İncir ağacında kuruyan meyve gibi buruşuk küçük memeleri vardı. | Open Subtitles | لديها حلمات صغيرة ومُجعّدة مثل فاكهة مجففة على شجرة تين |
Mutfağa söyle bir sepet hazırlasınlar... incir, ekmek, peynir ve kırmızı şarap olsun. | Open Subtitles | أوه، وقل لمن في المطبخ وضع سلة تين طازج، خبز وجبن، وعنب جيد |
Ted bu diyara her gün doğaçlama yaparak giriyordu, biraz Tin Pan Alley tarzında şunun gibi bir doğaçlama. | TED | وقد دخل تيد هذا العالم يوما بعد اخر بالارتجال في نمط مشابه لنمط زقاق تين بان مثل هذا |
Lütfen, Tanrıça Tin Hau tek kızım Charlene'i koru. | Open Subtitles | يالاهى ، تين هاو بارك ابنتى الوحيده ، تشارلين |
Saat 10 da Tien mei caddesinde hazır olun. | Open Subtitles | الساعة (10) صباحاً : تَستعدُّ لأكاليل من الزهورِ في دربِ (تين مَي)؟ |
Sultan, Manya.. Teen Batti ile.. | Open Subtitles | سلطان ارسل بائع الخرده مانيا رساله من تين باتي |
Aralarında bulunan üzüm bağcıları ve tohum yetiştiricileri, kendi asmaları ve incir ağaçları altında oturmayı umuyordu. | Open Subtitles | كانت تسرى فيهم جرعه من النشاط مزارعى الكروم و زارعى البذور كلُُُ كان يأمل أن يجلس تحت كرمة العنب أو شجرة تين الخاصه به |
Aralarında bulunan üzüm bağcıları ve tohum yetiştiricileri kendi asmaları ve incir ağaçları altında oturmayı umuyordu. | Open Subtitles | كانت تسرى فيهم جرعه من النشاط مزارعى الكروم و زارعى البذور كلُُُ كان يأمل أن يجلس تحت كرمة العنب أو شجرة تين الخاصه به |
Dolapta biraz incir konyağı var. | Open Subtitles | يمكنك ان تشرب البراندي طعم تين في مائدة المشروبات. |
İki yüz incir ağacı, iki yüz erik ağacı, iki yüz badem ağacı. | Open Subtitles | نزرع 200 شجرة تين ومثلها من شجر الخوخ و200 أيضاً للوز |
Bay Ip Tin Chi, ...Bay Ip Man'i karakola götürmek için geldik. | Open Subtitles | سيّد، (ييب تين شاي)، نحنُ هنا من أجل اعتقال السيّد (ييب مان) |
Bay Ip Tin Chi, ...Bay Ip Man'i karakola götürmek için geldik. | Open Subtitles | سيّد، (ييب تين شاي)، نحنُ هنا من أجل اعتقال السيّد (ييب مان) |
- Tin Man tren garında ve telefon görüşmesi yaptı. | Open Subtitles | مان تين " عند القطار وقام بإجراء اتصال " |
Araç 1 Tien mei caddesine dön. | Open Subtitles | سيارة (1) الآن إنعطف إلى طريق (تين مَي)؟ |
Tien Yong, şu andan itibaren senin adın Wang Ren Yi. | Open Subtitles | (تين يونغ), من الآن فصاعدا .. اسمك (وانغ رين يي) |
Yu Fing, Tien Yong'a odasını gösterir misin? | Open Subtitles | (يو فينغ) , هلا توصلين (تين يونغ) إلى غرفته ؟ |
- "Teen Wolf" filminin sonunda kurda dönüşmeden önemli maçı kazanıyor. | Open Subtitles | -في نهاية فلم "تين وولف"، لقد ربح اللعبة الكبرى من دون أن يتحوّل إلى ذئب شابّ. |
Charlotte Cloud Ten için çalışıyordu benim seyahatlerimi ayarlıyorlardı. | Open Subtitles | شارلوت عملت لصالح كلاود تين هم نسقوا رحلاتي |
Teean'nin son yaptıkları onu bu noktaya getirdi. | Open Subtitles | وصل (تين) إلى هذه الدرجة بسبب فعائله الماضية |
Genç Kurt'un en iyi sahnesi? | Open Subtitles | .ولكن كاثي بيتس أسوأ ما أفضل مشهد بفيلم تين وولف؟ |
Eroin tuğlası."sıcak Teneke çatıdaki kedi"den bir tuğla? | Open Subtitles | طوب من الهيرويين. طوب من فيلم "كات اون أهوت تين روف" |
On tane mango, üç tane bilgelik ağacı ve bir tane incir kümesi görüyorum. | Open Subtitles | ارى عشرة أشجار مانجو, و ثلاث اشجار تين ، واحده بها تين |
Tiny Tim'e söyle bu noelde eve gelemeyeceğim. | Open Subtitles | أخبر تين أني لن أرجع للبيت في وقت عيد الميلاد لهذا العام |
Jing Wu Atletizm Topluluğu Başkanlığına Ip Thin Chi seçilmiştir. | Open Subtitles | (ييب تين شاي)، أُنتخبَ رئيساً لجمعية "جينغ يو" الرياضية |
Quing! Sei Mui! Hadi bir el atın! | Open Subtitles | كوهين ، تين ، خذا هده الأشياء للمنزل |
İçki dükkânından da altılı bira Körpe Göt, Meme Cenneti ve Şaplak'ın son sayılarını al. | Open Subtitles | ونصف دزينة جعّة من متجر الخمور، وآخر عدد من (تين آس) و(نِبل برَيد) و(سبانكد) |
İşte korkusuz lideriniz Kaptan Billy Tyne geliyor. | Open Subtitles | ها قد أتى كابتنك الجريء الكابيتن بيلي تين |