Onunla yaptığım anlaşma bu değildi. | Open Subtitles | لم تكن هذه الاتفاقيه التي اتفقنا بها معه |
Bayanlar ve baylar, olması gereken bu değildi. | Open Subtitles | سيداتي سادتي , لم تكن هذه الطريقة التي يفترض أن تسير عليها الأمور |
Biliyor musun, kariyerine binlerce dolar katkıda bulunmuş, biri olarak beklediğim teşekkür tam olarak bu değildi. | Open Subtitles | لم تكن هذه هى كلمة الشكر التى كنت أتوقعها بعد إنفاقى لآلاف الدولارات على عملك |
Oraya götüreceğimizi sanıyordum. Plan bu değil mi? | Open Subtitles | ظننت أننا سنأخذه إلى هناك ألم تكن هذه الخطة؟ |
Bu yaz daha az çalışacağını düşünmüştüm. Büyük plan bu değil miydi? | Open Subtitles | كنت ستعمل بطريقة أقل هذا الصيف، ألم تكن هذه هي الخطة؟ |
Eğer olay bu değilse, o zaman lüften beni kocamın cinayetiyle suçlayın. | Open Subtitles | إن لم تكن هذه هي القضية فمن فضلك إتهميني بقضية مقتل زوجي |
Peki, eğer benim yüzündense, özür dilerim niyetim o değildi. | Open Subtitles | إن كنت السبب فأعتذر، لم تكن هذه نيتي. |
Hayatım boyunca tek bir anlaşmayı bozdum hayatım. Ve o da bu değildi. | Open Subtitles | نقضتُ صفقةً واحدةً في حياتي يا عزيزتي، و قطعاً لم تكن هذه. |
Plan bu değildi. Ona bir şans ver. | Open Subtitles | كلا ، لم توافق على هذا لم تكن هذه هي الخطة |
Benim veya karımın onlar için istediği ortam bu değildi. | Open Subtitles | لم تكن هذه هي البيئة التي رغبتُ فيها أو رغبت فيها زوجتي لهم. |
Bir plan yaptın, biz de ona uyduk ama plan bu değildi. | Open Subtitles | أنت وضعت خطة، نحن وقعنا عليها، و لم تكن هذه هي |
Belki bir şeyler içmeye gelmiştir diye düşündüm ama durum bu değildi. | Open Subtitles | ظننت أنه أتى لبعض الشراب.. ولكن لم تكن هذه القضيه. |
Beklediğimiz başlangıç bu değildi. | Open Subtitles | حسنًا، لم تكن هذه هي البداية التي آملناها |
Biliyorum, bu sadece... Plan bu değildi. | Open Subtitles | نعم اعلم ولكن لم تكن هذه هي الخطة |
Görev bu değildi. Önceliğiniz bu değildi. | Open Subtitles | لم تكن هذه المهمة لم تكن هذه الأولوية |
Plan bu değildi. Ya altısı ölecek ya da hiçbiri. | Open Subtitles | لم تكن هذه الخطه، اما السته او لا شئ |
Biliyorum. Plan bu değil, değil mi? | Open Subtitles | أعرف لم تكن هذه هي الخطة، اليس كذلك؟ |
bu değil. Dur. Bu sefer harika olacak. | Open Subtitles | لم تكن هذه الحركة ستكون حركة رائعة |
- En sevdiği şey bu değil miydi? | Open Subtitles | أقصد، ألم تكن هذه هي رياضتها المفضل؟ |
Eğer gerçek niyetiniz bu değilse, bu yapar mısınız? | Open Subtitles | لو لم تكن هذه نيتكَ الحقيقة ، هل كنت تفعل ذلك ؟ |
Bay Hefner'ın aklındaki şey o değildi. | Open Subtitles | لم تكن هذه فكرة السيّد (هيفنر) عندما فتح النّادي |
Yani bir anlaşma değildi, Bu yüzden sadece onun bulunduğu şehri söyle lütfen? | Open Subtitles | لم تكن هذه الصفقة لقد سبق وان تم الدفع لك لذا رجاءا فقط اخبرني .. في اي مدينة هو ؟ |
Anlaşma böyle değildi ve bunu yapacaksak eğer iki taraf da adil olmalı. | Open Subtitles | لم تكن هذه الشروط، وإذا كنا سنفعل هذا يجب أن نُعطي الفرصة حقها ... |
Tanrı için olmasaydı, beni başka birisi için terk ederdi. | Open Subtitles | , لو لم تكن هذه رحلة من أجل الرب . . لكان سيهجرني من أجل شخص مثل |