Au-Prince limanının 2009 haritası olabileceği harita gibi değil, yani California haritası gibi değil. | TED | هذه خارطة بورت أو برينس في نهاية عام 2009 لم تكن كما يمكن أن تكون، ليست جيدة مثل خارطة كالفورنيا. |
Her şeyi öğrendiğinden beri, hiç bir şey eskisi gibi değil beni sadece... tolere ediyor. | Open Subtitles | أنت تعرف أن الأمور بيننا لم تكن كما كانت منذ اكتشف هو فقط .. يتعامل معي بتسامح |
Bunu ilk çalışmaya başladığımda tüm bu "kutsanmışlık" fikri bugün olduğu gibi değildi. | TED | حين بدأت لأفهم ذلك، الفكرة الكاملة لكونك "مُنعم" لم تكن كما هي اليوم. |
Mezar taşlarının üzerindeki yazılar bildiklerim gibi değildi. | Open Subtitles | النقوش الموجودة على القبور لم تكن كما كنت أعرفها |
O Noel'den sonra hiçbir zaman eskisi gibi olmadı. | Open Subtitles | حسناً، لم تكن كما كانت بعد عيد الميلاد المجيد |
Ama 2014'te çalışanlara moral vermek için hastaneden taburcu edildiği o günden sonra hayatı bir daha aynı olmadı. | TED | ولكن من ذلك اليوم في عام 2014 تم خروجها من أجل تشجيع عمال صحيين حياتها لم تكن كما كانت منذئذ. |
O ölene kadar her şey aynı değildi. | Open Subtitles | أشياء لم تكن كما كانت منذ أن مات |
Parti istediğiniz gibi olmadığı için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا أسفة أن الحفلة لم تكن كما تريدين |
Hollywood hiç de düşündüğüm gibi değil. | Open Subtitles | اتضح أن هوليوود لم تكن كما توقعت |
- Fiyatlar artık eskisi gibi değil. | Open Subtitles | ـ الأسعار لم تكن كما كانت في المعتاد ـالحصادالقويهوماسبب... |
Hiç de beklediğim gibi değil. | Open Subtitles | لم تكن كما توقعت |
Ama işler eskisi gibi değil artık. | Open Subtitles | ولكن الأمور لم تكن كما كانت |
Göründüğü gibi her şey umduğunuz gibi değil. | Open Subtitles | واضح أنها لم تكن كما تمنينا |
Servis olması gerektiği gibi değil. | Open Subtitles | الخدمة لم تكن كما كانت عليه |
Beklediğim gibi değildi. | TED | لم تكن كما توقعتها. |
Düşündüğüm gibi değildi. | Open Subtitles | لم تكن كما كنت اعتقد |
Pek planlandığı gibi değildi. | Open Subtitles | لم تكن كما خططت لها بالضبط |
30 yıl önce bir tatil rezervasyonu yapmıştım ama sonra sevgilimle kulübeye gittim sonrasında hayatım bir daha eskisi gibi olmadı. | Open Subtitles | ترى حجزت تلك العطلة منذ ثلاثين عام، وبعدها أخذت فتاة لكوخ وحياتي لم تكن كما هي منذ ذلك الوقت |
İyileşir iyileşmez Ray'la tekrar takıldık ama eskisi gibi olmadı. | Open Subtitles | انا وراي حاولنا التسكع بعد ان تحسنت , ولكن الامور لم تكن كما كانت |
O Noel'den sonra hiçbir zaman eskisi gibi olmadı. | Open Subtitles | حسناً، لم تكن كما كانت بعد عيد الميلاد المجيد |
Ondan sonra da birlik hiç aynı olmadı. | Open Subtitles | وبعد ذلك, المجموعه لم تكن كما هي من قبل. |
Portland sizsiz aynı değildi. | Open Subtitles | بورتلاند لم تكن كما كانت بدونكم. |
Umduğunuz gibi olmadığı için üzgünüm Bay Poole. | Open Subtitles | (سيد (بول انا اسفة انها لم تكن كما تمنيت |