"تغرب" - Traduction Arabe en Turc

    • batıyor
        
    • batar
        
    • batana
        
    • battığında
        
    • battığı
        
    • batmadı
        
    • siktir
        
    • gitsen
        
    • batmaz
        
    • batması
        
    • önünden
        
    • batmıyor
        
    • batmadan
        
    • batışını
        
    • battı
        
    - Güneş 7:32'de batıyor. - O zaman 4:20'de harekete geçmeliyiz. Open Subtitles الشمس تغرب عند الساعة 7 و 32 دقيقة علينا تنفيذ خطتنا الساعة 4 و20
    Konvoy ayrıldıktan kısa süre sonra güneş son kez batıyor. Open Subtitles تغرب الشمس للمرة الأخيرة بعد مغادرة القافلة بفترة قصيرة
    Burası Batı. Güneş buradan doğmaz, burdan batar, Open Subtitles هذا هو الغرب الشمس لا تشرق هنا,انها تغرب هنا
    Tek sorun güneş batana kadar dönemeyecek olman. Open Subtitles المشكله الوحيده هى أن تغرب الشمس قبل مجيئك
    Güneş battığında, gelen sesin kurda mı, köpeğe mi ait olduğunu ayırt edemezsin uzaktan. Open Subtitles عندما تغرب الشمس لا يمكنكِ أن تميّزي اذا كان صوت كلب أو ذئب من مسافة بعيدة
    Evet. Güneş battığı zaman pek heybeti kalmayacak, değil mi? Open Subtitles لا تكون قوي بما فيه الكفاية عندما تغرب الشمس ..
    Kuzey Kutbu'nda yaz sonu geldi. Güneş üç aydır batmadı. Open Subtitles حانت نهاية فصل الصيف في القطب الشمالي، ولم تغرب الشمس لثلاثة أشهر
    Onun güneşi seninle doğup batıyor bebeğim. Open Subtitles الشمس تشرق و تغرب من أجلك يا عزيزتي
    Güneş batıyor! Acele edin piçler! Open Subtitles الشمس سوف تغرب قريبا بسرعة أيها الاوغاد!
    Tamam bak, güneş oradan batıyor, öyleyse bu batı, yani biz... Open Subtitles انظر, الشمس تغرب من ذلك الاتجاه إذاً هذا هو الغرب لذلك علينا...
    Güneş hızlı batıyor. Birazdan hava kararacak. Open Subtitles والشمس تغرب بسرعة سيحل الظلام قريبًا
    Güneş batar, ay çıkar, güneş yine doğar biz hala suda olurduk, kollar kaskatı kesilirdi. Open Subtitles دون توقف. تغرب الشمس،يأتي القمر تشرق الشمس مجددًا.
    Güneş batana kadar bekleyeceğiz riske grip kaçacağız. Open Subtitles ننتظر حتى تغرب الشمس نستغل فرصة ونتسلل الى الخارج
    Güneş battığında burada olmayı pek istemem doğrusu. Open Subtitles أنا لا أحب أن أكون هنا عندما تغرب الشمس.
    Batı, güneşin battığı yer. Orada ne olduğunu kimse bilmiyor. Open Subtitles . الغرب ، حيث تغرب الشمس لا أحد يعلم ما يوجد هناك
    Buraya geldiğimden beri güneş hiç batmadı hep yerinde durdu. Open Subtitles أن الشمس لم تغرب لم تتحرك من السماء
    Ders 1; ben sana siktir git dersem ne yaparsın? Open Subtitles الدرس الأول, أنا أقول لك أن تغرب ماذا ستفعل ؟
    Hala seni taşıyabilecek bacakların olduğuna siktirip gitsen iyi olur. Open Subtitles يجب أن تغرب عن وجهي الآن طالما مازال لديك ساقان تحملانك
    Çünkü güneş yaz aylarında hiç batmaz her zaman yatma zamanı. Open Subtitles ...لأن الشمس لا تغرب في الصيف يمكن النوم في اي وقت...
    Her güneşin batması gerektiğini kabul ettiğim gibi bu babanın oğlunun da doğması gerek. Open Subtitles -أعترف بأن كل شمس يجب أن تغرب و مع ذلك ابن الأب يجب أن يشرق كذلك
    Oraya buraya sürdüm durdum... seni gözümün önünden ayırmadan. Open Subtitles أسرعت عائدا وماضيا بدون أن أدعك تغرب عن ناظري
    Kutuplarda Nisan, artık güneş hiç batmıyor. Open Subtitles أبريل في المحيط المتجمد الشمالي و الشمس لا تغرب أبداً
    İzledikleri günbatımlarından konuşurlar, tam batmadan önce güneşin aldığı kan kırmızısı renkten bahsederler. Open Subtitles يتحدثون عن الغروب الذي شاهدوه. يتحدثون عن كيفية تحول الشمس حمراء كالدم عندما تغرب.
    Örtümüzü güzelce serdik bir şişe şarabımızı açtık ve denizin ardından güneşin batışını izledik. Open Subtitles فقُمنا بوضع بطانية جميلة فتحنا قارورة من الشراب و شاهدنا الشمس تغرب
    Ve soğuk New England güneşi yavaşça levazımatçının ofisinin arkasından battı... Open Subtitles وكما يحدث لشمس انجلترا الباردة تغرب ببطء خلف مستقرها

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus