Sen olmalısın. Başka açıklaması yok. | Open Subtitles | يجب أن يكون أنت ليس هناك تفسير آخر |
Fidye talebinin olmamasının bir Başka açıklaması ise.. | Open Subtitles | تفسير آخر لماذا هناك لم يتم طلب أي فدية |
Bence bunun başka bir açıklaması var. | Open Subtitles | وبشرته جافة ومقشرة لا بد أن هناك تفسير آخر |
Göründüğü gibi olamaz. Mutlaka bir açıklaması olmalı. | Open Subtitles | مستحيل أن يكون الأمر كما يبدو عليه لابد من وجود تفسير آخر |
Onun açıklamasını bir kenara bırakırsan başka bir açıklama yok. | Open Subtitles | عندما تتمعنى فى رؤية ما حدث لن تجدي تفسير آخر |
Ama başka bir açıklaman varsa dostum, seve seve dinlerim. | Open Subtitles | ولكن إن كان لديك تفسير آخر فإنّي أودّ سماعه |
Yalnızca çalıştığım zaman için teşekkür etti, şans diledi müsaade istedi, başka açıklama yapmadı. | Open Subtitles | وقد شكرني على وقتي معهم فحسب وتمنى لي الحظ وإعتذر للذهاب، ولا يوجد أيّ تفسير آخر |
bir açıklaması daha olabilir. | Open Subtitles | ـ يمكن أن يكون هناك تفسير آخر. |
- Aklıma başka bir şey gelmiyor. | Open Subtitles | -ليس لديّ تفسير آخر . |
Bunun Başka açıklaması var mı? | Open Subtitles | ربما هو كذلك هل هناك تفسير آخر ؟ |
- Beni dünkü çocuk sandın galiba. - Başka açıklaması yok. | Open Subtitles | يبدو أنك تعتقدين أنني ولدت بالأمس القريب- أحيانا، ليس هناك آي تفسير آخر... |
Bunun Başka açıklaması olmazdı. | Open Subtitles | ما من تفسير آخر |
Başka açıklaması olamaz. | Open Subtitles | ما من تفسير آخر |
Başka açıklaması yok. | Open Subtitles | ليس هنالك تفسير آخر. |
Başka açıklaması yok. | Open Subtitles | ليس هناك تفسير آخر. |
Keşke bir açıklaması olsaydı, ama yok işte. | Open Subtitles | أتمى لو كان هناك تفسير آخر لهذا ، لكن لا يوجد |
Kendime, bunun bir açıklaması vardır dedim. Clark bunu asla yapmaz. | Open Subtitles | ظللت أقول إن هناك تفسير آخر فلن يفعل كلارك هذا |
Belki peşinde olduğumuzun farkında olduğunu bilmemizi istiyordur. Tamamen farklı bir açıklaması da olabilir. | Open Subtitles | ربما اراد إعلامنا أنه يعرف بأننا نلاحقه، أو ربما يكون تفسير آخر تماماً |
Fakat eğer sıradan, genel gerçekliklerden biri ise bunun için başka bir açıklama yok. | TED | لكن لو كان مجرد واحد من تلك الحقائق العامة العشوائية، ليس هناك تفسير آخر له. |
başka bir açıklama bulabilmeniz umuduyla bekleyecek. | Open Subtitles | يريد أن ننتظر، و نرى إن كان هناك تفسير آخر |
Üsse gelmesi, bildiği şeyler için başka bir açıklama yok. | Open Subtitles | ليس ثمة تفسير آخر.. لكيفية وصوله إلى هذه القاعدة أو معرفته هذه الأمور |
Yani vücutlarda bulduğun cerrahi yama ile ilgili başka bir açıklaman mı var? | Open Subtitles | لذا هل لديكِ تفسير آخر لشبكة الجراحية التي وجدتها في الضحايا؟ |
Bir başka açıklama olmalı. | Open Subtitles | لابدّ أن يكون هناك تفسير آخر |
Durumdan haberim var Jackson ama bunun bir açıklaması daha var. | Open Subtitles | (أنا أعرف ما الذي تبدو عليه يا (جاكسون و لكن لا بدّ من وجود تفسير آخر |
- Aklıma başka bir şey gelmiyor. | Open Subtitles | -ليس لديّ تفسير آخر . |