarcı mısın? | Open Subtitles | الان انت تصر على التمسك بالاخلاق الموسيقى الانسانية والإنسجام |
Hükümetim Teğmen'in uygun şeklide cezalandırlmasında ısrarcı. | Open Subtitles | وحكومتي تصر على أن الملازم يجب أن يُعاقبَ حتماً |
Normalde üç aylık bir kurs ama Bloom'lar bunu yedi kere alman konusunda ısrarcı. | Open Subtitles | بصورة نموذجية دورة دراسية مدتها ثلاثة أشهر لكن الشركة تصر على ان تدخلها سبع مرات |
Bu kız seninle konuşmak için ısrar ediyor. | Open Subtitles | لديّ تلك الفتاة التي لا تنفك تصر على التحدث إليكِ. |
Hızlı sürmeniz için ısrar etti diye hızlı sürmenize gerek yok. | Open Subtitles | وهذا لا يعني أن تستجيبوا لها ... عندما تصر على السرعة |
Petrol alanlarını geliştirmeye devam etmeden önce hükümetim tam ve adil bir Birleşmiş Milletler araştırması için ısrar edecek. | Open Subtitles | حكومتي سوف تصر على تحقيق كامل وعادل من قبل الأمم المتحدة قبل أن نستأنف تطوير حقول النفط |
Daima rütbelerini düşürürler. Niçin bir er kalmakta ısrar ediyorsun? | Open Subtitles | دائما ما ترفض الترقيات لماذا تصر على ان تبقى جنديا ؟ |
Ayrıca, neden hep bu evi tek başına yaptığında ısrar ediyorsun? | Open Subtitles | بالإضافة إلى ، لماذا دائماً تصر على أنك بنيت هذا المنزل بمفردك ؟ |
Peki neden kendi kuruluşunu, fonla beraber gözler önüne sermekte ısrar ediyorsun? | Open Subtitles | ولماذا تصر على تباهي جمعيتكم مع المؤسسه؟ |
Üzerine gitmeye devam ediyorum ama kadın ısrarla masum olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إنني أتابع الضغط عليها لكنها تصر على براءتها |
Onun kadınım olmasını istiyorum, ama o ısrarla benim onun karısı olmamda ısrar ediyor. | Open Subtitles | هو يريدها أن تكون زوجة، لكنها تصر على أن تكون الزوج الذي يجعلني زوجته. |
Neyse, sadede geleyim. Annen bu teklifi kabul etmen konusunda ısrar ediyor. | Open Subtitles | حسنا, وصلنا الى المهم والدتك تصر على قبولك للزواج منه |
Şimdi de Alex'le benim genel yayın yönetmenleri olmamız konusunda ısrar ediyor ve bu konuda kimse bir şey yapamaz. | Open Subtitles | منذ أن قرر أبي الهروب من الضرائب فسجل المود بإسمها والآن تصر على أن يكون أليكس هو المحرر |
Toplumda kendini rezil etmek için bu ısrarın neden Alex? | Open Subtitles | أليكس، لماذا تصر على إحراج نفسك في الأماكن العامة؟ |
Karın değilim, tutsağınım. Ama madem beni esir tutmakta ısrarcısın o zaman bir anlaşma yapacağız. | Open Subtitles | أنا لستُ زوحتكِ، أنا رهينتك ولكن بما أنّكَ تصر على جعلي مسجونة |
Neden bu hikayede ısrar ediyorsunuz? | Open Subtitles | لماذا تصر على الحفاظ على هذة القصة؟ |
Eğer bizi eski hatıralar ülkesine sürüklemekte ısrar edeceksen gerçek bir içki içeceğim. | Open Subtitles | إذا كنت تصر على يجرنا بانخفاض ذاكرة حارة، أنا على الحصول على شراب الحقيقي. |