"تعتقدي" - Traduction Arabe en Turc

• düşünüyorsun
• Sence
• sanıyorsun
• düşünmeni
• düşünmüyor
• düşündüğün
• düşünme
• düşünüyor
• düşünmüyorsun
• sandın
• dersin
• düşündün
• düşünmedin
• düşünürsün
• düşündüğünü

Ne, bu silahın bir adamın göğsünü delebileceğini mi düşünüyorsun?
ماذا، تعتقدي هذا المسدس يمكن أن يُصيب خلال صدر رجل؟

Bizim onu buraya kadar takip edeceğimizi planladığını mı düşünüyorsun?
هل تعتقدي أنه خطط لذلك لكي نتتبعه الى هناك ؟

Sence çocukların ava bu kadar erken gitmesi akıllıca mı?
هل تعتقدي أنه من الحكمة إرسال الأطفال للتخيم بهذه السرعة؟

Sence çocukların ava bu kadar erken gitmesi akıllıca mı?
هل تعتقدي أنه من الحكمة إرسال الطفلين للتخيم بهذه السرعة؟

Gerçekten de beni o küçük oyuncak silahınla öldürebileceğini mi sanıyorsun?
هل تعتقدي بأمانة أنّ بإمكانكِ قتلي بلعبة البندقية الصغيرة خاصّتك ؟

Benim hakkımda iyi sözler söylemen için sana ihtiyacım olduğunu düşünmeni istemedim.
لم أرد منك ان تعتقدي بأنني أردتك أن تقولي عني شيئاً طيباً

İyi rol yaptığımı mı düşünüyorsun?
هل تعتقدي أنّـنِي يُمكنني التمثيل جيداً؟

İnkâr etme. Bir kız kurusunun seçme şansı olmadığını düşünüyorsun.
لا تنكري ذلك، لا تعتقدي بأن العانس قد تكون صعبة الإرضاء

Bu durumdan bu kadar kolay kurtulacağını mı düşünüyorsun?
هل تعتقدي بأنك ستفلاتي من ذلك الموقف بهذة السهولة؟

Anne, gerçekten bu partiyi vermemiz gerektiğini mi düşünüyorsun?
هل تعتقدي حقاً يا أمي إننا يجب أن نقيم هذا الحفل؟

Aynı resmi çekmiş olman biraz aşağılayıcı değil mi Sence?
ألا تعتقدي أنه من الغريب أن له صورة مثلي ؟

Sence H. Cobb mu ona gelecek, ...yoksa Jenna mı ona gidecek?
هل تعتقدي انه سوف يقابلهاا او انها تذهب لهاا .. لا يهم

Sence akıllı ve güzel bir kadını isteyen bir adam samimi olmaz mı?
هل تعتقدي أن رجل برغب فى إمرأة ذكية و جميلة ليس لديه صدق؟

- Gracie, eğer güvenli olmadığını düşünseydim kardeşimin yemesine izin verir miydim sanıyorsun?
جراسي,هل تعتقدي بانني ساترك اختي تاكل منه مالم اكون متاكد انه امن ؟

Mary. Bu aileyi çiğneyip geçmene izin vereceğimi mi sanıyorsun?
ماري , هل تعتقدي آني سوف آتركك مع هذه العائله

Onun kötü birisi olduğunu düşünmeni istemem çünkü öyle değil.
لا أود أن تعتقدي بأنه شخصُ سيء لأنهُ ليس كذلك

Bir yıl boyunca Neil yatağında sana sahip oldu. Bu kadarının gönül yarasını telafi etmeye yeteceğini düşünmüyor musun?
نيل أحتواك في سريره لمدة سنة ألا تعتقدي أنه يكفي لوجع القلب؟

Çünkü... Çünkü ben ahmağın tekiyim. Ben sadece umursamadığımı düşündüğün için kendimi berbat hissettim.
لانني كنت احمقاً , شعرت بالغرابة لانني لم ارد ان تعتقدي انني لا اهتم

Benim hakkımda herşeyi okumuş olabilirsin, ama beni tanıdığını düşünme.
لربما قرأت كل شيء عني لكن لا تعتقدي أنك تعرفيني

Frost haklı olsa bile, gerçekten seninle ilgilendiğini düşünüyor musun?
حتى إذا كان فروست محق هل تعتقدي بأنه سيهتم بك؟

Kimsenin bunları yayınlayacağını gerçekten düşünmüyorsun, değil mi?
أنت لا تعتقدي حقاً أن هناك من سينشُرهم ؟

Senin gibi sadist bir korkak tarafından gerçekten ayaklarımın yerden kesileceğini mi sandın?
هل كنت تعتقدي بإننى سأوافق على شخص جبان مادى مثلك ؟

Seni bulmam 48 saat bile sürmedi. Diğer tetikçinin bulması ne kadar sürer dersin?
وجدتكِ في اقل من 48 ساعه كم من الوقت تعتقدي انه سيلزم الرجل الآخر؟

Sırf sen böyle yaptın diye arkandan koşup sarılacağımı mı düşündün?
هل تعتقدي أنّــهُ بفعلكِ هذا ، سوف أجري عليكِ وأعطيكِ حُضن من الخلف؟

Bunu kastettiğimi düşünmedin, değil mi?
أنتِ لم تعتقدي أنني كنت أقصد ما أقوله، أليس كذلك؟

Bilirsin, gençken öyle mutluluk anları olur ki büyülü bir yerde yaşadığını düşünürsün Atlantisin olması gerektiği gibi bir yer...
اتعرفي، في مثل عمرك يوجد لحظات، كهذه اللحظات السعيدة حينها تعتقدي انك تعيشي في مكان فاتن

Seni hiçbir zaman hayal kırıklığına uğratmayacağımı düşündüğünü biliyorum ama...
وأنا أعلم أنك كنتي تعتقدي أنني أبدا لن أقوم بخذلانك ولكن يا أمي، إسمحي لي أن أخبرك