"تلك الأشياء التي" - Traduction Arabe en Turc

• bu şeyler
• onca şey
• şeyleri
• o şeyler
• yönlendiren şeylerdir

İnanmadığım bütün bu şeyler, hepsi gerçek mi?
كل تلك الأشياء التي لا أؤمن بها هل هي حقيقية ؟

Bütün bu şeyler askeri deneyler yüzünden.
كل تلك الأشياء التي سمعتَها حول التجارب العسكرية

Karşılaştığınız tüm bu şeyler belki birbirine bağlantılı değildir, fakat etrafınızda aynı zamanda gerçekleşmeleri, beyninizin onları birleştirmelerine yol açmış olabilir, tıpkı bir film montajı gibi.
جميع تلك الأشياء التي واجهتها قد تكون لا علاقة لها ببعضها البعض ولكن لأنهم حدثوا في نفس الوقت تقريباً

Uğrunda ölmeye hazır olduğun onca şey.
كل تلك الأشياء التي أنت مستعد للموت من أجلها

Kirlilik, ozon ve karbon hakkında söylenen onca şey hepsi gerçekten yaşanıyor, değil mi?
كل تلك الأشياء التي قيلت حول التلوث و الأوزون و الكربون تحدث حقا أليس كذلك ؟

Hey, geçen gece bana odada bahsettiğin şeyleri hatırlıyor musun?
هل تذكر تلك الأشياء التي قلتها في غرفتي الليلة الماضية

Hepimiz aynı şeyleri istiyoruz, o şeyler bazen söylenmeden kalsa da.
كلنا نريد نفس الشيء، حتى تلك الأشياء التي لا يتم الحديث عنها.

Bunların hepsi sizi yönlendiren şeylerdir,
كل هذه الأشياء، هي تلك الأشياء التي تؤثر فيك

- Bir bakıma. Gece Gelenler, simulakrlara önem verir. bu şeyler, başka şeylerin dış görünümlerini kopyalar.
سائرات الليل يقدرون التشابه تلك الأشياء التي تأخذ هيئة أشياء أخرى،

Ama geliştirdiğimiz bu şeyler tehlikeli.
لكن تلك الأشياء التي يطلبون منا تطويرها ، إنها خطيرة

Gördüğün ve duyduğun bu şeyler gerçekten varsa sence kural olur mu?
,إذا كانت تلك الأشياء التي تراها وتسمعها حقيقةً هل تظنُ أن هناك قواعد تحكمها؟

Beynimizde, "nikotin reseptörleri" adlı bu şeyler var.
في الدماغ، هناك تلك الأشياء التي تسمى "مستقبلات النيكوتين".

Sadece eşyaları paylaşmakla kalmayıp eşyaların paylaşılmasını zorunlu da kılıyorlardı. Öyle görünüyor ki bu toplumlarda, kadınlarla cinsel sadakatleri karşılığında değiş tokuş edildiği kabul edilen et, barınak, korunma ve tüm bu şeyler geniş çapta paylaşılıyordu.
هم لا يتشاركون الأشياء و فقط بل يطالبون بمشاركة هذه الأشياء اللحم و الملجأ و الحماية .. كل تلك الأشياء التي كانت من المفترض انها تمنح للإناث مقابل الولاء الجنسي, فتصبح متداولة بشكل أوسع عبر تلك المجتمعات

Aşağıdaki bu şeyler..
.. تلك الأشياء التي بالأسفل

Size söylediğim onca şey çok yanlıştı ve sınırımı açtı.
كل تلك الأشياء التي قلتها لك، كانت خاطئة تماماً وخرجت عن الحدود.

Daha önce tanışmamızla ilgili söylediğin onca şey...
..كل تلك الأشياء التي قلتَها كيف التقينا سابقاً..

İsteyebileceği onca şey arasından mı?
من بين كل تلك الأشياء التي يمكن أن تطلبيها؟

Şehirden 50 mil uzağına gittim, ...ama söylediğin şeyleri düşünmekten kendimi alamadım.
ان اتوقف عن التفكير بكل تلك الأشياء التي قلتها جعلتني ابدو كوحش

Senin hakkında yazdığı tüm o şeyler sebebiyle canını acıtmış olmalı.
لابدّ أنّه كان مؤلما للغاية لقراءة كل تلك الأشياء التي كتبتها عنكِ

o şeyler için ölünür resmen.
حسناً ، إنّها تلك الأشياء التي يموتون لأجلها هناك

Onlar sadece sizi yönlendiren şeylerdir. Çünkü saf düşünceyi kullanabilirim.
هي تلك الأشياء التي تؤثر فيك فقط، لأنني أستخدم نظام نقي