"تندمين" - Traduction Arabe en Turc

    • pişman
        
    • pişmanlık
        
    • ödeteceğim
        
    Akşama dek bir damlası bile eksik olursa, seni pişman ederim. Open Subtitles لو نقطة واحدة نقصت قبل هذه الظهيرة، سأجعلكِ تندمين عليها ..
    Eğer istiyorsan kesebilirsin, ama pişman olursun. Open Subtitles إقطعيه, إذا كنت تريدين ذلك ولكنك سوف تندمين على ذلك
    Bir daha ben evdeyken gelirsen, seni buna pişman ederim. Open Subtitles إذا جئتي لمنزلي وأنا موجود سأجعلكِ تندمين
    Bunun için pişman olacaksın. Bu pisliği toplaman saatlerini alacak. Open Subtitles سوف تندمين على ذلك , انها ستأخذ منك ساعات لتنظيف هذه الفوضى
    Daha sonra pişmanlık duyacağın bir şeyler yapmayacağına dair söz vermek zorundasın. Open Subtitles لقد وعدتيني بأن لا تفعلي . شيئاً كهذا . سوف تندمين عليه لاحقاً
    Hepimize bir iyilik yap. pişman olacağın şeyler yapma. Open Subtitles الان , اصنعي لنا معروفا و لا تفعلي شيء يجعلك تندمين
    Bu gece o uçağa binersen buna pişman olacağız Open Subtitles لو صعدت هذه الطائرة , سوف تندمين على ذلك
    Bu şekilde saygısızlık etmesine izin verdiğiniz için bir gün çok pişman olacaksınız. Open Subtitles انتي خليتي هالبنيه تتعالي عليك وراح تندمين يوما ما
    benimle iddiaya girme.pişman olabilirsin belki de istediğim budur. Open Subtitles لا تراهني مَعي، أنت قَد تندمين لَرُبَّمَا هذا ما اريدة
    Eğer bunu tekrar yaparsan küçük hanım buna pişman olursun. Open Subtitles لو فعلتها مرة اخرى ايتها الشابة سوف تندمين
    Böylece sonradan pişman olacağın bir şey yapmazsın. Tamam mı? Open Subtitles حتي لا تفعلي شيئا تندمين عليه فيما بعد هل تفهمي ؟
    - Evlenmezseniz pişman olmaz mısınız? Open Subtitles ـ ألن تندمين على عدم الزواج ؟ ـ مازال هناك وقت
    Her gün pişman olduğun uzlaşma, haksız mıyım? Open Subtitles تسوية تندمين عليها كل يوم في حياتك صحيح ؟
    Düşüncesizce yapılan uygunsuz bir evlilik eninde sonunda pişman olacağın bir şeydir. Open Subtitles الزواج المندفع وغير ملائم شئ تندمين عليه
    pişman olacağın şeyler yaptırır, bazen daima pişman olacağın şeyler. Open Subtitles يجعلك تفعلين أشياء تندمين عليها وأحيانا للأبد
    Ama gerçek şu ki, sahip değilsin ve ileride bu zamana bakıp pişman olmanı istemiyorum. Tamam, olmayacağım. Open Subtitles , لكن الحقيقة ان هذا ليس صحيحاً و لا أريدكِ أن تعيدي النظر و تندمين
    Ben "Git, bunu yapmalısın... Gitmezsen pişman olacaksın" dedim. Open Subtitles قلت ، اذهبى ، يجب عليك القيام بذلك فسوف تندمين إن لم تذهبى
    Birinin ne zaman komaya gireceğini ve senin de ona söyleyemediğin şeyler yüzünden pişman olacağını veya şirket avukatlarına yazdıramamanın pişmanlığını duyacağını bilemezin. Open Subtitles لا تعلمين متى سيسقط أحدهم في غيبوبة، ويجعلك تندمين عن كل الكلام الذي لم تقوليه، أو تكتبيه من محامي المؤسسة
    Bak... Sadece, sonradan pişman olacağınız bir şey yapmanızı istemiyorum. Open Subtitles انظري, كل مافي الأمر انني لا أريدك أن تفعلي شيئا تندمين عليه
    Sonra pişman olacağın şeyler yapma. Burs ile gittim. Open Subtitles كي لا تفعل شيئأَ تندمين عليه لاحقاَ تلقيت منحة دراسية
    Ben ölümsüz değilim Jeanne. Bir gün bu söylediklerinden pişmanlık duyacaksın. Open Subtitles لم أكن أبداً سيئة معكِ سوف تندمين على ما قلتي
    Bunu sana ödeteceğim, Open Subtitles سوف تندمين على هذا، أيتها العاهرة!

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus