Ne için olursa olsun, benim oyum laptopu asitte eritmeye gidiyor. | Open Subtitles | أيا كان ما يساويه، تصويتي يذهب إلي وضع ذلك الحاسوب في محلول حمضي |
Jüride olsam oyum senin. | Open Subtitles | لو أصبحت من المحلفين فستحصل على تصويتي |
Bunlar oyum için miydi? | Open Subtitles | أَعْني، هذا المقصد حول تصويتي ؟ |
Ben hangi koroya oy vereceğimi biliyorum, sanırım. | Open Subtitles | حسنٌ , لقد لقد إرتأيتُ بأنني .علمتُ أيّ نادٍ حصلَ على تصويتي |
Yardım etmen. Evet, o zaman aleyhte oy vermiş olmam iki yüzlülük olur. | Open Subtitles | أجل، انظر، أظنّ ذلك سيكون نفاقًا، بناءً على تصويتي وكلّ ما جرى. |
Dinle mankafa, Oyumu alamayacaksın. | Open Subtitles | اسمع يا فتى، لن تحصل على تصويتي. |
Onu, konsey oyuma ulaşmak için beni kullanmakla suçladım. | Open Subtitles | لقد اتّهمته باستغلالي للحصول على تصويتي بالمجلس. |
Kesinlikle, benim oyum süpersimetriye. | Open Subtitles | وبالتأكيد، تصويتي للتناظر الفائق |
En kötüsü de, oyum boşa gitti. | Open Subtitles | والأسوأ من ذلك كله يلقي لك تصويتي |
Benim oyum iki oy sayılır. | Open Subtitles | تصويتي يعد كإثنان |
Rittenhouse'u ortadan kaldırıp beni o adamlardan kurtaracaksa, aile mi kurtaracaksa, benim oyum... benim oyum evet. | Open Subtitles | لنقضي على (ريتنهاوس) ، وأتحرر منهم، وأحرر عائلتي، لذا تصويتي... تصويتي هو نعم. |
oyum, evet. | Open Subtitles | تصويتي هو نعم |
- Benim oyum buna. | Open Subtitles | -ذلك يضمن تصويتي . |
Affedersiniz, ben en son neye oy vermiştim hatırlıyor musun? | Open Subtitles | اعذروني... هل تذكر تصويتي في المرة السابقة ؟ |
Bu yüzden ölüm jürisi için oy verip duruyorum. | Open Subtitles | لهذا أواصل تصويتي لعقوبات الإعدام |
oy pusulasına "Chocolate Rain"i söyleyen adamı yazmam o kadar da aptalca değilmiş, değil mi? | Open Subtitles | تصويتي لـ فتى التشوكليت ريّن * شخصية مشهورة في اليوتيوب * لا يبدو غبي جداً الآن, أليس كذلك ؟ |
Eğer ben ona oy vermeseydim ortalıkta korkakça gezen sıradan bir ortak olurdu. | Open Subtitles | كان سيكون واحد من الشركاء المتجولين حولنا * ليس له حول ولا قوة * لم يكن لينتصر لولا تصويتي له |
Marge, gelecekte ne olursa olsun, Lenny'ye oy vermeyeceğine dair söz ver bana. | Open Subtitles | (مارج) مهما حدث في المستقبل عديني بأنك لن (تصويتي لصالح (ليني |
Anlıyorum! Benim Oyumu aldın. | Open Subtitles | حسناً، حصلت على تصويتي |
- Ama şimdi Oyumu uzaylılara veriyorum. - Evet, bu çok daha mantıklı oldu, Jensen. | Open Subtitles | سوف أغير تصويتي - هذا أكثر منطقي الآن - |
Benim Oyumu kazandı o zaman. | Open Subtitles | إذا فقد حصلت على تصويتي |
Neyse, söylemek istedim, oyuma güvenebilirsiniz. | Open Subtitles | لكن على أيّ حال، أردتك أن تسمع هذا مني يمكنك الاعتماد على تصويتي |
Görünüşe göre benim oyuma gerek yok, dolayısıyla çekimser kalacağım. | Open Subtitles | يبدو أن تصويتي غير ضروري لذا لا أصوت |