"تعليمه" - Traduction Arabe en Turc

    • eğitim
        
    • öğretmeye
        
    • öğretmek
        
    • eğitimi
        
    • eğitmek
        
    • eğitimine
        
    • eğitimini
        
    • Eğitiminin
        
    • öğreteceğim
        
    • öğretilemez
        
    • öğretebilirsin
        
    • öğretilemeyecek
        
    • ders
        
    • eğitmeye
        
    • Öğretileri
        
    Çocuklarımın eğitim göremeyecekleri bir yerde olmalarını hiçbir zaman istemem. Open Subtitles لا اريد لطفلي كونه في مكان لا يتلقى فيه تعليمه
    Sınıfımda eğitim verme onuruna sahip olduğum her öğrenci benim çocuğumdur. TED أيُّ تلميذ كان لي شرف تعليمه في صفي هو طفلي.
    Ama seni düşünmeye başladım ve sana öğretmeye çalıştığımız şeyleri. Open Subtitles ولكني بدأت بالتفكير بك وما حاولت تعليمه لك مع والدتك
    PM: Pekala. Şimdi yapacağımız şey Milo'ya taş sektirmeyi öğretmek. TED بيتر مولينكس : حسنا ان الذي سنقوم به الان هو تعليمه كيفية تعويم الحصى
    Birincisi, motivasyonu harici olarak sağlayabilmektir. Bu eğitim sisteminde yatırımın bir geri dönüşü vardır. TED الاول هو توفير حافز خارجي فيجب ان يشعر المتعلم ان من تعليمه سوف يحصل على مردود لاحقا
    Batı'da aldığı eğitim dünyalarımız arasında bir köprü kurmasına neden olacaktı. Open Subtitles ان تعليمه الغربى سيساعده ليكون جسرا بين عالمينا.
    En sonuncusu Amerika'da eğitim almış, kendini başkan ilan eden Open Subtitles الاخير كان تعليمه امريكى اعلن نفسه رئيساً اندرى بابتيست
    Çocuklarıma işte bunu öğretmeye çalışıyorum. Onlar benim de çocuklarım. Anneleri bunu unutuyor. Open Subtitles هذا ما أحاول تعليمه لطفليّ، وهما طفلاي أيضاً، وهو أمر يبدو أنّها تنساه
    Dinlerin bize öğretmeye çalıştıkları şeyleri onaylamıyor olabiliriz ama bunu örgütlü olarak yapma yolunu takdir edebiliriz. TED الان لربما نحن غير موافقين على ما تحاول الاديان تعليمه لنا, ولكن يمكننا الاعجاب بنهجهم المؤسساتي الذي يقومون به
    Ona benim öğretmeye çalıştığım ve orada öğrendikleri iki çok farklı şey. Open Subtitles ما احاول تعليمه وما يتعلمه هو هناك شيئان مختلفان للغاية
    Yok. Öğrenmek istemiyor, ben de öğretmek istemiyorum. Open Subtitles لا ،إنه لا يريد التعلم وأنا لا أريد تعليمه
    İnsanlar kelamı kulak arkası edince onu eylemle öğretmek zorunda kaldık. Open Subtitles عندما يرفض إمرؤ الإمتثال، يتعيّن عليك تعليمه بإستخدام القوّة.
    Hapisten çıkan adama gelince, eğitimi muhtemelen onun için seçmiştir. TED من المحتمل أن تعليمه قد اختار له بالفعل
    Yani aslında olduğu şeye dönüşebilmesi için onu eğitmek istiyorlar. Open Subtitles اذاً، كان هذا عن تعليمه ليستطيع ان يصبح ما اصبح عليه الآن
    Yani, annesi ve ben, onun eğitimine çok zaman ayırdık. Open Subtitles أعني أمه وانا أمضينا الكثير من الوقت من أجل تعليمه
    Lucius, 17 yaşında neredeyse tüm eğitimini tamamladı. TED في سن الـ 17، كان "Lucius" قد أوشك على الانتهاء من تعليمه.
    Aile tembellik ediyor anlamına gelmiyor. Eğitiminin başlangıcı bu. Open Subtitles هذا ليس تكاسلا من العائلة بل هذه بداية تعليمه
    Evet ama fark ettim ki size öğreteceğim başka bir şey kalmamış. Open Subtitles نعم، ولكني أدركت أنه لم يعد هناك ما يمكنني تعليمه لك.
    Kılıç yeteneği öğretilemez. Ona kendin hakim olmalısın. Open Subtitles .غموض السيف لا يمكن تعليمه يجب أن تعثر على نفسِك
    Ve evet sen de ona balık tutmayı ve araba tamirini öğretebilirsin. Open Subtitles ويمكنك بكل تأكيد تعليمه الصيد وإصلاح السيارات
    Bu çeşit bir ilginin öğretilemeyecek bir şey olduğunu söyleyebilirim. Open Subtitles تعليمه يمكن لا الإهتمام من النوع هذا مثل بأن لك, وأقول
    Ona ders vermeye karar verdim bisikleti çalındı sansın diye bisikleti ben aldım. Open Subtitles لذا، قرّرت تعليمه درساً و أدعه يظنّ أن درّاجته قد سرقت
    Babam onu özel öğretmenlerle evde eğitmeye karar verdi, zarardan uzaklaştırmak için. Open Subtitles لذا قرر أبي تعليمه في البيت لإبعاده عن الأذى
    Öğretileri herşeyi yoluna koymamı sağladı. Open Subtitles تعليمه قام بمساعدتى وكان كل شىء ملحوظ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus