Saçlarını arkaya toplayıp, gözlerini kırpıştırıyorsun ve sonra arkamızı döndüğümüzde, bize gülüyorsun. | Open Subtitles | تتأنقين، تعبثين بنظراتك و عندما نستدير، تضحكين منا |
İronik olmadığı sürece. Bu yüzden mi gülüyorsun? Hiç mi hiç inek olmayan oğlum yüzünden mi? | Open Subtitles | ليس مضحك , لذلك كنتي تضحكين ؟ هل أنتي معلمة ؟ |
Göğsünü dışarı çıkarmak için dik durmayı bahane olarak kullanıyorsun, erkeklerin komik olmayan şakalarına gülüyorsun ve evlerinde adının yazdığı çorapları olduğunu bilmiyor gibi davranıyorsun. | Open Subtitles | تعرفينه، حذيت تستغلين الوضعيه لإبراز صدرك و تضحكين على نكتهم غير المضحكه |
İyi Gülüyor musunuz bari arkamdan? | Open Subtitles | وانك كنت تضحكين بسخرية وراء ظهرى |
Konuşmuyorsun ama en azından gülüyorsun. | Open Subtitles | حسنا، أنت لاتتكلمين ولكن على الأقل تضحكين. |
Şimdi gülüyorsun ama erkeklerin ev işlerini yaptığı... ve işyerlerini ele geçirdiği gün de gülecek misin bakalım? | Open Subtitles | أنت تضحكين الآن سنرى مدى ابتهاجك في اليوم الذي يترك فيه الرجال شواطئهم المحلية، ويغزون أماكن العمل |
Görünen o ki çok fazla kaçıyorsun... ve kıkırdayarak gülüyorsun. | Open Subtitles | يبدو لي أنك تهربين كثيرا و تضحكين بشكل متوتر |
Neye gülüyorsun sen, bayanlar profesyonel ligi kılıklı seni? | Open Subtitles | ومالذي تضحكين عليه، أيتها الشبيه بلاعبات كرة السلة؟ هكذا تبدين أنتِ |
Neden gülüyorsun? Sana sürpriz yapmak istedim. | Open Subtitles | أنتي تضحكين بينما كنتُ أرغب في مفاجئتكِ؟ |
Neye gülüyorsun sen? Uh... Sadece en son dikişe ihtiyacım olan zamanı düşünüyordum. | Open Subtitles | مالّذي تضحكين عليه ؟ كنت أتذكّر آخر مرة احتجت فيها إلى الغرز. |
Yalan söylüyorsun, ihanet ediyorsun... sonra da buna gülüyorsun. | Open Subtitles | تكذبين. وتغدرين. ثم تضحكين على ذلك. |
Sen ne diye gülüyorsun zincir hırsızı? | Open Subtitles | على ماذا تضحكين يا صارقة السلاسل ؟ |
çok fazla gülüyorsun! | Open Subtitles | أنتِ تضحكين كثيراً أنتِ تعملين لحسابه |
Niye gülüyorsun kaltak? | Open Subtitles | على ماذا تضحكين أيتها العاهرة؟ |
Oh, Gülüyor, şaklabanlık yapıyor. | Open Subtitles | أوه,تضحكين,تسخـرين,تضحكين |
Sanki güldüğünü görür gibiyim. | Open Subtitles | لقد كنت أعتقد أنكِ تمزحين بشأن الكلبة ولكنى لم أسمعك تضحكين |
- Seni hiç bu kadar gülerken görmemiştim. | Open Subtitles | لم يسبق لي و أن رأيتكِ و أنتِ تضحكين بشدة هكذا |
Şimdi gülüyorsunuz Bayan Florrick. | Open Subtitles | أنتِ تضحكين الآن يا سيدة فلوريك |
sizi güldürmek için hayatım üzerine bahse girerim. | Open Subtitles | هان نا أنا اراهن بحياتي من أجل ان اجعلك تضحكين |
Aşağıda bunlarla ilgili şakalar yapıp gülüyordun. | Open Subtitles | بالأسفل كنت تضحكين وتمرحين بخصوص هذه الامور |
Cehennem aşağıda cennet yukarıda. Sen öyle san. Benim bildiklerimi bilseydin yüzünün diğer tarafıyla gülerdin. | Open Subtitles | هذا ما تظنينه ، إذا عرفت ما أعرف فسوف تضحكين من الجانب الآخر لوجهك |
Güldüğün kişi ölmüş büyükbabam. | Open Subtitles | هذا أسم جدي أبي الذي تضحكين عليه |
Söz verdiğim gibi, Bugün gitmeden önce seni bir kere olsun güldüreceğim. | Open Subtitles | كما وعدتك سأجعلك تضحكين مرة واحدة قبل ان اذهب اليوم |
Arkamdan güldün mü bari? | Open Subtitles | أراهن أنك كنت تضحكين علي كم كنت غبيا , هه ؟ |
Eminim gülünce pek bir güzel oluyorsundur. | Open Subtitles | هل تعرفين, اراهن بإنكِ جميلة للغاية عندما تضحكين. |
Zor olduğunu biliyorum ama bir gün bu yaşananları düşünüp güleceksin. | Open Subtitles | . أعلم بأنه امر صعب . ولكن بيوم ما ستتذكرين ذالك , و تضحكين |
Artık gülmüyorsun. | Open Subtitles | أنتِ لا تضحكين بعد الآن |
Şimdi gül bakalım. Ama seni uyarıyorum. Baban çok kızgın. | Open Subtitles | : أنك تضحكين الآن، لكنى أحذرك أبوكى غاضب |