"تطيع" - Traduction Arabe en Turc

    • itaat
        
    • uymak
        
    • uyun
        
    • Uyman
        
    • uymanı
        
    • uyarsın
        
    • İtaat et
        
    Ya itaat et ya da mal varlığını kaybedersin. Open Subtitles سوف تطيع أو سيتم مصادرة العقارات الخاصة بك.
    Hiyerarşik sistemdeki uyum kaybolup otorite seviyesinde ihtilaflar baş gösterdiği anda denek bundan faydalanıyor ve itaat etmeyi reddediyor. Open Subtitles بمجرد إختفاء الترابط التسلسلي الهرمي للنظام وظهور عدم الموافقة، عند مستوي السلطة ستأخذ الحالة إفضليتها وترفض أن تطيع
    Karşında bir yüksek rütbeli var, onbaşı. Şimdi itaat edersen, üzülmezsin. Open Subtitles أنت تتحدث مع ضابط ذو رتبة أعلى و يجب أن تطيع الامر
    Kraliyet ailesinin geleneksel kurallarına uymak zorundayız. Open Subtitles ويجب أن تطيع القواعد التقليدية للعائلة المالكة
    Randevuda, buluştuğunuz kişilere tamamen uyun. Open Subtitles خلال الموعد, يجب أن تطيع الأشخاص الذين تلتقى بهم طاعة عمياء
    Bu hastalığı ortadan kaldırmak istiyorsan kurallara Uyman lazım. Open Subtitles إذا كنا نريد حقا القضاء على المرض عليك أن تطيع القوانين
    Şimdilik senden emirlere uymanı ve hem bakana hem de bana hak ettiğimiz sadakati göstermeni bekliyorum. Open Subtitles لكن الآن أتوقع منك أن تطيع الأوامر وتظهر الولاء لكلا من الوزير ولى
    Patrick parmaklarını dudağına koyar sende buna uyarsın, böylemi işliyor? Open Subtitles باتريك يضع اصابعه على شفتيه وانت تطيع ، أهكذا هي الخطة ؟
    Apophis bana köylülerden birini öldürmemi emretti, böylece diğerleri itaat edecekti. Open Subtitles ابوفيس أمرني بقتل أحد القرويون حتى تطيع البقية
    Kurallara uymalı ve emirlere itaat etmek zorundasın. Open Subtitles أنت في حاجة لاتباع القواعد ويجب أن تطيع جميع الأوامر
    Bir saniye! Bir karı, kocasına itaat etmek zorunda değildir. Open Subtitles أنتظر، الزوجة ليس عليها دائماً ان تطيع زوجها
    İtaat et yoksa canın yanar. Open Subtitles يجب أن تطيع انت تنزف كما تعلم أحتاج أن أكمل دربي لهذا عليك أن تصغي
    Senin istediğine itaat etmeyen bir karın olduğu hakkında arkandan dedikodu yaparlar. Open Subtitles سيهمسون من وراء ظهرك أن لديك زوجة لا تطيع أوامرك.
    Bir kız babasına itaat etmeli. Open Subtitles مكتوب علي الابنة أن تطيع أباها
    Görevin itaat etmek. Yunanlar'ın onlardan korktuğumu düşünmelerini istemem. Open Subtitles -ان واجبك هو ان تطيع اوامرى,لا اريد ان يعتقد اليونانيين اننى خائف منهم
    ve dünyayı göreceksin. İtaat etmeyi öğrenmelisin. Open Subtitles وسترى العالم, لابد ان تتعلم كيف تطيع
    Sana emirlere itiraz etmen değil, itaat etmen öğretildi. Open Subtitles كضابط، لقد تعلمت أن تطيع أوامرك
    Bazen sinirleneceğin emirlere uymak zorunda kalırsın. Open Subtitles أحيانا، عليك أن تطيع أوامر أن قلبك يكره.
    Jim şöyle düşünüyordu: "İnsanlık... yasalarını baştan keşfetmek güzel, oysa varolan kurallara uymak rahat... olmalı. Open Subtitles أعتقد "جيم" أن القوانين الجديدة جميلة لكنها أكثر عملية من أن تطيع القديمة
    Size tavsiyem: Kurallara uyun ve işinizi yapın. Open Subtitles ونصيحتي لك أن تطيع القواعد وتقوم بعملك
    Uyman gerekiyor! Open Subtitles يجب أن تطيع!
    Ve kahrolası kurallara uymanı istiyorum! Open Subtitles وأريدك أن تطيع القواعد اللعينه!
    Şimdi de, süper casus için kurallar. Ben emrederim, sen uyarsın. Open Subtitles الان القاعده للعميل الخطير انا آمر وانت تطيع

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus